Kadınlar üretime can veriyor: Toprağa emek, üretime nefes

Kadınlar üretime can veriyor: Toprağa emek, üretime nefes

15.10.2025 04:00:00
Güncellenme:
Emirhan Çoban
Takip Et:
Kadınlar üretime can veriyor: Toprağa emek, üretime nefes

Zorlu ekonomik koşullara karşın kadın üreticiler, bilimin ve emeğin gücüyle tarımda yeni bir yol açıyor. Kimya mühendisi Nihal Ceren Alıcı, solucan gübresiyle tahılda dört kat verim elde ederken; Ardahanlı üretici Özlem Semint, kendi emeğiyle 13 kovandan 52’ye ulaştı.

Üretciler, Türkiye’de zor koşullarda üretim yapmayı sürdürüyor. Kadınlar da bu sektöre can veriyor. Türkiye’nin can damarlarından biri olan tarım sektöründe çalışan kadınlar, yaşadıkları zorluklara karşın mücadelelerini sürdürüyor. Kimya Yüksek Mühendisi Nihal Ceren Alıcı, akademik kazanımlarını çiftçiliğine yansıtarak tahılda 4 kat daha fazla verim elde etti.

Yaşadıklarını, yapmak istediklerini Cumhuriyet’e anlatan Alıcı, “Babam çocukluğumdan beri çiftçilik yapıyor. Geçtiğimiz 6-7 yılda artık bu iş sürdürülemez bir boyuta geldi. Sürekli zarar etti. Kimya mühendisi olarak ‘bir şey yapmalıyım’ dedim. Kompost solucan gübresini ilk olarak amatör olarak ürettik, sonra yüksek lisansa başladım konuyla ilgili sonra bunu toprakta denemelere başladık. Böylece çiftçi oldum” dedi.

Ankara’nın Şereflikoçhisar ilçesine kayıtlı olarak çiftçilik yapan Alıcı, toprağı iyileştirme üzerine tarım yaptıklarını belirterek “İlçemizde arpada 180 kilogramlık bir verim varsa biz 450’leri gördük. akademik boyutta bunu tez olarak yayınladım, birçok çiftçiyle de beraber çalıştım. Bozcaada’da Ankara’da Ardahan’da Türkiye’nin farklı iklim koşullarında onarıcı tarım üzerine çalışıyorum. Çok çok iyi gidiyor sonuçlarımız” ifadelerini kullandı.

Çiftçilerin topraktan verim alabilmek için onarıcı tarıma geçmesi gerektiğinin altını çizen Alıcı, “TÜBİTAK’a başvurdum. Çok etkili bir iş ama yönetim kademesi hep burada çekinceli kalıyor” diye konuştu.

‘DESTEK VERİLMİYOR’

Özlem Semint ise, Ardahan’da arıcılık ve kazcılık yapıyor. Bakırköy Belediyesi’nde çalışırken sıkıldığı rutinlik sonucunda emekliliğinde memleketi Ardahan’a giderek arıcılığa başladı. 13 kovanla başladığı işini 52 kovana geliştirerek sürdüren Semint, devletten destek alamadığından yakındı.

Kadın bir üretici olmanın zorluklarına ilişkin de konuşan Semint, “Birçok kişi gereksiz bir maceraya kapıldığımı düşündü. O manevi istek, üretime katkıda bulunmak, bir değer yaratmak, rol model olmak noktasındaki isteğimi anlamsız buldular. Ama ailem benim yanımdaydı. Bu mücadeleyle birçok şeyi aştık. Şimdi de takdir görmeye başladık” dedi.