104 yıl önce Atatürk, Türk ulusunun kurtuluş yolcuğuna başladı: Aklında sadece kazanmak vardı

Bundan tam 104 yıl önce bugün Türk ulusunun kurtuluş yolcuğu başladı.16 Mayıs 1919’da İstanbul’dan Bandırma Vapuru’yla başlayan yolculuğun öncesi ve sonrasını İzmir Ekonomi Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Elçin Yılmaz Cumhuriyet’e anlattı, Mondros Mütarekesinin savaşın bitmesi anlamı taşımasının halkta rahatlık yarattığına dikkat çeken Dr. Yılmaz, “Halk bu mütarekenin getireceği işgaller ve tehlikeden habersizdi ancak Mustafa Kemal Paşa farkındaydı” dedi.

Bu kapsamda Mustafa Kemal Paşa’nın bir dizi girişimde bulunduğunu söyleyen Dr. Yılmaz, “Anlaşmanın imzalandığını öğrenir öğrenmez Genelkurmay ve Sadrazam’a telgraflar çekerek yanlıştan dönülmesini belirtti. Özellikle ordunun asla terhis edilmemesi gerektiğini savundu. Beklediği yanıtı alamayınca da Milli Mücadele’nin ön hazırlıklarına başladı” ifadelerini kullandı.



Mustafa Kemal’in İstanbul’a geçmeden önce bulunduğu Adana’da 1918’de bu evreyi başlattığının altını çizen Dr. Yılmaz,  “Adana’nın ileri gelen aile ve yetkilileriyle konuşarak, ‘yarın düşman kapınıza dayanacak’ diyerek onların hazırlık yapmalarını istedi” dedi. İstanbul’daki 6 ayda Anadolu’ya geçiş planının şekillendiğini belirten Dr. Yılmaz, Mustafa Kemal’in uygun şartlar oluşunca harekete geçtiğini vurgulayarak şunları söyledi:

“MİLLİ MÜCADELE IÇIN GÖNDERILMEDİ”

Mondros mütarekesi sonrası özellikle Karadeniz’de Rum çetelerinin kışkırtmalarıyla bazı karışıklıklar baş gösterince İngiliz komutan Amiral Calthrope Vahdettin ve İstanbul hükümetinden derhal bu olayların sona erdirilmesini istedi. Buna göre Türkler bir an önce silahsızlandırılmalı ordunun terhisi hızlandırılmalı ve bölgedeki asayiş derhal sağlanmalıdır. Bu görev için Mustafa Kemal seçildi. Bunda onun 1. Dünya savaşı yıllarında Vahdettin’in başyaverliğini yapmış olması, İttihatçı ve Alman taraftarı olmamasının etkisi büyüktü.

Ayrıca unutulmamalıdır ki Mustafa Kemal’in görevi halkı örgütlemek ve Milli Mücadele’yi başlatmak değil, aksine Türk şuralarını bastırmak halkı işgalcilerin geçici olduğuna ikna etmek Türk şuralarını dağıtıp elindeki silahları toplamaktı. Aradığı fırsatı bulmuştu. 9.Ordu Müfettişi olarak 16 Mayıs 1919’da Bandırma vapuru ile Samsun’a hareket ettiği gün aklında tek bir şey vardı: Ne olursa olsun kazanmak. Milletine her zaman güvenen Mustafa Kemal, çıktığı bu yolda 3 yılı aşkın bir mücadele sonrasında Türk milleti ile birlikte türlü zorluk ve hainliklerle mücadele ederek içte ve dışta var olan düşmanı yendi ve vatanımızı kurtardı.”

ŞEHİT HASAN TAHSİN ANILDI

İzmir’in işgalinin başladığı 15 Mayıs 1919 tarihinde ilk kurşunu atarak direnişin simgesi olan gazeteci Hasan Tahsin, Konak dün Atatürk Meydanı’nda bulunan İlk Kurşun Anıtı önünde törenle anıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi tarafından anıta çelenk konuldu.

Törendeki konuşmasında tutuklu gazetecilere dikkat çeken Gappi, “Son bir yılda tutuklanan gazetecilerin sayısı 47. 96 gazeteci fiziksel saldırıya uğradı, 4 bin 148 habere ve 46 haber sitesine erişim yasaklandı. Televizyonlara, gazetelere milyonlarca liralık cezalar yağdırmalarına rağmen bu ülkenin cesur gazetecileri durmadılar. Hepsinin korkulu rüyası olmaya devam edeceğiz. Hasan Tahsin gibi, susmayacağız ve durmayacağız” dedi.