Ürgüp Belediyesi’nin AKP döneminde sattığı 41 taşınmazın bedelleri belediye kasasına hiç girmedi. Satış gelirleri, kanuna aykırı biçimde belediyeye iş yapan müteahhitlik şirketlerine yönlendirildi. Sayıştay’ın 2021–2024 arasını kapsam dışı bırakması, “önceki dönemin denetimden kaçırıldığı” yorumlarına neden oldu.
Edinilen bilgilere göre Ürgüp Belediyesi en son 2021 yılında Sayıştay denetiminden geçti.
Bu tarihten 2024 yerel seçimlerine kadar olan üç yıllık süreçte belediyeye ait toplam 41 gayrimenkul satıldı. Ancak bu satışlardan elde edilen bedellerin büyük kısmı belediye kasasına hiç girmeden, “mahsuplaşma” yöntemiyle belediyeye iş yapan müteahhitlik şirketlerine aktarıldı.
“Mahsuplaşma” yönteminde satıştan elde edilen para belediyenin hesabına yatırılmadı; bunun yerine şirketlerin belediyeden alacaklarıyla borçtan düşme (tahsilat yerine sayma) yöntemi kullanıldı. Bu uygulama, belediye gelirlerinin yasal usule aykırı biçimde yönlendirildiği iddiasını güçlendirdi.
BELEDİYE KASASINA UĞRAMAYAN MİLYONLAR
Satışlardan, satış tarihindeki değerler üzerinden yaklaşık 180 milyon TL gelir elde edildiği, ancak bu paranın doğrudan yüklenici firmalara aktarıldığı belirlendi. Bugünkü rayiç değerlerle bu taşınmazların toplam bedelinin 1,2 ila 1,5 milyar TL arasında olduğu tahmin ediliyor. CHP’li Ürgüp Belediye Başkanı Ali Ertuğrul Bul, “Geçmiş yönetim belediyenin arsalarını satmış, ama gelirleri kasaya koymak yerine müteahhitlere borç ödemesi gibi göstermiş. Bu açıkça kanuna aykırı bir yöntem. Ürgüp’ün arsalarını satmışlar, borcunu bize bırakmışlar” dedi.
AYNI FİRMALARA PEŞ PEŞE SATIŞLAR
Satış kayıtlarına göre 41 taşınmazın 9’u tek bir firmaya, 21’i ise dört farklı şirkete farklı tarihlerde devredildi. Ürgüp halkı, özellikle belediyenin eski garajı ve arsasının piyasa değerinin çok altında satılmasına tepki gösteriyor. Yurttaşlar, bu satışların iptali için hukuki yolların araştırılmasını istiyor.
“ÇİFT TARAFLI VURGUN” İDDİASI
Belediye kaynakları, yaşanan süreci “çift taraflı vurgun” olarak nitelendiriyor. Bir yandan belediye taşınmazlarının değerinin çok altında aynı firmalara satıldığı, diğer yandan satış gelirlerinin kanuna aykırı biçimde mahsuplaşmayla tahsil edildiği belirtiliyor. Bu işlemlere ilişkin 17 klasörlük belge, her biri farklı ihaleye ait olmak üzere, bir dilekçe eşliğinde Sayıştay’a ve İçişleri Bakanlığı Teftiş Kurulu’na aylar önce gönderildi.
“BİZ İSTİYORUZ Kİ HEM BİZİ HEM ONLARI DENETLESİNLER”
Sayıştay’ın yalnızca 2025 yılı için denetim yaptığı yönündeki tartışmalara ilişkin Cumhuriyet'e konuşan Başkan Bul, eski bir müfettiş olduğunu hatırlatarak şunları söyledi:
“Ben de eski müfettişim. Aslında denetimin 2021’den 2025’e kadar olan dönemi kapsaması gerekir. Fakat bize söylenene göre yeterli sayıda denetçi olmadığı için yalnızca 2025 yılı inceleniyor. Bu da 2021–2024 arasındaki AKP dönemini fiilen es geçmiş oluyor. Biz istiyoruz ki hem bizi hem de onları denetlesinler. Kamu zararının üzeri örtülmesin.”
