Antalya Hali’nin halleri 2... Komisyoncular: 'Sebze meyve piyasasını marketler ele geçirdi'
İşlem hacmiyle Türkiye’nin en büyük hali olan Antalya Sebze Meyve Toptancı Hali bu unvanını korumakla birlikte, hale gelen ürün miktarında düşüş olduğu kaydediliyor. Düşüşte bir yandan çevre ilçelerde açılan hallerin etkisi görülürken, komisyoncu ve tüccarlar, hal yasasının da bu sonuca yol açtığına inanıyor.
Antalya Toptancı Hal Yaş Sebze ve Meyve Komisyoncuları Dernek Başkanı Hasan Ali Yılmaz 20024 yılının ilk dört ayında hale gelen sebze meyvenin yaklaşık 130 bin ton, işlem hacminin ise 2 milyar 500 milyon lira olduğu bilgisini verdikten sonra bu rakamların geçmiş yıllarda daha yüksek olduğunu, rakamların düşüş eğiliminde olduğunu gözlediklerini açıklıyor.
Yılmaz, Antalya’da üretimin her sene artmasına rağmen hale giren ürün sayısındaki azalmanın ana sebebinin ilçelerde açılan hallerden daha çok, 2012 yılında Hal Yasası’nda yapılan değişiklik olduğunu şöyle savunuyor:
“Köylerde hal dışındaki satışın serbest bırakılmasıyla kayıt dışı arttı. Hala giren ürün miktarında azalma var. Haldeki gerçek fiyatların oluşmasını engelliyor. Pazar rakam burada oluşuyor ama hale girmeyen ürün miktarı, biz yarıdan fazla olduğunu düşünüyoruz.”
HAL YASASI KAYIT DIŞI TICARETE İMKAN SAĞLIYOR
Hal dışındaki satışların bildirim usulüne dayanması nedeniyle kayıt dışılığa imkân sağladığını savunan hal komisyoncuları yasa çıkmadan önce itiraz ettiklerini ancak marketlerin baskısıyla bu halde çıktığını belirten Antalya Tüccar ve Esnaf Dayanışma Derneği Başkanı Adalet Yandık, “Her köyde bir depo var, o çevre kontrole alınmış, oradan gönderiliyor. Bildirimi yapmış. 20 liraya ürün almış 5 liralık bildirim yapıyor. Ankara, İstanbul başka ilde o bildirim üzerinden fatura kesiliyor, burada devletin ciddi zararı var” diyor.
Antalya Yaş Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği Başkanı Hasan Ali Yılmaz da hal dışından yapılan sebze meyve ticaretinin kayıt dışılığa imkân sağladığını şu sözlerle anlatıyor:
“Şu anda bile gidin köylerden kamyon kamyon sebze gidiyor. Bunlar kayıt dışı veya 10 lira ise gerçek değeri 2 lira kayıt gösteriyor. Haldeki gerçek bedel ile alıyor, satarken katma değer vergisi var, kazandığının yüzde 25’ini gelir vergisi ödüyor, köyden giden maldan doğru stopaj alınamıyor”.
Yılmaz başta İstanbul gibi büyük kentlerde yaşayan vatandaşların domatesin markete giriş fiyatı ile kendi ödediği fiyatı arasındaki farkı gördüğünde aradaki farka şaşırmasının bir nedenini de hal dışından yapılan satışlardaki kayıt dışılıkla açıklıyor, Yılmaz “Fatura kesmek zorundaysa 10 liradan aldığı ürünü 2 lira diye evrak düzenliyor. 2 liradan aldığını 15’e satınca, o zaman amma da kar ediyor deniliyor bu sefer. Bunun sebebi aslında bu kar farkından değil, evrakların doğru düzenlenmemesinden, köylerden kayıt dışı mal çıkışından" diyor.
“HALDE TİCARİ DENETİM KOLAY”
Ürünün halden satılmasıyla denetimin çok daha basit ve kesin olduğunu öne süren Yılmaz “Eski düzenimiz iyiydi, hal dışında satış yasaktı. 2 zabıta, 3 maliyeci ile denetliyordu. Herkes zaten birbirini denetliyordu, gerçek piyasa oluşuyordu, çünkü herkes aynı alan içinde ama köylerde bu mümkün değil. Bu kayıt dışının serbest bırakılmasıyla kayıplar aldı başını gitti” diyor.
“PAZARI MARKETLER ELE GEÇİRDİ”
Komisyoncu ve tüccarlar, büyük zincir marketlerin sebze ve meyve pazarında gücünün artmasının sektöre zarar verdiğini savunuyor.
Yılmaz, marketlerden alacaklarını tahsil etmekte zorlandıklarını belirterek, “Marketlere baskı yapamıyoruz, istedikleri gibi ödeme yapıyorlar. Pazarı bunlar ele geçirdi. Meyve sebze pazarı marketlerin elinde. Neredeyse fiyatı da onlar belirler hale geldiler. Paramızı istedikleri gibi ödüyorlar, bizden prim bile kesiyorlar, 100 liralık mal satmışsın mesela, senden 3 lira prim kesiyorum diyor, bunu yapan market de var. Komisyoncuya zaten yüzde 4 yüzde 5 kalıyor banka maliyetleri ortada, sektörde zor günler geçiriyoruz” diyor.
Antalya Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Üyesi, üretici, komisyoncu ve tüccar Cüneyt Doğan da marketçilerin piyasada tekel oluşturduğu görüşünde.
“Bir market bir ürünü ben almıyorum dediğinde onun piyasasını düşürebiliyor. 8 10 bin şubesi var, bir kasa ürün koyduğunuzda çarptığınızda büyük tonajlar yapıyor ürün az olduğunda fiyatı düşürebiliyor almadığında onlar da olmasa bizim tüketiciye ulaştırma şansı azalıyor, bunlar denetlenerek takip edilebilir” diyor.
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- Edirne'de korkunç kaza