ATO’nun yarın gerçekleştireceği seçimli olağan genel kurulu öncesi, yeni dönem yönetimine aday olan Çağdaş Hekimler’den Dr. Muharrem Baytemür, geride kalan salgın sürecine ve seçim vaatlerine ilişkin Cumhuriyet’e konuştu.
Salgında resmi rakamlarla Türkiye’de 15 milyondan fazla vaka ve 100 bin ölüm olduğunu belirten Baytemür, “Gerçek rakamların bunun çok üstünde olduğunu belirtmek gerek. Pandemiyle mücadele sağlık kurumlarına indirgendi, üretim durmadı, yeterli ekonomik destek verilmedi, toplu taşıma, kalabalık mekanlar, yetersiz önlemler, aşı tereddüdü ve karşıtlığı gibi nedenlerle sağlık çalışanlarında ciddi tükenmişlik oluştu. 8 bin hekim istifa etti, 3 bini emekli oldu. Ülkenin içine bulunduğu durum ve sağlıktaki sorunlar sağlık çalışanlarını mutsuz etti” dedi. Başta asistan hekimler ve aile hekimleriyle filyasyonda ve pandemi servislerinde çalışanların yaşadıkları duruma tepkiamacıyla iş bırakma eylemleri yaptıklarını anımsatan Baytemür, “7200 ek gösterge, Covid-19’un meslek hastalığı sayılması, aile hekimlerine yönelik ceza sözleşmesinin kaldırılması, yoksulluk sınırının altında kalan ücretlerin düzeltilmesi, mobbingin engellenmesi gibi konular taleplerimizi oluşturdu” ifadelerini kullandı.
‘İŞBİRLİĞİNİ GELİŞTİRECEĞİZ’
Çağdaş Hekimler olarak yapmak istediklerini anlatan Baytemür, “Meslektaşlarımızı ülkemizden ayrılmak zorunda bırakan ekonomik, sosyal ve fiziksel koşulların düzeltilmesini, toplumu hasta etmeyen, hastalıklar üzerinden kâr beklemeyen bir sağlık sisteminde iyi hekimlik değerleri ile çalışmak, emeğimizin karşılığını almak, barış içinde özgür ve eşit yurttaşlardan oluşan bir ülkede yaşamak istiyoruz” diye konuştu. Baytemür şunları kaydetti:
“Göreve gelirsek, öncelikli olarak özlük haklarındaki erozyon ve çalışma koşulları ile Ankara halkının sağlığına yönelik çalışmalar içinde olacağız. Pandemi konusunda bilimin ışığında halkı aydınlatmaya, hekimler ve sağlık çalışanlarının yanında olmaya devam edeceğiz. Sağlığın en önemli belirleyicilerinden olan bedenen, ruhen ve sosyal iyilik halinin yanında, siyasal iyilik hali diye ifade ettiğimiz; barış, demokrasi ve özgürlük alanına ilişkin söz söylemeye, mücadeleye devam edeceğiz.”