Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “Afetler ve Dayanıklılık Ayı” kapsamında yaptığı paylaşımda, öğrencilerle afet farkındalığı etkinlikleri düzenleneceğini duyurarak “En büyük gücümüz bilgi, hazırlık ve dayanışmadır” ifadelerini kullandı. Dün bu kapsamda tüm okullarda eş zamanlı olarak tatbikat yapıldı. Öğrenciler tatbikat gereği ‘çök, kapan, tutun’ tekniğini uyguladı. Bakanlık afetlere ilişkin bu çalışmaları yürütürken, Eğitim-İş okulların depreme dayanıklılığına ilişkin il milli eğitim müdürlüklerinden bilgi talep etti. Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Eğitim-İş’in bu talebini reddetti. Gerekçe olarak ise ‘Bilgi Edinme Hakkı Kanununun Uygulanmasına İlişkin Esas ve Usuller Hakkında Yönetmeliğinin 28.maddesi’ gösterildi. Müdürlük ilgili maddede yazan, “Açıklanması ya da zamanından önce açıklanması halinde, ülkenin ekonomik çıkarlarına zarar verecek veya haksız rekabet ve kazanca sebep olacak bilgi veya belgeler, bilgi edinme hakkı kapsamı dışındadır” hükmü uyarınca sendikaya konu hakkında bilgi vermedi. Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğünün söz konusu yazısına Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay’dan, “Bu ifadeler, çocuklarımızın can güvenliğini rant, ihale ve çıkar ilişkileriyle tartan bir anlayışın açık itirafıdır. Kamuoyundan bilgi saklamak yalnızca yönetim zafiyeti değil, aynı zamanda görev suçudur” yanıtı geldi.
‘ACİLEN KAMUOYUNA AÇIKLANMALI’
Kastamonu İl Millî Eğitim Müdürlüğünün de “mevzuat çerçevesinde çalışmalar sürüyor” yanıtı verdiğini belirten Özbay, “Ancak hangi okulun riskli, hangisinin güvenli olduğu, hangi tarihte hangi raporun hazırlandığına dair tek bir somut bilgi yoktur. Bu yanıt, şeffaflık değil, zaman kazanma ve sorumluluktan kaçma çabasıdır. Veliler, öğretmenler ve öğrenciler bilmek istiyor: Çocuklarımız hangi binada, hangi risk düzeyinde eğitim görüyor? Bu bilgi bir lütuf değil, yaşam hakkının gereğidir” dedi. Erzincan İl Milli Eğitim Müdürlügü ise ‘yıkım süreçleri başlatılan, yıkımı gerçekleşen ve yapım sürecinde olan okullar’ hakkında bilgi verdi. Şeffaflığın saklanacak değil, örnek alınacak bir tutum olduğunu ifade eden Özbay, “Eğer gerçekten şeffaflık varsa; tüm illerdeki okul bazlı deprem performans raporları, güçlendirme ve yeniden yapım ihalelerinin ayrıntıları, harcanan kaynakların kalem kalem dökümü, üniversiteler ve mühendis odalarının teknik inceleme raporları acilen kamuoyuna açıklanmalıdır” diye konuştu. Çocukların ve öğretmenlerin can güvenliğinin; ihalelere, rant ilişkilerine ve sadakat ağlarına teslim edilemeyeceğini vurgulayan Özbay, “Deprem değil, gizleme kültürü öldürür. Bina değil, liyakatsiz yönetim yıkar. Gerçeği saklayan değil, yüzleşen devlet yaşatır” ifadelerini kullandı.