İzmir’in hastaneleri alarm veriyor

İzmir Tabip Odası tarafından hazırlanan rapora göre; en riskli görülen hastaneler Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesi ve Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları Hastanesi oldu. Binlerce yurttaşa hizmet veren 15 sağlık tesisinin de depreme dayanıklı olup olmadığına dair herhangi bir test yapılmadığı ortaya çıktı.

İzmir’in hastaneleri alarm veriyor
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 24.03.2023 - 09:26

Kahramanmaraş’ta meydana gelen deprem felaketinin ardından sağlık hizmeti ve sağlık tesislerinin önemi bir kez daha anlaşılırken İzmir’de yer alan devlet hastanelerinin akıbeti de bir kez daha gündeme taşındı. Büyük bölümü 1999 Marmara depremi öncesinde inşa edilen kentteki kamu hastanelerinin durumu olası bir deprem riski karşısında adeta alarm verirken Sağlık Bakanlığı tarafından alınmayan tedbirler nedeniyle hem yurttaşlar, hem de sağlık emekçileri tedirgin bir bekleyiş içerisinde. Olası bir afet anında kent merkezinde sadece iki hastane ayakta kalabilecek yeni tesisler olarak gösterilirken toplam 29 kamu hastanesinin 17’sinde acilen tedbir alınması gerekiyor.

CEVAP VERİLMEDİ 

İzmir Tabip Odası, kentteki devlet hastanelerinin durumu hakkında rapor hazırladı. 2002 yılında inşa edilen ve 30 Ekim 2020’de meydana gelen İzmir depreminde hasar alan toplam 406 yataklı Buca Seyfi Demirsoy Hastanesi’nde Sağlık Bakanlığı tarafından somut adım atıldı ve yerine yenisi inşa edildi. Yine 240 yataklı Karşıyaka Devlet Hastanesi de 50 yıl boyunca hizmet verdikten sonra 2016 yılında depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle yıkıldı ancak yerine yenisi inşa edilmedi ve aynı alana konteyner şeklinde seyyar semt polikliniği açılarak vatandaşların hizmetine sunuldu. Raporda en dikkat çeken detay ise risk altında görülen 17 eski sağlık tesisine karşılık 2000 yılı ve sonrasında inşa edilen ve yeni durumda sadece 12 hastane bulunması oldu. Tedbirler alınmadığı takdirde olası büyük bir deprem anında sağlık hizmetlerinde İzmir’in esas yükünü çeken ve büyük bölümü kent merkezinde yer alan toplam 7 bin 115 kapasiteye sahip ildeki en büyük hastaneler devre dışı kalacak. Kentte tüm hastanelerin toplam yatak kapasitesi 10 bin 53 iken bu rakam il genelinde kamu eliyle sunulan sağlık hizmetlerinin yaklaşık yüzde 70’ini teşkil ediyor. Yeni yönetmeliğe göre inşa edilen kamu hastanelerinin kalan bölümü ise Torbalı, Seferihisar, Aliağa, Bergama, Kemalpaşa, Dikili, Tire ve Çeşme gibi çevre ilçelerde yer alıyor. Olası bir afet anında kent merkezinde ayakta kalacak hastanelerin ise yapımı yeni tamamlanan Buca Seyfi Demirsoy Devlet Hastanesi ile Çiğli Devlet Hastanesi olacağı tahmin ediliyor. 

(Yıkılan 240 yataklı Karşıyaka Devlet Hastanesi yerine konteyner semt polikliniği açıldı)

YENİLEME, GÜÇLENDİRME VE GEÇİCİ MERKEZ ÖNERİSİ 

Devlet hastanelerinde bilimsel incelemeler yapılması için İl Sağlık Müdürlüğü’ne başvurduklarını hatırlatan İzmir Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Süleyman Kaynak, şunları söyledi: “Kentte sağlık tesislerinin büyük bölümü eski binalar. Sağlık tesislerinde deprem riskinin acilen ele alınması, inceleme yapılması elzemdir. Bugüne kadar bu testler yapılmadığı gibi gereken yenileme ve güçlendirme çalışmalarına da başlanamamıştır. Kamuoyuna açık ve şeffaf şekilde bir açıklama yapılmadığından hangi hastanede nasıl bir risk var bilemiyoruz. Bir risk varsa binaların çok hızlı bir şekilde güçlendirilmesi veya çok hızlı şekilde dayanıklı olarak yenilenmesi gerekiyor. Bakanlık, riskli hastanelerin raporlarını açıklamalı.” 

“İKİ HASTANE KALIR” 

Birlik Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, “Hastanelerin durumunu yıllardır görüyoruz. Yurttaşlar da, sağlık çalışanları da bu durumdan rahatsız, çok sayıda şikâyet geliyor. İnsanlar hastanelere girmeye korkuyor. 11 ili etkileyen depremde yeni binaların da yıkıldığını gördük. Demek ki İzmir’deki olası bir büyük depremde hastane binaları ayakta kalamayacak. Hatta il merkezinde sadece iki hastanemiz ayakta kalacaktır. Sağlam ve yeni hastaneler de çevre ilçelerde ve kapasiteleri düşük. Sağlık tesisleri depreme hazır değil. Ne yazık ki, kentimiz siyasi tercihlerinden ötürü cezalandırılıyor ve yeni hastane yatırımları yapılmıyor. Görev yapan sağlık personeli de güvende değil. Devlet hastanelerimizin hızla yenilenmesi ve depreme hazır hale getirilmesi lazım. Aksi takdirde olası bir afet anında İzmir’de ne hastane, ne de görev yapacak sağlık personeli kalmaz” dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon