Kahramanmaraş merkezli deprem, hayvancılığı ve çiftçiyi vurdu

Tarım ve hayvancılığın ana geçim kaynakları arasında olduğu bölgedeki Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı Gıda ve Tarım Örgütü’ne göre (FAO) Türkiye’nin tarım üretiminin yüzde 20’sinden fazlasına zarar verdi.

FAO depremin etkilerine yönelik açıklamasında, “Toprak mahsulü, hayvancılık, balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliği dahil tarımda ve depremin vurduğu bölgelerdeki kırsal altyapıda ciddi zarar tespit edildiğini” belirtti.

Afetin üzerinden 15 ay geçmesine karşın hâlâ yeterli destek sağlanamadı. Türk Veteriner Hekimleri Birliği(TVHB) Merkez Konseyi Genel Sekreteri Prof. Dr. Murat Fındık Cumhuriyet’e konuştu. Depremden doğrudan ve dolaylı 14 milyon kişinin etkilendiğini belirten en az 500 bin kişinin köylerde yaşadığını ancak bu sayının içinde büyükşehir statüsündeki illerin kırsal mahallelerinde yaşayan insanların yer almadığını belirten Fındık, “Net bir veri paylaşmanın zor olduğuna” dikkat çekti. “Yine de kırsal nüfusun fazlalığı ve bu insanların başlıca geçim kaynağının tarım ve hayvancılık olduğu göz önünde bulundurulduğunda milyonlarca insanın bu depremlerden etkilendiğini söylemenin abartı olmayacağını” söyledi.

"27 MESLEKTAŞIMIZI KAYBETTİK"

Depremde hayvan kaybının da yüksek olduğunu belirten Fındık, “Bu aşamada veteriner hekimlerin varlığı daha da önem kazandı. Ancak onlar da maddi manevi büyük hasar gördüler. Birlik olarak 27 meslektaşımızı 11 öğrencimizi yitirdik. Bölgede bulunan 250’den fazla veteriner hekim muayenehanesi büyük ölçüde tahrip oldu” dedi.

Büyük çoğunluğu küçük aile tipi ya da köy tipi olarak tanımlanabilecek bu hayvancılık işletmelerindeki aşağıda verilen hayvan sayılarına bakıldığında yaklaşık 2 milyon 200 bin büyükbaş ve 9 milyon 830 bin küçükbaş çiftlik hayvanının bir şekilde depremlerden etkilendiğinin altını çizen Fındık, üzerinden 15 ay geçmesine karşın net bir veriye ulaşılmakta zorluk çekildiğini belirtti. Bölgede hayvancılığın yeniden kurulmasında ve devamının sağlanmasında muayenehane ve barınma sorununun kalıcı biçimde çözülmesi gerektiğini söyleyen Fındık, sözlerine şöyle devam etti:

"ÜRETİCİLERE DESTEK ARTARAK SÜRMELİ"

“Başta insani yardımlar olmak üzere, enkazda yaralan hayvanların tedavi, bakımı ve beslenmesi, üreticinin yıkılan ahır ve ağıllarından çıkan ve üretimin devamı için çok önemli olan çiftlik hayvanlarının tedavisi ve beslenmesi, yabani hayvanların tedavisi için gönüllü meslektaşlarımızla olağanüstü bir çaba gösterildi. Milletimizin yardımlaşma ve dayanışma duygusunun çok güçlü olduğunu ve hızla bir şeyler yapmak istediğini bu afette de gördük. Ancak bunun deprem sonrası ilk günlerde bir yığılma sonrasında ise bir gevşeme eğiliminde olduğunu da söylemek mümkün. Bu nedenle tüm yardım girişimlerinin organize ve koordine bir şekilde ve uzun bir zaman dilimine yayılarak yapılması önemlidir. Bizim yapmaya çalıştığımız bu koordinasyonu sağlamaktı. Ülkemizde afetlere hazırlıklı olmak için yapılacak daha çok iş olduğu ortadadır.

Bundan sonrası için özellikle kamu otoritesinin, ayakta kalmaya çalışan üreticilere destek olmaya devam etmesi ve ürünlerin pazarlanmasına katkı sağlanması deprem bölgesi için önemli bir katkı olacaktır. Özellikle hibe destekleri ile yetiştiricilerin bölgede kalmaya teşvik edilmesi önerilir.”