Menzil cemaati elebaşısı Abdulbaki Elhüseyni’nin (Abdulbaki Erol) 12 Temmuz 2023’te yaşamını yitirmesinin ardından oğulları Saki Elhüseyni, Fettah Elhüseyni ile Mübarek Elhüseyni arasında yaşanan miras tartışması, kardeşler arasındaki iktidar savaşını başlattı. Cemaat içinde en büyük desteği alan ve cemaatin mevcut elebaşısı olarak bilinen büyük abi Saki Elhüseyni’nin tarftarları Serhendi grubu ile diğer kardeşler Mübarek Elhüseyni’nin tarftarları “Gucdevan grubu” ve Fettah Elhüseyni’nin taraftarları “Semerkand grubu” arasında ayrışma hızla derinleşti. Gucdevan ile Semerkand grupları ortak hareket ederken, kardeşler tapuları kendi üstünde olan dergahlara rakip gruplara mensup olan cemaat üyelerini almıyor.
DERGAH BİNALARINDAN KİRA İSTEMİŞLERDİ
Semerkand Vakfı’nın Adana ve Antalya’da dergah binaları için kira talebinde bulunması Serhendi grubu destekçilerinin 18-19 Ocak’ta İstanbul ve Sakarya’da protesto gösterileri düzenlemesine yol açtı. Semerkand ve Gucdevan grubu taraftarları ise protestolara karşı; “Sokak itleriyle mücadele etmemiz lazım. Bunların kuduz olanlarını karantinaya alacağız, sağlıksız olanlarına aşı yaptıracağız, sağlıklı olanlarına da mama vereceğiz ki sağa sola saldırmasın” diye paylaşımlar yaptığı görüldü. Gazetemiz Cumhuriyet, cemaat içinde yaşanan Antalya ve Adana’daki binalara ilişkin belgelere ulaştı ve belgelerdeki alicengiz oyunlarını da deşifre etti. İşte belgeleriyle kardeşler arasında yaşanan tapu savaşı şöyle:
ŞİRKET ÜZERİNDEN RESMİ DERGÂH!
Antalya’nın Muratpaşa ilçesi Etiler Mahallesi’nde cemaatin merkez binası bulunuyor. Binanın tapusu 2016’dan beri Gucdevan grubunun elebaşısı Mübarek Elhüseyni’nin üstünde. Cemaat 2022’de söz konusu binaya güneş enerjisi kurdurtmak istedi; ancak Antalya’daki yetkili elektrik idaresi ile belediye cemaatten noter onaylı kira sözleşmesi talep etti. Bunun üzerine dergâhın müritleri “Vera Kırtasiye, Hayvancılık, Organizasyoni Turizm, Gıda, Özel Eğitim Sanayi” adlı bir ticari limited şirket üzerinden Mübarek Elhüseyni ile aylık 15 bin TL kira bedelli kontrat imzaladı. Cemaat zaten böylesine göstermelik kontratlar üzerinden dergâhlarına resmiyet kazandırıyor.
VAKIF ÜZERİNDEN MİLYONLUK VURGUN
Kardeşler arasındaki rekabet artınca, Mübarek Elhüseyni’nin E.A. adlı bir müridi, Haziran 2023’te söz konusu şirket adına “kiracı olarak kullandığı binayı hiçbir ihbar ve ihtar gerektirmeden Temmuz 2024’te boş hasarsız ve temiz olarak btahliye deceğine” yönelik tahliye taahütnamesi imzaladı. Bunun ardından E.A. Şubat 2024’te “Nakkaş Ltd. Şti.” adlı bir şirket kurup söz konusu bina adresini göstererek Mübarek Elhüseyni ile yeni kira sözleşmesi imzaladı. Ancak, “Vera Kırtasiye, Hayvancılık, Organizasyoni Turizm, Gıda, Özel Eğitim Sanayi” adlı ticari limited şirketin kira sözleşmesi olduğu için bu girişim geçersiz sayıldı. Bunun üzerine Mübarek Elhüseyni, Temmuz 2024’te tapuyu “bağış olarak” kardeşi Fettah Elhüseyni’nin kontrolündeki Semerkand Vakfı’na devretti. Devir işleminin ardından dergâh mensubu müritler tahliye olmamak için Mübarek Elhüseyni’ye Antalya’nın Alanya ilçesinde bulunan yasadışı medresenin tadilatı için 4 milyon TL para ve Semerkand Vakfı’na da geçmişe dönük 457 bin 668 TL değerinde kira ödedi.
4 YIL İÇİN 260 BİN TL’LİK KİRA İSTEĞİ
Bunun yanı sıra söz konusu tartışmanın bir benzeri de Adana’daki dergâhta yaşandı. Adana’daki dergâh binasının tapusu kardeşlerden Emin Elhüseyni’ye ait. Emin Elhüseyni, dergâhın resmiyetini kazanmak için kurulan paravan şirkette geçmişe dönük “ödeme emri” gönderdi. Böylece Emin Elhüseyni; dergâhtaki müritlerden 2019’dan 2023’e kadar ki süreç kapsamında “yıllık adi kanuni faiziyle” birlikte toplamda 259 bin 250 TL kira bedelini ödemesini istedi. Bunun üzerine dergâh üyesi şikayette bulundu. Emin Elhüseyni, konuya ilişkin Kasım 2024 tarihli jandarma ifadesinde ise şunları söyledi:
“Şikayete konu taşınmazı 23 sene evvel bedelini ödeyerek satın aldım. Şikayet eden şahısların iddiaları doğru olmayıp bana iftira mahiyetindedir. Aleyhime iftira içerikli şikayetçi dilekçesi veren ve onun tanıkları aynı kumpasa dahil olarak organize ve örgütlü biçimde hareket ettiklerini düşünmekteyim. 23 sene sonra hiçbir hakkı bulunmayan bir kişinin soyut safsatadan ibaret başlatılan soruşturmanın sonlandırılmasını ve şüpheli sıfatımın kaldırılmasını istiyorum.”