Kumpas şehidinin eşinden çağrı: 'Cem'in adı Marmaris'te yaşatılsın'

Balyoz kumpası ile tutsak edilen ve cezaevinde akciğer kanserine yakalanan kumpas şehidi Tuğamiral Çakmak, Karacaahmet Mezarlığındaki gömütünün önünde yaşama veda edişinin 7. yılında ailesi, dostları ve silah arkadaşlarının katıldığı törenle anıldı.

Etkinlikte söz alan, Çakmak’ın devresi emekli Deniz Kurmay Albay Bülent Kul, “Vatan ve görev severliği bir Bahriye geleneği olarak benimsemiş olan Cem Aziz Çakmak, Akdeniz, Ege ve Karadeniz’de ulusal çıkarları ilgilendiren birçok harekat ve tatbikatının planlayıcısı ve uygulayıcısı olarak büyük hizmetlerde bulunmuştur” dedi. 

MARMARİS BELEDİYESİ'NE ÇAĞRI 

“Sen savunmanda mahkeme heyetine ‘sizler de bu koltuklara oturacaksınız’ demiştin” diyerek eşine seslenen Sevgi Çakmak, "O koltuklara oturdular. Keşke görebilseydin. Sana söz olsun ki asla unutmayacağız, asla affetmeyeceğiz, asla barışmayacağız, ruhun şad olsun canımın yarısı” ifadelerini kullandı. 

Marmaris Belediyesi’ne de çağrıda bulunan Çakmak, “Cem, Kurmay Başkanlığını, Komadorluğunu Marmaris’te yaptı. Son göre yeri de Marmaris’ti. Bu yüzden Cem’in adının Marmaris’te yaşatılmasını çok istiyoruz. Bu konuda yetkililerden söz aldık ancak yaklaşık bir yıldır hiçbir gelişme yok. Geç kalınmış olsa da adının yaşatılmasını Marmaris Belediyesi’nden talep ediyoruz” dedi.

KİMDİR?

19 Nisan 1963 Gölcük doğumlu Cem Aziz Çakmak, Deniz Harp Okulundan 1983’te mezun oldu. Tuğamiral rütbesiyle Güney Grup Saha Komutanı olduğu sırada Balyoz kumpasıyla 23 Şubat 2010’da gözaltına alınarak tutuklanan Tuğamiral Çakmak, 38 sonra serbest bırakıldı, 11 Şubat 2011’de yeniden tutuklanarak Hasdal Askerî Cezavine gönderildi.

Hukuksuzca emekli edilmesi sonrasında Silivri Cezaevine nakledilen Çakmak, hapiste akciğer kanseri oldu ve tedavi görmeye başladı. 1 Şubat 2014'te infazının sağlık sorunları sebebiyle ertelenmesine karar verildi. 31 Mart 2015'te beraat etti. 3 Temmuz 2015'te yaşamını yitirdi. Yaşamını yitirdiğinde 52 yaşındaydı. 

NE DEMİŞTİ?

Çakmak, savunmasında “Hiçbir ülke bizim hakkımızda "'Bizim çocuklar başardı’ diyemeyeceği için buradayız. Atatürkçü kimliğimiz, karada terörle mücadele ettiğimiz, denizde küresel güçlerin oyunlarını bozduğumuz için buradayız. Hainlik ve ihanetin odağı olan ve dış mihraklara uşaklık eden şerefsizlere sesleniyorum. Bu salondaki koltuklara oturacaksınız ve vatana ihanetten yargılanacaksınız. Bundan kaçışınız asla mümkün değil" demiş, kanser tedavisi gördüğü sırada da "Ey Ahmet Altan, GATA’daki hasta yatağımdan sana meydan okuyorum!" cümleleriyle tepki göstermişti.