Medeni Kanun’un yürürlüğe girmesinin 99. yıl dönümü: 'Laiklik ilkesi kadın haklarının temeli'

Medeni Kanun’un yürürlüğe girmesinin 99. yıl dönümü: 'Laiklik ilkesi kadın haklarının temeli'

4.10.2025 13:38:00
Güncellenme:
Rengin Temoçin
Takip Et:
Medeni Kanun’un yürürlüğe girmesinin 99. yıl dönümü: 'Laiklik ilkesi kadın haklarının temeli'

Atatürk Devrimlerinin hukuk alanındaki en önemli atılımlarından olan ve 17 Şubat 1926’da İsviçre Medeni Kanunu örnek alınarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) kabul edilen Türk Medeni Kanunu 4 Ekim 1926’da yürürlüğe girdi.

İstanbul Kadın Kuruluşları Birliği, Medeni Kanun'un 99'uncu yılında İstanbul Barosu Kültür Merkezi’nde bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıya CHP ve Zafer Partisi'nin kadın kolları ve kadın dernekleri katıldı.

Basın açıklamasını İstanbul Kadın Kuruluşları Birliği Koordinatörü Aydeniz Alisbah Tuskan okudu.

Tuskan, "Cumhuriyeti kuran büyük Atatürk ve arkadaşları laik bir hukuk düzeni kurulmasını amaçlamışlardır. Birçok alanda devrimler yapılmıştır. Çağdaş bir ülkenin temeli olan eğitim, sosyal, ekonomik ve kültürel devrimler çağdaş Türkiye’nin temellerini oluşturmuştur. Bu devrimlerle birlikte hukuk alanındaki en büyük devrim kanunu Medeni Yasadır" dedi. Medeni Kanun'un son dönemde siyasi iktidar tarafından hedef alındığını belirten Tuskan, "2016 yılında TBMM’de kurulan ‘’aile bütünlüğünü olumsuz etkileyen unsurlar ile boşanma olaylarının araştırılması komisyonu raporu’’ açıklanmıştı. Raporda kadını geriye götüren anlayışın olduğu önerilen örneklerden anlaşılmaktaydı. Aile hukukuna ilişkin davalarda arabuluculuk getirildi. Yoksulluk nafakasının süreli hale getirilmesi gibi kadının aleyhine olan değişiklik önerileri belirtilmiştir. 2017 yılında Medeni Kanun’un laik niteliğini ortadan kaldıran bir değişiklik yapılarak il ve ilçe müftülüklerine evlendirme memurluğu yetkisi verilmiştir." dedi.

SÖZLEŞME UYGULANSIN

Tuskan sözlerini şu şekilde noktaladı:

"Cumhuriyetimizin 102. Yılında Medeni Kanun’un yok sayılmasına yol açan ve eşitlik anlayışını geriye götüren bir anlayışla karşı karşıyayız.

Sonuç olarak: hukuk devletinin gereği Anayasa Mahkemesi’nin tüm kararlarına uyulmasını, laiklik ilkesinden asla vazgeçilmemesini özellikle laiklik ilkesinin kadın haklarının temeli olduğu gerçeğinin bilinmesi açısından önemini vurgulamak istiyoruz. Ve İstanbul Sözleşmesi’nin tekrar uygulanmasını talep ediyoruz"

İKBAL VE AYŞENUR CİNAYETİNDE SORUMLULUK ALMADILAR 

CHP İstanbul Kadın Kolları Başkanı Hatice Selli Dursun, sözlerine 4 Ekim 2025 yılında surlarda Semih Çelik tarafından katledilen İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil'i hatırlatarak başladı. Dursun, "Bu vahşice cinayetten sonra mevcut tükenmiş iktidardan hiçbir açıklama gelmediği gibi sorumluluğu üstlenen de olmadı" dedi. Medeni Kanun hakkında konuşan Dursun, "Biz kadınlar ne kazanılmış haklarımızdan, ne de yüksek sesle talep etmekten asla vazgeçmeyeceğiz.  toplumsal cinsiyet eşitliğinden  asla vazgeçmeyeceğiz" ifadelerini kullandı. 

ATATÜRK'ÜN EMANETİNE İHANET

Zafer Partisi genel idare kurulu üyesi Hanna Akyüz ise, ""4 Ekim 1926'da yürürlüğe giren Türk Medeni Kanunu, Cumhuriyetimizin en büyük değerlerinden biridir. Bugün üzülerek görüyoruz ki kadına yönelik şiddet artmaktadır. Hukukun laik temelleri tartışmaya açılmakta, kadınların eşit yurttaşlık hakları adım adım geriye itilmektedir. Bu tablo Atatürk'ün emanetine ihanet, medeni kanunun ruhuna saldırıdır. Türk kadını asla ikinci sınıf vatandaş olmayacak, kazanılmış haklarından da vazgeçmeyecektir" dedi.

İlgili Konular: #Türk Medeni Kanunu