İklim krizi, çocukların fiziksel sağlığının ötesinde artık bilişsel gelişimi de etkiliyor. Aşırı sıcaklara maruz kalan küçük çocukların kelime bilgisi, harf tanıma ve temel matematik becerilerinde belirgin düşüşler saptandı. Uzmanlara göre yaşanan bu kayıplar, çocukların tüm eğitim hayatı boyunca sürebilecek zincirleme etkiler yaratabilir.

30 DERECENİN ÜZERİ ÖĞRENMEYİ YAVAŞLATIYOR
Araştırmaya göre aylık ortalama en yüksek sıcaklığın 32 dereceyi aşması, 3–4 yaşındaki çocukların gelişimsel olarak yaşına uygun düzeyde ilerleme olasılığını yüzde 2,8 ile 12,2 arasında azaltıyor. Bu oran, sadece 26 dereceye kadar sıcaklığa maruz kalan çocuklarla karşılaştırıldığında ortaya çıkıyor.
Sıcaklıklar henüz 30 derece düzeyindeyken bile okuma ve sayma becerilerinde belirgin gerileme saptandı. Etki yalnızca zihinsel gelişimle sınırlı kalmadı; daha düşük düzeyde olmakla birlikte sosyal, duygusal ve fiziksel gelişimde de olumsuz sonuçlar görüldü.
19 BİN 600 ÇOCUK ÜZERİNDE İNCELEME
Çalışma kapsamında 6 ülkede yaşayan toplam 19 bin 600 çocuğa ait veriler analiz edildi. UNICEF tarafından yürütülen Erken Çocukluk Gelişim Endeksi’nde çocukların harf sayma, basit kelimeleri tanıma ve 1’den 10’a kadar sayıları ayırt etme gibi becerileri ölçüldü.
Araştırmacılar bu gelişim verilerini iklim kayıtlarıyla karşılaştırdı. Yoksulluk durumu, annenin eğitim düzeyi ve bölgenin ortalama sıcaklık düzeyi gibi etkenler de ayrı ayrı kontrol altına alındı. Tüm bu değişkenlere rağmen sıcaklığın bağımsız ve güçlü bir risk faktörü olduğu ortaya kondu.

UZMANLAR: ERKEN KAYIP SONRADAN KATLANARAK ARTAR
Araştırmanın başyazarlarından Jorge Cuartas, aşırı sıcakların yalnızca fiziki sağlığı değil, temel öğrenme becerilerini de doğrudan etkilediğini vurguladı. Cuartas’a göre erken yaşta kazanılamayan sayma ve okuma becerileri, ilerleyen yıllarda matematik ve akademik başarıyı da olumsuz etkiliyor.
Bir çocuğun erken dönemde sayılarla bağının zayıf kalması, ilerleyen eğitim hayatında geri kalmasına yol açabiliyor. Bu durum yalnızca bireysel değil, uzun vadede toplumsal bir sorun halini alabiliyor.
ANNE KARNINDA ETKİ BAŞLIYOR
Araştırma, sıcakların etkisinin doğumdan önce başladığını da ortaya koydu. Hamileliğin ilk üç ayında 33 derecenin üzerindeki sıcaklıklara maruz kalan annelerin bebekleri, gelişim açısından yaşına uygun düzeyde ilerleme olasılığında yüzde 5,6’lık kayıp yaşadı. Bu bulgu, iklim krizinin etkilerinin doğrudan kuşaklar arası aktarılabildiğini gösteren çarpıcı sonuçlardan biri olarak değerlendirildi.
YOKSUL VE KENTSEL BÖLGELERDE ETKİ DAHA AĞIR
Aşırı sıcakların etkisi düşük gelirli, suya erişimi sınırlı ve yoğun kentleşmiş bölgelerde yaşayan çocuklarda daha güçlü şekilde hissedildi. Araştırmaya göre iklim krizi, zaten dezavantajlı koşullarda büyüyen çocuklar için adeta bir “tehdit çarpanı” işlevi görüyor. Uzmanlar, klimasız yaşam alanları, artan ebeveyn stresi ve yetersiz yaşam koşullarının bu etkiyi daha da ağırlaştırdığı görüşünde.
SICAK HAVA ÖLÜMLERİ ALARM VERİYOR
Aşırı sıcaklar dünya genelinde hava olaylarına bağlı ölümlerin başlıca nedeni olarak öne çıkıyor. Yalnızca bu yıl Avrupa’da yaşanan sıcak hava dalgasında 12 kentte 2 bin 300 kişinin yaşamını yitirdiği hesaplandı. Küresel ölçekte sıcaklığa bağlı ölümlerin yılda yarım milyona yaklaştığı bildiriliyor.