Düşme hayati risk taşıyor: 65 yaş üstünün her yıl en az 3’te 1’i düşüyor

Yeti yitimi, fonksiyon bozukluğu, tekrar düşme korkusuna bağlı kişinin hareketsiz yaşamı tercih etmesi, kırıklar gibi birçok hastalığı peşinde getiren 'düşme' ile ilgili Fizyoterapist Gülşah Konakoğlu, uyarılarda bulundu.

Pandemi nedeniyle uzun süre evde kalmanın da kayarak düşme oranlarında artışa neden olduğuna dikkat çeken Konakoğlu, düşmenin günlük yaşam aktivitelerini kısıtladığını ve yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilediğini ifade ederek, “Bu da morbiditenin ve yüksek mortalitenin oldukça önemli bir nedeni olarak gösteriliyor. Bu düşmelerin yüzde 70’i de yaralanma ile sonuçlanıyor. Yine bu yaş grubundaki kırık öykülerine bakıldığında yüzde 90’ının nedeninin düşme olduğunu görüyoruz” dedi. 

RİSK FAKTÖRLERİNİ AZALTIN

Düşmenin nedenlerine bakıldığında birçok risk faktörü olduğuna değinen Konakoğlu, “Risk faktörlerinin de birçoğunun önlenebilir nitelikte olduğunu görüyoruz. Bu risk faktörleri bireyin kendisinden ya da yaşadığı ortamdan kaynaklı riskler olabiliyor. Bireyin kendisinden kaynaklı riskler aslında artan yaş, kronik hastalığın varlığı, bu kronik hastalığa bağlı olarak çoklu ilaç kullanımından doğan yan etkiler, görme kusurları, denge, yürüme problemleri düşmeye neden olabiliyor” ifadelerini kullandı.

BASİT ÖNLEMLER HAYAT KURTARABİLİR

Bireyin kayarak düşmesinde ev ortamlarının da riskli olduğunu, basit önlemlerin hayat kurtarabileceğini söyleyen Konakoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

“Banyolarda, tuvaletlerde ya da yatak odalarında aydınlatmanın yeterli olmaması, tutunma barlarının olmaması, evin her köşesinde herkesin kendi kendine uygulayabileceği, kaygan ve ıslak zeminler ve bu zeminlerde “Antislip” ürün kullanılmaması ev ortamında kayarak düşmeye neden oluyor. Türkiye’de de bakıldığında yaşlı bireylerin yaşlanma sürecine ev ortamında deneyimlemeyi tercih ediyorlar. Bu nedenle öncelikle bireylerin yaşadıkları ortamları gözden geçirmesi gerekiyor. Düşme ile ilgili de farkındalıklarının artırılması gerekmekte. Bunların yanı sıra kişilerin fiziksel egzersizle, denge koordinasyon eğitimleriyle, güçlendirme eğitimleriyle genel olarak farkındalıklarını artırmak ve bu programlarla desteklemek gerekmekte."