Psikolojiye göre doğum sırası kişiliği etkiliyor! İşte Adler’in ilginç kuramı

Psikolojiye göre doğum sırası kişiliği etkiliyor! İşte Adler’in ilginç kuramı

8.07.2025 10:35:00
Güncellenme:
Haber Merkezi
Takip Et:
Psikolojiye göre doğum sırası kişiliği etkiliyor! İşte Adler’in ilginç kuramı

Psikolog Alfred Adler, doğum sırasının bireyin kişiliğini etkilediğini savunur. Peki ilk, ikinci ve üçüncü çocuklar gerçekten farklı mıdır? İşte Adler’in doğum sırası kuramına göre çocukların kişilik yapıları...

Ünlü Avusturyalı psikiyatrist Alfred Adler, bireysel psikoloji kuramında doğum sırasının kişilik gelişimi üzerindeki etkisini vurgulayan ilk isimlerden biridir. Adler’e göre, çocuklar ailede doğdukları sıraya göre farklı sosyal roller üstlenir ve bu roller onların davranış biçimlerini, özgüvenlerini ve hayata bakışlarını şekillendirir.

1. ÇOCUK (İLK DOĞAN)

GENEL ÖZELLİKLER:

Lider ruhludur

Sorumluluk sahibidir

Otoriteye saygılıdır

Başarı odaklıdır

Kardeş doğana kadar “tahtın sahibi” hisseder

ADLER’E GÖRE AÇIKLAMA:

İlk çocuk, bir süre ebeveynlerinin tüm ilgisini tek başına yaşar. Ancak ikinci çocuk doğduğunda bu ilgi bölünür. Adler’e göre bu durum, ilk çocukta “tahtan inme duygusu” yaratabilir. Bu nedenle bazı ilk çocuklar otoriterleşebilir, aşırı sorumluluk alabilir veya kıskançlık duyguları geliştirebilir.

Image

2. ÇOCUK (ORTA ÇOCUK YA DA İKİNCİ DOĞAN)

GENEL ÖZELLİKLER:

Rekabetçidir

Esnektir

Barışçıl ve uyumlu olabilir

Sosyal ilişkilerde başarılıdır

“Kendini ispat” etme eğilimindedir

ADLER’E GÖRE AÇIKLAMA:

İkinci çocuk, kendisinden önce gelen kardeşine yetişme çabasıyla büyür. Bu da onu daha rekabetçi ve çevresine karşı dikkatli biri yapar. Genellikle dengeleyici rol üstlenir ve daha özgür ruhlu olabilir. İlk çocuk kadar baskı hissetmediğinden, daha rahat bir gelişim gösterebilir.

3. ÇOCUK (EN KÜÇÜK ÇOCUK)

GENEL ÖZELLİKLER:

İlgi odağı olmayı sever

Yaratıcı ve eğlencelidir

Bazen şımarık davranabilir

Özgüveni yüksek olabilir

Risk almayı sever

ADLER’E GÖRE AÇIKLAMA:

Ailenin en küçüğü genellikle “evin maskotu” gibi görülür. Hem ebeveynler hem de kardeşler tarafından ilgi gördüğü için kendisini özel hisseder. Adler’e göre bu durum bazı çocuklarda bağımlılık ve pasiflik, bazılarında ise yüksek özgüven ve sosyal zekâ gelişimi yaratabilir. Genellikle dikkat çekmeye meyillidir.