Avustralya’nın Perth kentinde bulunan Edith Cowen Üniversitesi’nde doktora öğrencisi Fengli Hu tarafından yayımlanan makale, seyahat etmenin yalnızca kültürel deneyim sunmadığını ortaya koydu. Araştırmaya göre seyahat, yaşlanma sürecini yavaşlatmada etkili olabilir.
YAŞLANDIKÇA DÜZEN BOZULUYOR
Hu, genç ve sağlıklı bireylerin vücut sistemlerinin sorunsuz çalıştığını ve bunun “düşük entropi” yani düzenli işleyiş anlamına geldiğini belirtiyor. Ancak yaşla birlikte hücresel mutasyonlar ve işlev bozuklukları artıyor. Bu durum, “yüksek entropi” yani düzensizlik olarak tanımlanıyor.

SEYAHAT, ENTROPİYİ YAVAŞLATABİLİR
Araştırmada entropinin doğası gereği sürekli arttığı ancak belirli önlemlerle azaltılabileceği ya da yavaşlatılabileceği vurgulandı. Hu, seyahatin zihinsel ve fiziksel açıdan uyarıcı etkileri sayesinde bu süreci dengeleyebileceğini ifade etti.
Turist olmanın sadece yeni yerler görmekle sınırlı olmadığını vurgulayan araştırma, seyahatin beden ve beyin sağlığına düzen kazandırdığını ortaya koyuyor. Çalışma, yaşlanma karşıtı araştırmalara da yeni bir perspektif sunuyor.
OLUMSUZ ETKİSİNE DE DİKKAT
Ancak araştırmacılar, seyahatin de olumsuz bir etkisi olabileceği konusunda uyarıyor. Araştırmacılar, “Turizm, entropi artışını teşvik etme sürecine paralel olarak sağlık sorunlarına yol açan olumsuz deneyimler içerebilir” diye yazdılar. Hu, seyahatin bulaşıcı hastalıklar, kazalar ve şiddet gibi doğal risklerle dolu olduğunu belirtti. Bu tehlikeler yaşlanma etkenlerini ya da entropiyi harekete geçirebilir. Çalışma, potansiyel tehditler listesinde vahşi yaşamla karşılaşmaları da içeriyor. Bu nedenle gezginler, zararlı sonuçlara yol açabilecek etkenlerden kaçınmak için ellerinden geleni yapmalılar. Ayrıca Hu, “Bazı yerler anksiyete veya depresyonu olan kişilerin kendilerini daha da huzursuz hissetmelerine neden olabilir. Tüm bu olumsuzluklar faydalı olmayabilir” diye de ekledi.