“Açık konuşayım çok da önemsemedim. İki dünya kupasını veriyorsun, bir Avrupa kupasını veriyorsun. Aynı ülkede bunu yapıyorsun. Türkiye’ye gelince ‘şöyle, böyle...’ diyorsun. Tesis ise bizim şu anda Almanlardan geri kalan bir halimiz yok. Çok modern ve kilometre olarak çok daha iyi tesislerimiz var. Neticede masraftan kurtulmuş olduk.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kaybedilen EURO 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası ev sahipliğinin ardından böyle konuşmuş. Havuz medyasının aktardığı ifadeler aynen böyle.
İlginç bir demeç.
Acaba hangi masraftan kurtulduk? Sayın Cumhurbaşkanı ne tür giderleri kastetmiş olabilir?
Örneğin, UEFA’ya tanınacak ‘vergi muafiyeti’ni mi ifade etti acaba Sayın Erdoğan? Stadyum ve kamp tesislerinin konuklara bedava kiralanmasına vurgu mu yaptı ya da? Kestirmek güç!
Olsa olsa altyapıyı kastetmiştir Sayın Erdoğan.
Çünkü Türkiye, 2024’ü alsaydı, Trabzon’dan Konya’ya, Kayseri’den Gaziantep’e ülke demir ağlarla örülecekti mecburen.
Kimine göre 30, kimine göre 40 milyar dolarlık bir yatırımdı, ülkemizin karayolundan hızlı trenlerin işlediği demiryoluna geçişi. Keza, Gaziantep’e, Kayseri’ye, Konya’ya yeni oteller yapmak gibi bir zorunluluk doğacaktı 1-2 ay içindeki yoğunluk adına.
İstanbul’a ve Ankara’ya birer modern stat inşa edilecek, o statlara şimdikinin dışında yeni metro hatları açılacak, TT Ali Sami Yen Stadyumu’nun ulaşım sorunu kökten çözülecekti. FAN Zone adı altında çevreci, ekolojik, taraftarlar için son derece modern toplanma alanları da işin cabası olacaktı!
Daha vahimi, 3. havaalanı, 3. köprü, Çanakkale Köprüsü, falanca viyadük, filanca karayolu denilerek kesilen milyonlarca ağacın yerine Türkiye’ye gelen her futbolsever için 1 fidan dikilecekti.
Verilen sözler böyleydi.
Küçük Suriye’ye dönen Gaziantep’in rehabilitesi, ülkenin ‘alkol’ konusundaki yasakların gözden geçirilmesi de kupa yükünün sosyolojik boyutuydu. İnsan haklarının düzeltilmesi meselelerini açmıyorum bile!
Ne dersiniz, masraftan kurtulmuş muyuz Sayın Cumhurbaşkanı’nın dediği gibi? Yoksa sosyal bir devletin yurttaşına -zaten- götürmek zorunda olduğu hizmetleri mi askıya almışız gelin kararı siz verin!
Söz EURO 2024’ün nasıl kazanılamadığına gelmişken ufak bir hatırlatma yapmadan olmaz. Efendim, malumdur ki Türkiye’nin Avrupa kupalarındaki 4 takımının maçlarının hangi kanaldan yayınlanacağı konusu hâlâ çözülemedi. Katarlı beIN Sports, sadece ilk hafta maçlarını yayımladı -parasını vererek- ancak UEFA ile yayın paketi için hâlâ el sıkışılmadı. Düğümlenen nokta, ödemenin “ülke politikası” gereği TL üzerinden yapılması talebi. UEFA’cılar da doğal olarak Avro istiyor.
Sizce sadece yayın için kendisiyle “yerli paradan ödeme yapalım” diyen bir ülkenin ekonomisine güvenip bundan 6 sene sonraki organizasyonu verir mi, “garantici” Avrupalılar Türkiye’ye? Sahi Almanya’dan hiçbir eksiğimiz yoktu değil mi?