Letonya dönüşü, havaalanında teknik direktör Fatih Terim ve futbolculara yönelik isyanda haklı mıdır Türk halkı, değil midir bilinmez ama A Milli Futbol Takımımızda artık köklü bir değişim zamanı gelmiştir...
2003’te dünya üçüncülüğü ile tavan yapan, 2008’deki Avrupa Şampiyonası yarıfinali ile de ses getiren Türk futbolu artık ne yazık ki ‘sıradan’laşmıştır. Bunu Letonya’da açıkça gördük. Kimse kusura bakmasın emekli kaleci Kolinko ve arkadaşlarının ‘onurlu’ direnişini kıramıyorsanız siz büyük güç falan olamazsınız.
İzlanda yenilgisi kazaydı, Çek Cumhuriyeti’ne karşı şanssızdık, Letonya’da top bizi sevmedi türündeki züğürt tesellisini de rafa kaldırmalıyız...
Öncelikle Fatih Terim, “İyi oynadık, pozisyon vermedik” avuntusunu bırakıp eski formda günlerine dönmeli. Ve en önemlisi sinirlerini aldırmalı; gazeteciye çat, yetmedi Letonyalıya iletişim dersi ver ile Türk futbolu bir yere varamaz. Hele şans faktörüne hiç sığınmamalı. Kendisini daha iyi biliyor ki, futbolda şans yoktur, “İyi vurursun” gol olur, gönülsüz dokunursan, kaleci kurtarır. Gönülsüzdü bizimkiler. ‘Lütfen’ sahaya çıkmış havasındaydılar.
Letonlar ise eski yıldızları Verpakovskis’in UEFA bültenine verdiği demeçteki gibi ‘yürekten’ oynamışlar, savaşmışlardı...
Peki ne yapmalıyız?
Bunu en iyi Fatih Hoca bilir, gelecek ayki Kazak maçı atlatıldıktan sonra vurmalı neşteri yaraya. Tamamen değiştirmeli omurgayı. Özellikle de 5 yabancı kuralına güvenip TC pasaportu sayesinde şımaran yıldızlara “durun” demeli, en azından bir süre için... Üstelik kendi söylemi değil mi, “75 milyondan 40 tane adam bulamayacak mıyız” ifadesi...
Ve TFF...
İstifa diyeceğim ama o havada değiller, ülke futbolunun tepe taklak gitmesini izliyorlar ellerinde purolarla...
Gitmeyeceklerse de acil olarak alt yapı hamlesi başlatmalılar. Çünkü oyuncu gelmiyor, takımlarının küçük yaş kategorilerinden. Elbette önce altyapının açılımını kavramalı. Gidip Hasan Doğan Milli Takımlar Altyapı ve Kamp tesisi açmakla adam yetiştiremezsin. Şu aşamada Milli Takıma altyapı tesisi lükstür, çünkü oyuncu yoktur oralarda eğitim alacak. Önce kulüplerin altyapısı adam edilmelidir, kaliteli antrenörler ve programlama ile yarınlar kurtarılmalıdır. Ama bu altyapı desteğinde takipçi ve acımasız olmalıdır TFF. Eğer kulüp kendisine yaş grupları için ödenen parayı transfere harcamışsa sorulmalıdır hesabı. Örneğin falanca kulüp, o parayı yabancı oyuncu transferine kaydırmışsa hemen bir alt lige yollamalıdır. Ama bunun için de güçlü olmak lazım ki, bu güç de siyasilere yaslanmakla elde edilmez...
Reçete uzun ama eminim ki şimdi biz iki Kazak galibiyeti ile yakalarız bir yalancı bahar, sonra da Hollanda maçlarına kadar da “Bu köprünün altından çok sular akar” edebiyatı yapar, günü kurtarırız. Yarın mı? O zor işte!
Bu anlayışla onu geçiniz!