Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
‘Haddini bilmek’ üzerine
1) Önce Demokratım, sonra Sosyal Demokrat.
2) Bir Toplumbilim öğrencisiyim.
3) Biraz Toplumbilim (Sosyoloji) dışında az şey bilirim ama en iyi bildiğim şey haddimdir.
***
Şimdi bu üç cümle çerçevesinde, somut kişilerden bağımsız olarak, son günlerde bir cumhurbaşkanı, bir televizyon sunucusu/yorumcusu ve bir sanatçı/mizah yazarı arasında yaşanan “Haddini bilmek” olayını yorumlamak istiyorum.
1) “Haddini bil” demek bir hakaret midir?
“Haddini bil” demek, esas olarak “Yetki ve sorumluluk sınırlarını aşıyorsun ve benim haklarımı zedeliyorsun” anlamına gelen bir uyarı ifadesidir.
Bunun bir hakaret olarak algılanması zor görünüyor.
2) Cumhurbaşkanı, sunucu/yorumcu ve sanatçı/mizah yazarı arasındaki ilişkiler nelerdir?
Cumhurbaşkanı, içinde yorumcu/ sunucu ve sanatçı/mizah yazarının da bulunduğu seçmenler tarafından, kendilerine hizmet için, sınırlı süreyle seçilmiş bir yöneticidir.
Yani esas olarak seçmenler, (ve elbette bu arada sunucu/yorumcu ve sanatçı/mizah yazarı) cumhurbaşkanını kendilerine hizmet için sınırlı bir süreyle görevlendiren insanlardır; hizmetlerinden memnun kalırlarsa yeniden seçerler; memnun kalmazlarsa değiştirirler.
Ayrıca bir cumhurbaşkanı, görevler ve sorumluluklar açısından, hem sunucu/ yorumcunun hem de sanatçı/mizah yazarının birinci derecede konusudur...
Bir diğer deyişle, bir sunucu/yorumcu ile bir sanatçı/mizah yazarı görevleri gereği de bir cumhurbaşkanını, sıradan normal vatandaşlardan daha yakından izler, denetler, haber, mizah ve eleştiri konusu yapar.
***
Konuyu kim kime ne demiş, niye demiş gibi somut olaylara ve kişilere indirgemeden irdelediğimde, soyut planda şöyle üç sonuç görüyorum:
1) Bir kişiye “Haddini bil” demek hakaret olarak görünmüyor.
2) Demokrasilerde, bir cumhurbaşkanının kendisine hizmet etmekle yükümlü olduğu bir vatandaşa “Haddini bil” demesi, bir vatandaşın kendisine hizmet için seçtiği bir cumhurbaşkanına “Haddini bil” demesinden daha uygunsuz gibi görünüyor.
3) Bir sunucu/yorumcu ve bir sanatçı/ mizah yazarı ile bir cumhurbaşkanı ilişkileri açısından ise, bunların cumhurbaşkanını eleştirmeleri ve “Haddini bil” demeleri, görevleri ve toplumsal/ siyasal fonksiyonları açısından bir cumhurbaşkanının onlara “Haddini bil” demesinden çok daha kabul edilebilir bir davranış gibi görünüyor.
***
OLMAYA CİHANDA DEVLET HADDİNİ BİLMEK GİBİ!
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Çorlu tren faciası davasında 6 yıl sonra karar çıktı!
- Beslenme çantalarının içi boş kaldı...
- Böylesi görülmedi: Tavuk mu horoz mu?
- Özel yeni üye kampanyasını başlattı
- Bugün 23 Nisan! Arşiv görüntüleriyle Meclis'in açılışı..
- Erdal Sağlam'dan ekonomi analizi!
- Belediye başkanı 'sıkıntı olmayan belediyemiz yok' dedi
- Özdağ'dan hükümete Dünya Bankası tepkisi
- Meclis'te gerilim
- Tarım Bakanlığı'nda 'Suriyelilere kadro' iddiası
En Çok Okunan Haberler
- Kepez Belediyesi'nde yeni başkan belli oldu
- AKP'li isimden istifa çağrısı!
- Merkez Bankası faiz kararını açıkladı
- Dilan ve Engin Polat çiftinin yargılandığı davada karar
- Evlilikte şanslı olan 4 burç!
- Milletvekili sayısı artacak
- 'Kapıdan içeri sokmayın'
- Öğrenilmesi en zor dili açıkladı
- Soylu geri mi dönüyor?
- Şu pişkinliğe bakar mısınız!