Gülengül Altınsay

Dokunuşlar ve sorunlar

02 Şubat 2020 Pazar

Zaten zekâsına, oyunu okuyuşuna baştan kefildim. Daha ilk maçında aynı oyuncularla çıktığı mücadelede Sergen Yalçın dokunuşu çok belirgindi. Rize skoru 1-1’e getirene kadar rakibe neredeyse hiç pozisyon vermeden hep önde bastı, mükemmele yakın bir oyun sergiledi Kartal. Her futbolcu çok gayretliydi. Kanatları çok iyi kullandı, takım bütünlüğünü korudu. Bunda Atiba-Elneny ikilisine Adem’in yakın oynamasının etkisi büyüktü. Ve çok güzel paslaşarak, Adem, Atiba, Burak’la golü de buldu. Bu, o dakikaya kadar ki futbolunun bir ödülüydü sanki. Rize o dakikaya kadar Caner’in hatalı pasıyla 1 pozisyona girmişti sadece. Ne ki 9 dakika sonra yine Beşiktaş savunmasının bireysel hatası ve seken topla Rize yakaladığı 2. pozisyonda beraberlik golünü buldu. Ardından biraz sallansa da Siyah-Beyazlılar tekrar toparlandı ama çabalarını skora yansıtacak beceriyi gösteremedi. Bu kadar baskı, bu kadar harcanan enerjinin sonucunda skorun 1-1 olması sıkıntılıydı Beşiktaş için. Çünkü 2. yarıda da aynı tempoyu sürdürmek hiç de kolay olmayacaktı. Nitekim 2. yarıya bu kez Rize, Beşiktaş’ın taktiğiyle önde basarak baskılı başladı. Ama kısa sürdü bu. On dakika sonra oyunda denge sağlandı. Fakat şu açıktı ki Beşiktaş 90 dakika aynı tempoyu sürdüremiyordu. Özellikle son yarım saatte kolay top kayıplarının artması bu yüzden. İşte Sergen Hoca’nın çözmesi gereken 1. sorun; kondisyonu düzeltmek. Ve tabi takımın hücum isteğine savunma becerisini de ekleyip kolay gol yeme alışkanlığından kurtulmak. Kadro planlaması ise ayrı bir problem. Baksanıza Hasiç Ümraniye’de, Diaby’ler, Boyd’lar sahada. Buna rağmen Beşiktaş son 11 dakikaya girerken geniş geldi ve Gökhan’ın müthiş vuruşuyla 2. golünü buldu. Ama son dakikalarda Beşiktaş’ın topu hep Rize’ye vermesi ve 2. yarıdaki dağınık oyunu alınan 3 puanla örtülemez. Evet oyuna Sergen’in zekâ dokunuşları var ama bu yetmez.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Bambaşka oyunlar 3 Ekim 2024
Gençler-ünlüler 27 Eylül 2024

Günün Köşe Yazıları