Batı, bütünüyle Suriye’nin üzerine üşüştü adeta.. Güncel nedenleri şüphesiz ki IŞİD. Uçak gemileri, casus uçakları, uzaktan bombardıman uçakları... Amerika tabii ki, yanlarında İngiltere, Almanya, Fransa...
Böylesine bir de 2003’te Irak’ı parçalarlarken şahit olmuştuk. Batı’nın mahvedici armadası, yalanlar icat ederek Irak’ın üzerine üşüşmüştü, dahası İngiltere bile ta Londra’dan B-52 ağır bombardıman uçaklarını Irak’a uçurmuştu. Türkiye Büyük Millet Meclisi, RTE’nin desteğine rağmen, İncirlik’i kullandırtmamıştı.
Irak’ı özgürleştirme operasyonu adı altında düzenlenen bu büyük savaş alçaklığının tarihi 20 Mart 2003’tür. Meclis ülkeyi Amerikan ordusuna açma tezkeresini 1 Mart’ta reddetmişti ve Amerikalılar, büyük bir hayal kırıklığı içinde, Türkiye’nin savaşa girmesi yönünde ağırlığını koymadığı gerekçesiyle TSK’nin defterini dürmüş, 3.5 ay sonra da Süleymaniye’de 11 Türk subayını başına çuval geçirerek esir almıştı. Sonrası, Cemaat- AKP’nin 2007’den itibaren Ergenekon ve Balyoz operasyonlarıydı.
Bugün Irak’ta yılda 10 bin kişiye yakın insan öldürülüyor! Bu alçaklık, daha sonra Suriye’nin başına örülmeye kalkışılınca, sahneye IŞİD çıkmıştı.
Libya’yı da vurup yok eden Batı Armadası şimdi Suriye’yi abluka altına aldı.
Görünüşte neden IŞİD ve Suriye.
Ama olay bunun ötesinde, Batı - Doğu arasındaki büyük fay kırığında birikmekte olan büyük enerjinin de dışavurumudur.
Anlatalım.

Batı Armadası, Rusya’yı yalnız bırakmıyor
2003’ten farklı olarak, sahnede bir de Rusya var. Hem Rusya hem ABD’nin IŞİD’i vurması nelerine yetmiyor da diğerleri de koşup geliyor. Kara harekâtı yok.. Fransa uçak gemisi gönderiyor. İncirlik çok amaçlı kullanıma açıldı...
Batı’nın Rusya’ya karşı bu gösterisinin ardındaki mesajı şu: Evet “ortak düşman”a karşı birlikteyiz ama seni orada yalnız bırakmıyoruz, seni denetliyoruz, istediğin gibi at koşturamazsın...
Unutmayın, Rusya, Doğu’nun Batı karşısında Çin ile birlikte inşa ettiği Şanghay Beşlisi’nin (Özbekistan’ın katılımıyla Altılı oldu. Şanghay İşbirliği Örgütü) cephe ülkesidir. ABD ve Batı, meşru görünen sivil araç gereçlerle Rusya’nın etek altını oyma girişimlerine (Ukrayna’ya kim egemen olacak), Moskova askeri araçlarla müdahale etmişti. Ukrayna Avrupa’da karşı karşıya gelinen cephe ülkesidir.
Bu fay hattı Ortadoğu’dan geçmekte, Afrika’ya uzanmaktadır. Afrika’nın stratejik bölgesi Cibuti’de de Çin’in askeri üs kurduğu haberleri geldi. Anlaşma imzalandı, gerçi Çin buradaki askeri varlığını Aden Körfezi’ndeki korsan faaliyetlere karşı güvenliği sağlamak olarak nitelendirdi. Ama 10 bin Çinli askerden bahsediliyor ve bu Çin’in denizaşırı ilk askeri üs açılımıdır.
Suriye’ye dönelim.

Büyük fotoğraf
Batı’nın, tabii öncelikle ABD’nin Suriye’yi her türlü araçla müdahale ederek iç savaşı kışkırtması ve ülkeyi bölmesinin ardında, Esad’ın yerine, kontrol edeceği bir “Batı işbirlikçisi”ni geçirmekti. Böylece Rusya’yı da Suriye ve Akdeniz’deki üssünden def edecekti.
Rusya’nın Suriye’de IŞİD’e karşı savaşa girmesinin temel nedeni de budur. Orada Esad ile birlikte Akdeniz’deki varlığını korumaktadır. Fakat Rusya’nın ardında “Doğu Gücü”nü de unutmayalım. Şanghay Beşlisi 2005’te ABD’yi Doğu Asya’da askeri varlığını sona erdirmeye çağırmıştı, sonuç: ABD’liler Özbekistan’dan çekildi.
Çin’in hızla yükselerek ABD’nin dünya egemenliği varlığını sona erdirecek gelişmelere karşı Birleşik Devletler, gücünü Pasifik’e kaydırdı.

Uçak düşürmek Doğu-Batı gerilimini artırdı
Ortadoğu’yu ve buradaki gelişmeleri, daha büyük fotoğrafın, Asya-Avrupa geriliminin bir parçası olarak görmeliyiz.
Türkiye bir “Batı” ve “NATO” ülkesi olarak, bu gerilimin ortasındadır. Rus uçağını düşürerek gerilimi keskinleştirici rol oynamıştır.
Rusya’nın Suriye üzerindeki operasyonlarını daha büyük bir kararlılıkla sürdürmesini sağlamıştır.
Öyle ki ABD bile, bu gerilimin artmasının zamanlamasından mutlu değildir.
Durum, Türkiye’nin aleyhine potansiyel gelişmeler içerecek niteliktedir.