\n

Genelde TV dizilerini izlemiyorum. “Muhteşem Yüzyıl” dizisini hiç izlemedim. \n

\n

Bizler, bu “görkemli” Osmanlı padişahını okullarda “Kanuni” unvanıyla tanıdık. Batılılarca “magnificent (muhteşem-görkemli)” tanındığı için 1987’de Vaşington’da aynı adla açılan sergisi Amerikalıları büyüledi. \n

\n

Gerek Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın açış konuşmasını yaptığı o gün ve gerek sonra Nev York’taki ilk gecesinde oradaydım. Ayrıca Şikago’da da sergilendi.\n

\n

Sonrasında Süleyman’ın görkemi Londra’da da sergilendi. Açış konuşmasını Semra Özal yaptı. Ne var ki Semra Hanım İngilizce metni okurken bir telaffuz hatası yaptı. Süleyman’dan “law maker (kanun koyucu)” diyeceğine “love maker (aşk yapan)” dediğinde başta Lady Diana olmak üzere herkes güldü.\n

\n

Semra Hanım, şu günlerde “Biz öyle bir Kanuni, öyle bir Sultan Süleyman tanımadık. Dizinin yönetmenlerini kınıyorum. Yargı gerekli kararı vermeli…” diyen, başta Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, diziyi yasaklamayı öneren AKP Milletvekili Oktay Saral ve benzeri düşüncede olanlara gülüyordur. \n

\n

Çünkü, Süleyman hem “law maker” hem de “love maker”dı. Dizi 77. bölümüne ulaştı.\n

\n

Geçenlerde Gaziantep’te UNESCO’nun toplantısında Yunanistan Dışişleri Bakanlığı’nı temsilen gelen bir hukukçu hanımla konuşuyordum. En çok izlediği TV dizisinin “Muhteşem Yüzyıl” olduğunu söyledi. “Bizde gösterime geç girdiği için yeni bölümlerini internetten izliyorum!” diye de yakındı.\n

\n

Gerçekten orada da gösterildiğini, internete yansıdığını bilmiyordum. Dünkü gazetelerde ünlü arama motoru “Google” bağlantılı bir haber vardı. Haberde “en çok arananlar” listeleri veriliyordu. TV dizilerinin 1. sırasında “Muhteşem Yüzyıl” yer alıyordu. Yunan hukukçu hanımın abartmadığını bu haberi okuduğumda anlayabildim!\n

\n

10’lu listede TRT’nin Osmanlı’ya özenti dizisi “Bir Zamanlar Osmanlı: Kıyam” yoktu. Yapımcısı, dizinin -bırakın uluslararası tıklamayı- Türkiye’de 100’lük sıralamada 39. sırada olduğunu açıkladı.\n

\n

Üstelik “Hatice Sultan’ı” oynayan Türkan “Sultan” Şoray, Özcan Deniz, Tolga Karel gibi ünlü oyunculara karşın nal toplayınca 20. bölümden sonra yayından kaldırılıp “kıyıma” uğradı. \n

\n

Kıyım haberi açıklanmadan önce salı günkü yazımda şöyle demiştim: “TRT Genel Müdürü, bunun ‘dizi’ değil, ‘belgesel’ olduğu gerekçesiyle kabul etmedi. Değişiklikler yapıldı, 12 Mart’ta TRT’de gösterime girdi. Hatice Sultan, doğmadan makaslanmıştı!” \n

\n

Güdümlü dizinin sonunun böyle olacağı belliydi… Başka işi gücü yokmuşçasına TV dizilerinin baş sansürcüsü rolünü oynayan Tayyip’in izinde giden TRT Genel Müdürü yalnızca “Hatice Sultan’ı” değil, yılların Türkan Sultan’ını da harcamıştı. Bundan sonra “Yazık oldu Süleyman Efendiye…” yerine “Yazık oldu Türkan Sultan’a” denilecek galiba…

\n

Uzayda Kaybolan Ok!\n

\n

\n

Tarihe “taşlanan içişleri bakanı” diye geçen İdris Naim Şahin mangalda kül bırakmayarak şöyle demişti:\n

\n

“Allah aşkına siz nerede askerlik yaptınız? Siz namlunun ucundan hiç baktınız mı? Allah aşkına korkarak mı yapıyorsunuz? Korkutuluyorsanız haber verin, sizin de güvenliğinizi bugün olduğu gibi biz sağlamaya hazırız.\n

\n

Ağzına tıkarım o yazıları senin!”\n

\n

Bu “cesur yürek” bir zamanlar “kaymakamlık” yaptığı, “Yüzyılın Definesi” denilen, 1900 kadar gümüş sikkenin kaçırıldığı Elmalı’ya bu kez “bakan” olarak gitmiş. \n

\n

Bayralar köyünde açılışını yaptığı Durmuş Yener İlköğretim Okulu bahçesinde “Muhteşem Süleyman’a” methiyeler düzdükten sonra bakana “ok atması” önerilmiş. Bakan da meslektaşlarıma “Önce sizden iki kişi atsın, biz bi bakalım!” diye hava basmış! Basından ses çıkmayınca “Biz devamlı atıyoruz zaten, diyorsunuz!” diye alay etmiş.\n

\n

Yay ve oku eline aldığında bırakın hedefin çevresindekiler, yakındakiler bile uzaklaştırılmış! Yayla oku bile yanlış tutan kemankeş bakanın, Guillaume (Giyom) Tell gibi oğlunun başındaki elmayı değil vurması, hedef tahtasına bile ulaştıramadığı ok uzayda yitip gitmiş!

\n

Açıkları Cübbeli Kapatır!\n

\n

\n

“Haksız çıkar sağlamak için kurulan örgüte yardım etmek, 2 kez insan ticareti yapmak, cinsel saldırı ve hürriyetten yoksun bırakmak” ile suçlanan dinibütün Müslüman “Cübbeli” Ahmet Hoca tutuksuz yargılanmak üzere bir yıl sonra tahliye edildi.\n

\n

Porno kasetlerine de görüntüleri yansıyan Cübbeli basına en çok Fenerbahçe hakkında konuştu. Cezaevine girdiğinde tanıştığı Aziz Yıldırım’ın kendisine, “Şike yapanlara çatar mısın, bak sen de içeridesin!” dediğini söyledi. \n

\n

Cübbeli, cezaevinde Fenerbahçe’nin kazanması için çok dua ettiğini açıklarken, şöyle yakındı: “Bedava dua yaptık. O kadar dua dua göbeğimiz çatladı. O kadar duayı kendime yapsaydım ben daha önce çıkardım.” Demek ki Hoca “bedava” dua da yapıyormuş! \n

\n

Gelelim en ilginç sözlerine:\n

\n

“Fenerbahçe’nin 9 puan açığı vardı. Ben, her maçta duaya başladığımda ‘gol’ diye bağırıyorlar konsantrasyonumu bozuyorlardı. Mühim maçlarda falan ben koridorda zikirlerimi, dualarımı yaptım. 9 puanlık açık dualarımla kapandı!”\n

\n

Hükümete bir önerim var! Cübbeli’yi Diyanet İşleri Başkanı yapın. O yatsın kalksın bütçe açığı için dua etsin, dış ticaret açığı için dua etsin, ödemeler dengesi için dua etsin, iç ve dış borçların kapanması için dua etsin. Bakın ondan sonra AKP’nin oyları yüzde 100’e çıkmaz mı?\n

\n

\n