‘İşadamları AKP’ye Bağış Kuyruğunda’

09 Ağustos 2014 Cumartesi

Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde gazetemiz adına görüşme talebinde bulunduğumuz üç adaydan ikisinden olumlu yanıt aldık. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın kurmaylarından, “Bu kampanyada ilkesel olarak yazılı medyaya röportaj vermeyeceğiz” yanıtını aldık. CHP ve MHP’nin ortak cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu ile kampanyasının Eskişehir- Bilecik ayağında yaptığımız görüşmenin ayrıntılarını hafta içinde aktarmıştık. HDP adayı Selahattin Demirtaş ile ise Adana mitingi öncesi konuşma fırsatı bulduk. Demirtaş ile görüşmemizde öne çıkan hususlar şunlar oldu:

Anketler yanılabilir
“Anketler Başbakan’ı birinci turda kazanır gösteriyor ama son günler çok önemli. Mesela Başbakan bizi bilerek yüzde 8-9 gibi düşük bir oran gösteriyor. Bence yüzde 10’un üzerine çıkacağız. Erdoğan da birkaç puan düşerse yüzde 50 altında kalabilir. Seçim ikinci tura kalabilir.”

Mezhepçilikten oy devşiriyor
“Başbakan’ın ‘Affedersiniz Ermeni’ sözü utanç vericidir. Yaradılanı yaradandan ötürü seviyorum diyen bir adam, iş kendinden olmayana gelince rahatlıkla aşağılayıcı kavram kullanabiliyor. Ben böyle bir şey söylesem benim tabanım beni bir dakika bile tutmamalı bu partinin başında. Ama bu tür söylemler maalesef siyasette para ediyor. Kendisi tabanını konsolide etmek ve oy devşirmek için bunu yapıyor. Ama aynı zamanda dünya görüşü de böyle. Kendi mezhebi ve etnisitesi dışında hiçbir inancın, etnisitenin değerli olduğunu düşünmüyor.”

Adana’da polis eskortu vermediler
Seçim kampanyası hiç ama hiç adil olmadı. Başbakan devletin tüm olanaklarını sonuna kadar kullandı. Tüm direkler, billboard’lar onun emrinde. Uçak, helikopter, makam aracı, hepsini kullanıyor. Bana Adana’ya girişimde otele kadar yolu açacak eskort vermediler. Gerekçesi ‘Seçim yasakları’ imiş...

İşadamları bağış kuyruğunda
“Tabii Başbakan’da para da çok. Harca harca bitmez. Zaten işadamları kuyruğa girmiş. Her biri Başbakan’a yardım yapıp dekontunu AKP il teşkilatlarına veriyor. Sadece resmi bağış da değil. Çünkü bir kişi resmi olarak 9 bin lira yatırabiliyor. Ama tanıdıkları aracılığıyla 9’ar 9’ar toplam 100, 200 hatta 500 bin lira yatıran işadamları var.”

Talimat valilerden
“İşadamlarının bize anlattığı şu: Bazı valiler işadamlarını çağırıyor ve ‘Başbakan’ın kampanya hesabına para yatırsanız iyi olur’ diyorlar. Yani valiler de Erdoğan’ın kampanyasına çalışıyor. Bu talimatı alan işadamı da eşi, dostu, yakını, çalıştırdıkları kim var, kim yok onların listesini çıkarıp onlar adına bağış yaptırıyor.”

Dekontlar vali veya AKP teşkilatlarına
“Sonra bu işadamı bir şekilde para yatırdığını gösteren dekontu o valiye ya da AKP’nin o ildeki teşkilatına gönderiyor. Böyle yapıyor ki ‘Biz yatırdık efendim bilginiz olsun. Sonra karşılığını bekleriz’ demeye getiriyor. Bize de küçük çocuklar kumbaralarla bozuk paralarını getiriyorlar. Ama bu ona gidenden çok daha kıymetli bir yardım.”

Seçilse de hesap verecek
“Yolsuzluk meselesini ben sadece bu kampanyada değil yerel seçimde de, öncesinde de konuştum. Seçilirse de üstüne gitmeye devam edeceğiz. Fezlekelerle ilgili soruşturma komisyonu kurulamadı. İşlemiyor. 4 bakanının yanı sıra Başbakan, çocukları, yakınları kim varsa ya aklanacak ya da ceza alacaklar. Cumhurbaşkanı da olsa, bunun olması lazım. Soruşturma zamanaşımına uğramaz. Gerekirse görev süresi bittiğinde yapılır. Hatta bunlar ‘Cumhurbaşkanı seçilmeden işlediği iddia edilen suçlar’ olduğu için buna dayanarak şimdi de soruşturma yürütülebilir. Ancak başbakanken bunu soramayan bir savcı, cumhurbaşkanı olunca sorabilecek mi? Asıl mesele orası.”

Öcalan ‘Erdoğan’ demedi
Abdullah Öcalanın avukatıyla yaptığı son görüşmede Erdoğan’a destek açıklaması falan çıkmadı. Bu söylenenlerin doğru olmadığı ortaya çıktı. Kendisi şunu önemsiyor. ‘Tüm ezilen kesimler eğer iktidar karşısında iyi bir oy alırsa bu Türkiye’deki barış sürecini güçlendirir’ diye düşünüyor. Haklı olduğu bizim adaylığımıza verilen destekle daha da görünür oldu. Hükümetten gelen vaatler, Kürt seçmene seçim öncesi dağıtılan mavi boncuktan başka bir şey değil.”

HDP kalıcı bir cephe olacak
“HDP’nin kendi adayını çıkarmasının Cumhurbaşkanlığı seçiminin ötesinde de anlamı olacak. Hepimiz bu birlik ruhunu özlemiştik. Ezilenlerin, ötekileştirilenlerin, demokrasi ve özgürlüğe ihtiyacı olanların bir arada durmasını sağladık. İlk kez böyle bir yapı ortaya çıktı. Seçim için geçici ortaya çıkmış bir durum değil bu. Sonuna kadar bu çizgiyi sürdüreceğiz. Bünyemize farklı kesimleri katarak devam edeceğiz. 2015 seçimlerine geniş bir cephe anlayışı içinde gideceğiz. HDP tek adam yönetimine direnişin en önemli hattı olacak.”

AKP ve CHP’lilere kapımız açık
“AKP içindeki Kürt kökenli isimlerden Dengir Mir Mehmet Fırat’ın yaptığı açıklamaları ve bize verdiği desteği çok saygın buluyoruz. Geçmişte de AKP içinde yanlış gördüğüne yanlış demişti. Bugün de ilkelerin yanında duruyor. Önümüzdeki dönemde bizim HDP’yi genişletme çalışmalarımız olacak. AKP’de, CHP’de ve Meclis dışındaki kesimlerde bir hareketlenme olabilir. Kapılarımız açık bir şekilde bekliyoruz. Artık merkezin sosyal demokrat kitle hareketi, muhalefet hareketi, demokratik İslami kesimlerin muhalefet hareketi HDP olacaktır.”

‘Kürtler IŞİD’e karşı birleşti’
Selahattin Demirtaş ile iç politikanın yanı sıra, sınırımızın hemen dışında yaşanan kritik çatışmaları da konuştuk. IŞİD’in Irak’ta Kürtlerin yaşadığı bölgeye dayanması üzerine Irak, Suriye, İran ve Türkiye’den Kürtler IŞİD’e karşı savaşta birleşti. Demirtaş bu gözlemimizi doğrulayarak şu değerlendirmeyi yaptı:
“Ben yakın tarihte, Kürtler arasında böyle bir güç birliği yapıldığını hatırlamıyorum. Suriye’den PYD var. İran’dan da bazı peşmerge güçleri gelmiş. Şengal (Sincar) biliyorsunuz Ezidilerin inanç merkezi. Onlar en eski Kürt kavimleri. Oraya saldırıp ele geçirmek demek, Kürt tarihi ve birikimlerinin yok edilmesi anlamına gelir. Kürtler bu meselede çok hassastır. Tüm grupların ortak refleksle savunmaya geçmesi bundan kaynaklanıyor. Bunun devamı da gelecektir. Kürt ulusal birliğinin giderek ortak askeri konseye dönüşmesi ihtimal dahilindedir.”
Türkiye’deki Kürtler ayrılmaz
Demirtaş’ın bahsettiği askeri birliktelik siyasi bir birlikteliğe dönüşebilir mi? Bu konudaki değerlendirmesi şöyle:
“Özellikle Suriye’de yaşayan Kürtler, Irak Kürdistan Bölgesi’nin geleceğinin kaderinin belirlenmesi açısından birlikte hareket edebilirler. Ancak bence bunun Türkiye’ye yansıması olmaz. Türkiye’deki Kürtler, ayrılmaktan yana değil, birlikte yaşamdan yana tercih koydular. Siyasi yansıması bugünkü gibi olur.”  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Büyü Bozuluyor 26 Ocak 2015

Günün Köşe Yazıları