Yılmaz Şipal

'Kayıp Çocuklar Günü'

30 Mayıs 2011 Pazartesi
\n

Dünyanın birçok ülkesinde kabul edilen 25 Mayıs Dünya Kayıp Çocuklar Günü, Türkiyede, bu yıl ilk kez TBMM çatısı altında düzenlenen bir etkinlikle tanındı.”

\n

Hemen her gün gazeteler ve televizyonlardan kayıp çocuklarla ilgili haberleri okuyor ve izliyoruz.

\n

Kayıp çocukların artışı endişe verici boyutlara gelmiştir.

\n

Özellikle evden kaçan kız çocukları için sokaklar tuzaklarla doludur.

\n

Adanada evden kaçan 14 yaşındaki (..)yi parkta dolaşırken yardım etme bahanesiyle eve kapatan 8 kişi, genç kıza günlerce tecavüz edip erkeklere pazarladı.”

\n

Emniyet yetkilileri, kaybolan çocukların yüzde 68inin 10-15 yaş aralığında ve yüzde 11inin de parçalanmış ailelerin çocukları olduğunu ve aile içerisindeki sorunların çocukların evden kaçmasının önemli nedenlerinden biri olduğunu ifade etmektedir.

\n

Yetkililer ilk üç günde haber verildiğindeçocukların daha çabuk bulunduğunu söyleyerek, ailelere gereken uyarıları da yapmaktadır.

\n

Yetkililer, okula yürüyerek giden çocukların işlek caddelerden grup olarak gidip gelmelerinin yararlı olacağı görüşünde. Ayrıca, tanımadıkları kişilerin kendilerine yakınlık göstermesi ve hediye vermelerine çocukların karşı çıkması gerektiğini de vurgulayan emniyet yetkilileri, önemli gördükleri noktaların da altını çizmektedir:

\n

Çocuklar evden dışarı çıktığında, nerede ve kimle birlikte olduklarını her seferinde söylemelerini öğütleyin.

\n

Dışarı çıkan çocuğun üzerinde fazla miktarda para ve kıymetli eşya bulunmamasına dikkat edin.

\n

Çocuklarınızı mahalledeki oyun alanlarında bile olsa mutlaka gözetim altında bulundurun.

\n

Çocukların oynadıkları bölgede alışılmamış şekilde ve sıklıkta dolaşan şahıs veya araçları, gerektiğinde en yakın güvenlik kuvvetleri birimlerine bildirin.

\n

Mümkünse, şüpheli kişilerin eşkallerini ve araçların plaka numaraları ile markalarını ve renklerini tespit etmeye çalışın.

\n

Ayrıca ailelerin bu konudaki uzman görüş ve önerilerine de uymasının çok yararlı olacağı görüşündeyiz.

\n

Çocukların küçük yaşlardan itibaren duygularını, düşüncelerini, sevinç ve sıkıntılarını çekinmeden açabileceği ortamlar oluşturulmalıdır.

\n

Aileler, çocukları yargılamadan, kendilerini onların yerine koyarak dinlemelidir.

\n

Her konuda çocuklara karşı adil ve tutarlı olunmalıdır.

\n

Aileler kolay yoldan ünlü olmak için evden kaçan gençleri bekleyen tehlikeler konusunda çocukları bilgilendirmelidir.

\n

Aileler çocuklara dayak ve baskı uygulamamalı, sorunları içtenlikle konuşarak çözme yoluna gitmelidir.

\n

Ergenlik döneminde çocuklara karşı hoşgörülü ve sabırlı olmalı, onların yeni bir kimlik kazanma çabalarını anlayışla karşılamalıdır.

\n

Çocukların görüşleri ve duyguları önemsenmeli, kendisine ait eşyaları olmalıdır.

\n

Aileler, çocuklar arasında ayrım yapmamaya, onları birbiriyle ve başka çocuklarla kıyaslamamaya, kardeş kıskançlığına yol açacak davranışlardan kaçınmaya özen göstermelidir.

\n

Eşler çocukların yanında tartışmamalı, birbirlerini boşanma ile tehdit etmemelidir.

\n

Kaçırılma ve taciz olaylarında, suçluların akraba ve yakınlar arasındaki şahıslar arasından çıktığını unutmayın.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

'Bedava' Yaşamak 22 Ekim 2012

Günün Köşe Yazıları