Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Yaşasın sinema!
‘MAMMA LI TURCHI!’ - VE TÜRKLER GELDİ! (2)
\n\n\n\n\n\n
Roma’da “Türk Filmleri Festivali”ndeyim. Dün bıraktığım yerden devam:
\nKültür Bakanlığı, Sinema ve Telif Hakları Genel Müdürü Abdurrahman Çelik kısa ama özlü açıklamasını yapınca, “Sinema Evi”’ndeki İtalyanlar önlerini ilikleyip neredeyse saygı duruşuna geçtiler… Mamma! Türkler gerçekten gelmişlerdi! Bu kez, filmleriyle! Çelik’in açıklamalarını şöyle özetleyebilirim:
\n- Türkiye, kendi ürettiği filmleri izlemekte Avrupa’da birinci, dünyada dördüncü sıradaydı: 2002 yılında Türkiye’de Türk filmi izlenme oranı yüzde 9, yabancı film izleme oranı yüzde 91’di. Bugünse yerli film izleme oranı yüzde 53’tü. Ve şimdiye dek bu alanda birinci olan Fransa’yı sollamıştık…
\n- Beş yıl önce Türkiye’de yılda uzun metrajlı 12 film üretilirken, bugün yılda 60-70 uzun metrajlı film üretiliyordu.
\n- Beş yıl önce 120 milyon dolar gişe hasılatı, geçen yıl 250 milyon dolara yükselmişti. Dizilerin de eklenmesiyle, bu sayı 2 milyar dolardı.
\n- Halen Türkiye’de gerçekleştirilen 70 dizi, 47 ülke televizyonunda gösterilmekteydi…
\nÇelik’in bu açıklamaları Türkiye’de sinemanın bir endüstri sektörüne dönüştüğünü, gelişmekte olduğunu ortaya koyuyordu…
\n‘Sizden çaldığımız \työnetmen’
\nRoma Türk Filmleri Festivali boyunca yer alan her toplantı, her konuşmada sık sık vurgulanan nokta, iki ülke arasında kurulan bağların, işbirliğinin, sinema sanatı aracılığıyla güçlenmesiydi…
\nBana soracak olursanız en sağlam köprüyü kuran Ferzan Özpetek’in ta kendisi. İtalyanlar ondan söz ederken sık sık “Sizden çaldığımız yönetmen” diyorlar.
\nRoma Belediyesi Kültür İşleri Danışmanı Dino Gasperini’nin sözleri hâlâ kulağımda: “Biz Ferzan’ı İtalyan sayıyoruz ve yaşamı böylesine derinlemesine ve incelikle yansıttığı için ona her an teşekkür ediyoruz… Biz bu festivali sadece kültür karşılaşması olarak benimsemiyoruz. Türkiye’nin görsel ve işitsel zenginliğini tanımamız için bir fırsat olarak değerlendiriyoruz.”
\nFerzan Özpetek bir yandan festivalin sorumluluğunu üzerine almışken bir yandan da ekim sonunda çekimlerine başlayacağı yeni filmini damıtıyor aklında ve yüreğinde. Türkçeye “Muhteşem varlık” diye çevirebileceğimiz (adı bu olmasa da) film bu kez Roma’da geçiyor. Ve Cem Yılmaz’ın da rolü var bu yeni filmde. Elbet Sezen Aksu’nun sesi de olacak…
\nFerzan Özpetek’in beni her şeyden daha çok heyecalandıran sonraki işi ise: “La Traviata” operasını Napoli’da o harikulede San Carlo Operası’nda sahnelemek! Floransa’da “Aida” ile yarattığı mucizeyi gördükten sonra nasıl heyecanlanmaz ki insan! (Sinemaya dönüyorum: )
\nTürkiye’nin sesleri ve renkleri
\nTürkiye’nin görsel ve işitsel zenginliğiyle birlikte tüm sesleri ve renklerini sunacak zengin bir festival programı var.
\nYavuz Turgul’a Onur Ödülü de getiren festivalde, ona ayrılmış “Usta’nın filmleri” dışında şu bölümler var:
\n“Filmleriyle Geliyorlar”: “Aşk Tesadüfleri Sever”, “Atlıkarınca”, “Kosmos”, “Kavşak”, “Press”, “Usta”, “Uzak İhtimal”, “Çoğunluk”...
\n“Türkler Neye Güler?”: “Beynelmilel”, “Hokkabaz”, “Organize İşler”…
\nİlk filmler: “Sonbahar”, “Nefes”, “Takva”… Ayrıca belgeseller ve kısa filmlerle dolu dolu bir program. Festival Nuri Bilge Ceylan’ın “Bir Zamanlar Anadolu” filmiyle sona erecek. Toplam 30 filmmiş…
\nFarklı renklerden ve seslerden, harikulade hazırlanmış kısacık tanıtım filmi, dünden başlayarak İtalyan televizyonlarında gösterilmeye başlandı.
\nAkşam elçilikteki davette tanıtım filmini izlemiş tüm İtalyanlar bütün filmleri görme isteği uyandıran bu tanıtım filminden söz ediyorlardı… İtalyan sinemasının büyük ismi Lilian Cavani’yi karşımda görünce şaşkınlığımdan sıyrılıp yanından ayrılmıyorum: (Dirk Bogarde ve Charlotte Rampling’li “Gece Bekçisi” filmini unutmadınız ya!) Dolu dolu çalışmaya devam ediyor Cavani, film çekiyor, opera sahneliyor, oyun yazıyor ve “Ferzan Özpetek hayranıyım onu yakından izliyorum” diyor…
\nKatıldığım her sanatsal etkinlikte ya devamı gelmesi, ya burada kesiliverirse endişesi kara bir bulut gibi peşimi bırakmaz.
\nBu kez içim rahat. Tofaş Ceo’su Ali Pandır, “Biz vazgeçmeyeceğiz, onlar gerçekleştirdikleri sürece biz katkıya devam edeceğiz” diyor. “Ülke ekonomisi ve istihdamına yaptığımız katkıları, sosyal sorumluluk alanında destek verdiğimiz böylesi değerli kültür-sanat projeleri ile artırmayı ilke edindik” diyor.
\nBursa Anadolu Arabaları Müzesi; Umurbey Hamamı içerisine kurulan Tofaş Sanat Galerisi; Venedik Bienali Türk Pavyonu… Yaşasın sanayiden sanata akın var akın… Evet, evet, sanata daha çok, daha çok, daha çok destek...
\nYazıyı bitirmem gerek: Birazdan kırmızı halılı açılış var: Yavuz Turgul’un ödülünü, onun eşsiz ve vazgeçilmez oyuncusu Şener Şen alacak…. Cem Yılmaz’ın da keyfine diyecek yok. Çünkü ondan illaki “komiklik beklemeyen”, önyargısız bir izleyicinin karşısına çıkacak… Sonra… Biz susacağız filmler konuşacak…Yaşasın sinema!
\n\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
-
Sokak röportajında skandal sözler
-
Dünya turuna çıkmıştı!
-
Gurbetçi kavgasında son nokta! Almanya’daki akrabasını g
-
Bu koçları gören fotoğraf çekmeden gitmiyor
-
Bu da yüzen kümes!
-
AKP'li emekli Gerçekten üzülüyorum diyerek anlattı
-
Bayram ikramiyesi emekliyi isyan ettirdi
-
İmamoğlu, AKPli belediye başkanını tebrik etti!
-
TRT'deki 'meme' krizinin merkezindeydi!
-
2 günde 10 orman yangını çıktı, profesör uyardı!
En Çok Okunan Haberler
-
Erdoğan'dan 'suç ortağı' ve 'ittifak' açıklaması
-
Ünlü oyuncunun çete içindeki rolü belli oldu
-
Türkiye'nin ünlü fabrikası üretimi durdurdu
-
Ayşe Ateş'ten Akit yazarına sert yanıt!
-
Ersan Şen'den 'Eylem Tok' sorusuna yanıt
-
Birbirleriyle mükemmel uyum sağlayan 4 burç
-
Fenerbahçe'de Batshuayi gelişmesi
-
6 dakikalık seks sahnesi çekilirken şezlong kırıldı
-
Eylem Tok ve oğlu 'o ülkeye' kaçacakmış!
-
Bu 10 kentte ev alanlar kaybetti