Aydın Engin

CHP Kurultayı’nın ilk gününden izlenimler...

04 Şubat 2018 Pazar

Bu Tırmık, CHP’nin 36. kurultayının ilk günkü oturumu bitmeden yazılıyor. Bu Tırmık yazılırken kurultay salonunda genel başkan seçimi için oylama henüz başlamıştı. Yani siz sonucu bu sabah öğrenmiş olacaksınız, bense bilmeden yazmak zorundayım.
“Ey gazeteci, koskoca kurultaydan aktaracağın salt genel başkanın kim olacağı sorusuna cevap bulmaktan mı ibaret” diye soracak olursanız...
Evet. Bundan ibaret...
Bugün de Parti Meclisi’ne (PM) kimler seçilecek sorusuna cevap aranacak. Çarşaf liste uygulanacak ve 1274 delegenin üçte ikisinin PM’ye aday olduğu söylentisi doğru ise çok eğlenceli bir seçim olacak. Çarşaf liste, anahtar liste, Kılıçdaroğlu’nun anahtar listesi, il başkanlarının anahtar listesi, sahici anahtar liste, sahte anahtar liste gibi terimler havada uçuşacak. Gazeteci milletinin kulaklarına doğruluğu sağlama bağlanamayacak söylentiler, iddialar üfürülecek. Sonra pösteki saymaktan farksız bir oy sayımına geçilecek, kimileri sevinecek, kimileri “Bana söz verilmişti. Kazık yedim” diye ağız köpürtecek...
Peki koskoca ve Türkiye’nin bu sahiden de kritik günlerinde CHP Kurultayı sadece genel başkan kim, PM üyeleri kimler sorusundan ibaret olabilir mi?
Evet. Bundan ibaret...
Belki bizim Ankara tayfası daha farklı değerlendirmeler yapar, benim aklımın ermeyeceği ayrımcıklara dayanarak daha farklı analizler yazarlar.
Ama “Ankara gazeteciliğinde acemi” gözlerim bana “Bu kurultay bundan ibaret” dedirtiyor.
Yazık...

***

İlk gün alışılagelmiş kurultay seremonilerinden sonra iki genel başkan adayının, Kemal Kılıçdaroğlu ve Muharrem İnce’nin uzun, hatta fazla uzun konuşmalarını dinledik. Ardından da genel başkan seçimi için oylama başladı.
Mitinglerde de, kurultaylarda da adayların etkili konuşmaları, tribünlerden topladıkları alkış her zaman yanıltıcıdır.
Eğer CHP’nin dünkü kurultayında iki genel başkan adayının konuşmalarının salona etkisi ölçü olsaydı (ki olmamalı) ve tribünlerin tümü oy kullanacak olsaydı (ki olmayacak) Muharrem İnce açık arayla ipi göğüsleyecekti.
Ancak tribünlerde değil, salonda yer alan delege sıralarına bakıldığında açık ara ile ipi göğüsleyecek olan belli gibiydi: Kılıçdaroğlu.
Bakalım sayım bitince hangi sonuç çıkacak...
CHP Kurultayı’nın ilk gününden benim aktaracağım fazla ve başka bir şey yok.
Her iki genel başkan adayı katıksız birer miting konuşması yaptılar. Konuşmalarının ağırlığını AKP iktidarına yönelik sert eleştiriler oluşturdu. Bir başka deyişle “Türk’ün Türk’e propagandası” deyişinin bir benzerini yaşadık. “CHP’nin CHP’ye propagandası”nı izledik, gözledik. Salonda zaten farklı düşünen kimse yokken bu tercihin ne kadar anlamlı ve önemli olabileceğine artık siz karar verin...

***

Kurultay arifesinde, yani cuma akşamı, CHP içinde alışılmadık bir çıkış yapmaya hazırlanan bir hareketin iki sözcüsü, iki adı ünü duyulmuş milletvekili, Selin Sayek Böke ve İlhan Cihaner ile epey uzun ve başlayan hafta içinde sizlere aktaracağımız bir söyleşi yaptık. Onların dillendirdikleri, ayrıntılı açıkladıkları -bence- önemli çağrı bu kurultayda ciddiye alınacak bir yankı uyandırmadı. Zaten Selin Sayek Böke başlattıkları hareketi duyurdukları ve bir manifestoniteliği taşıyan çağrılarını bir ilk adım, bir başlangıç adımı olarak tanımlıyor.Önümüzdeki dönemde o çağrıda anlatımını bulan tartışma konularının CHP tepelerinde yankı bulmasını dileyelim. Tabanın zaten “demeç muhalefeti”yle, AKP Reisi’ne laf yetiştirmekle sınırlanmışa benzeyen ve pek çok temel konuda sosyal demokrat çizgiye zıt düşen tercihlerine ciddi itirazı var.
Bakalım, göreceğiz...
Hele şu kurultay tamamlansın, genel başkan, PM üyeleri, ardından MYK üyeleri belli olsun. Yani bir sonraki kurultaya kadar CHP’yi yönetecek kişiler belirlensin.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

25 ay 13 gün sonra 16 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları