Hayatın koşuşturması, ilişkilerin yükü, içsel beklentiler derken bazı erkekler her şeyden çok çabuk bunalma eğilimi gösterir. Sürekli kontrol etmeye çalışan, detaya odaklanan ya da duygularını bastırmaya çalışan bu burçlar, dışarıdan soğukkanlı görünseler de içlerinde karmaşık duygularla boğuşurlar. Astrolojik olarak değerlendirildiğinde, bazı burçların bu tükenmişlik hissine çok daha yatkın olduğu görülüyor. İşte o burçlar...
BAŞAK BURCU
Sürekli en iyisini yapmaya çalışır, hata yapmaktan korkar ve kontrolü kaybetmeye asla tahammül edemez. Bu yüzden en küçük aksaklık bile onun zihninde büyür, içini kemiren bir kaygıya dönüşür. İş hayatında, ilişkilerde ya da günlük düzende mükemmeliyet beklentisiyle kendini yorarken, çevresine de fark etmeden huzursuzluk yayabilir. Başak erkeği için “bir şeyleri oluruna bırakmak” çoğu zaman mümkün değildir. Sonuç olarak kendini sıkışmış ve tükenmiş hissetmesi an meselesidir.
YENGEÇ BURCU
Aşırı duyarlılığı ve kırılgan yapısıyla yengeç erkeği, çoğu şeyi içselleştirir. Birinin söylediği basit bir söz, onun için günlerce düşüneceği bir soruna dönüşebilir. Hissettiklerini ifade etmekte zorlandığında ise duygusal olarak içine kapanır ve yoğun bir bunalım yaşayabilir. Dışarıdan sakin ve ilgili görünse de, iç dünyasında sürekli geçmişin yüküyle savaşır. Yengeç erkeği, en küçük duygusal kırılmayı bile taşıdığı için kolay yorulur ve kendini geri çeker.
BALIK BURCU
Hayal gücü yüksek ve empatik bir yapıya sahip olan Balık erkeği, çevresindeki tüm enerjiyi üzerine çeker. Başkalarının sorunlarını kendine dert eder, duygusal yükleri içselleştirir ve zamanla kendi ruhsal sınırlarını kaybeder. Gerçeklerden uzaklaşarak kendini soyutlama eğilimi gösterir; bu da onu kararsız, kırılgan ve içe kapanık bir hale getirir. Balık burcunun erkekleri, hayatın sertliğiyle başa çıkmakta zorlanabilir ve en sıradan sorunlar bile gözlerinde büyüyebilir.
KOVA BURCU
Kova erkeği dışarıdan özgür ruhlu ve rahat biri gibi görünse de, içinde sürekli sorgulayan ve zihninden çıkamayan bir yapıya sahiptir. Toplumsal baskılar, duygusal beklentiler ve kalıplaşmış ilişkiler onu boğar. Çevresindekiler onu anlamadığında ya da zihinsel sınırlarına müdahale edildiğinde hızla uzaklaşır ve kendi içine çekilir. Bazen her şey fazla gelir; modern dünyanın kaosu, iletişim zorunlulukları ya da sıradanlık onu hızla tüketebilir. Kova erkeği için yalnız kalmak bir tercih değil, bazen bir zorunluluk hâline gelir.