AKP iktidarının baskıcı, adaletsiz ve liyakatsiz tutumları nedeniyle ülkeden kaçmak için sıraya giren gençlerin umutsuzluğu raporlara da yansıdı. Bir Arada Yaşarız Eğitim ve Toplumsal Araştırmalar Vakfı’nın (BAYETAV) İzmir’de ve Muğla Planlama Ajansı’nın Muğla’da yaptığı araştırmalar, gençlerin ekonomik kriz, işsizlik, barınma sorunu ve aidiyetsizlik duygusuyla boğuştuğunu ortaya koydu. Gençler, artık yalnızca geleceğin değil, bugünün de öznesi olarak görülmek istiyor. Eğitimli olmak iş bulmaya yetmiyor, sosyal hayata katılım ekonomik engellere takılıyor. Hem İzmir’de hem Muğla’da gençler kendilerini “görünmeyen ama yükü taşıyan” bir kuşak olarak tanımlıyor. ‘Diplomalı işsizlik’ Bayetav’ın “İzmir Barometresi- Bahar 2024” araştırması kentin genç nüfusunun yaşadığı sorunları, beklentilerini ve İzmir’e bakışını çarpıcı verilerle ortaya koydu. Katılımcıların yüzde 53’ü ekonomik durumlarının 5 yıl içerisinde mevcut durumdan daha kötüye gideceğini düşünüyor. Beş yıl içerisinde durumunun iyileşeceğini düşünenlerin oranı ise yüzde 28’de kalıyor. Ankette en fazla tasarruf edilen kalemler arasında giyim ve eğlence ilk sırada yer alırken, gençler gıda ve kira gibi zorunlu harcamalardan kısmakta zorlandıklarını belirtti. Gençlerin yüzde 41’i son 3 ay içerisinde dışarıda sosyalleşmekten tasarruf ettiklerini ifade etti.
HAYAL KURMAK MI, HAYATTA KALMAK MI?
Rapora göre gençler, kendi kuşaklarını “daha fazla potansiyele ama daha az kaynağa sahip” olarak tanımlarken üniversite mezunu olmanın artık bir gelecek garantisi olmadığını belirtti. Araştırmaya göre gençler eğitimi diplomalı işsizlikle sonuçlanan bir yatırım olarak görüyor. “Şanssız bir kuşağız” diyen gençler, önceki nesillerle aralarındaki kopuşu net bir şekilde hissediyor. Sosyal medyada gördükleri yaşam standartları, Avrupa’daki akranlarıyla aralarındaki uçurumu daha da görünür kılıyor. Gençlerin İzmir algısı çeşitlilik gösterse de ortak duygular; yalnızlık, gelecek kaygısı, ekonomik baskı ve görünmezlik. Gençlerin yüzde 21.7’sinin, geçim zorluğu çekmek, yüzde 17.1’inin işsizlik ve yüzde 12.9’unun da geleceğin belirsizliği gibi ekonomik temelli kaygılar taşıdığını ortaya koyan araştırmaya göre yüzde 60’ı da yaşamlarının bir noktasında psikolojik destek ihtiyacı hissediyor. Gençlerin yüzde 31.3’ü eğitim sistemindeki en büyük sorunu fırsat eşitsizliği olarak tanımlarken araştırmada uygulamalı eğitimin eksikliği ve siyasallaşma gibi sistemik sorunlar da dikkat çekti.
‘İŞ YOK, UMUT AZALIYOR’
Muğla Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden Muğla Planlama Ajansı’nın (MUPA) araştırması da gençlerin geleceğe ilişkin umutlarını, yaşam hedeflerini ve en büyük endişelerini ortaya koydu. Araştırma, gençlerin yüzde 60.1’inin geleceğe ilişkin umutlarının düşük olduğunu belirtti. Yalnızca yüzde 24.9’luk bir kesim, geleceğe umutla bakarken yüzde 15’lik bir grup ise kararsız bir tutum sergiledi. Gençlerin en büyük hedefi olarak “maddi güvenceye sahip olmak” öne çıkarken “istediği işe veya kariyere sahip olmak” da ikinci sırada yer alıyor. Bu bulgular, gençlerin ekonomik bağımsızlık kazanma ve toplumsal hayatta yer edinme kaygılarının öne çıktığını gösteriyor. Ayrıca “özgür bir yaşam sürmek” ve “mutlu bir hayat yaşamak” gibi bireysel hedefler de dikkat çekiyor.