‘İçimden geldiği gibi’

‘İçimden geldiği gibi’

12.10.2025 12:06:00
Güncellenme:
‘İçimden geldiği gibi’

Dillere dolanan şarkılarının ardında hem felsefi bir zemin hem de politik bir duyarlılık var. Ozbi, sokaktan sahneye uzanan yolculuğunu, rap’in isyanla, şiirin ise anlamla kurduğu bağ üzerinden anlatıyor.

Ozbi, dillere dolanan şarkıları, sahnedeki yüksek enerjisi ve müziğe kattığı içten tutkuyla kendi kuşağının en özgün isimlerinden. Rap’le başlayan müzikal yolculuğu bugün farklı türlerin iç içe geçtiği, sınır tanımayan bir melodi evrenine dönüşmüş durumda. Onu asıl özel kılansa şarkı sözlerinde yankılanan politik bilinci ve sorgulayıcı tavrı. Hem sahnede hem de kayıtta dinleyicisine cesur bir gerçeklik sunan Ozbi’nin ardındaki isim, Onur Dursun, müziğe uzanan yolculuğunu, ilham kaynaklarını ve iç dünyasını samimiyetle anlattı. Ortaya, müziğin hem sesi hem de sözü üzerine derinlikli bir sohbet çıktı.

– Ozbi olarak tanınıyorsunuz. Peki, bu kişiliğin arkasındaki Onur Dursun kimdir?

Adını taşımaya çabalayan, şair ruhlu bir rapçidir.

– Ozbi ismi nereden geliyor?

Büyücü Oz’dan… Büyülü müziklerin, şarkıların rapçisi olmayı hedefleyen genç bir çocuktan geliyor.

– Rap ve hiphop’la ilişkiniz nasıl başladı? Bu türde müzik yapan sanatçıların genellikle çocukluk videoları olur; sürekli bir şeyler tekrarlayarak ebeveynlerinin başını şişirirler. Siz de o şekilde mi başladınız?

Aslında tam tersi. Sokakta başlıyor, sonra ailenizin başını şişirmeye devam ediyorsunuz. Önce rap şarkılarına denk gelip çok sevmiştim. Sonra mahalledeki arkadaşlarımın rap yaptığını gördüm ve onlarla birlikte başladım.

– Oldukça geniş bir müzikal perspektifiniz var. Kendinizi müzik sektöründe nasıl konumlandırıyorsunuz?

Valla orayı ben de bulamadım. İçimden geldiği gibi, olduğum gibi. Bana samimi ve içten gelen ne ise onu müziğe yansıtmaya çabalıyorum. Temelde bir rapçiyim ama kendimi belirli bir yere konumlandırmıyorum.

– Üretimlerinizde felsefi ve politik yaklaşımlar dikkat çekiyor. Bir sanatçının birikimini birkaç cümleye sığdırarak derinlikli bir anlatı kurabilmesi nasıl bir sürecin ürünü?

Bir hocam bana, bir yazarın üç dönemi olur demişti. İlki, her şeyi büyüttüğü ve abarttığı dönem. İkincisi, bu durumu kendinde fark ettiği dönem. Üçüncüsü ise tek cümleyle birçok şeyi anlatabildiği dönem. Yani bayağı bir pişmek, hayatı ve olup biteni bilgiyle harmanlayarak anlamak gerekiyor. Buna erişmek için de bilgi ve kanıtla ilişki kurarak yıllarca çalışmak şart.

– Dinleyicilerinizin en çok birleştiği nokta, söz yazarlığınızdaki şairane doku. Şiir yaşamınızda nasıl bir yer kaplıyor?

Anlam bulmaya dair güçlü bir zemine sürüklüyor beni şiir ama nahif bir yeri var hayatımda.

– Hem sanatsal üretiminizde hem de kişisel yaşamınızda eleştirel ve muhalif tavrınızı saklamıyorsunuz. Müzik sektöründe bu pek sık rastlanan bir özellik değil. Neden böyle bir yol seçtiniz?

Rap’i biraz böyle öğrendik biz. Tavrı olur, sözü olur, bir karşıtlığı olur rapçinin. Bu, benim büyüdüğüm mahalleyle birleşince yol beni buraya çıkardı.

– Bu özelliğinizi yansıtan şarkılardan biri de “Rant”. Aynı zamanda klibi de yapay zekâ destekli. Klibi bu şekilde üretme fikri nasıl ortaya çıktı? Genel olarak müzik sektörü ve yapay zekâ ilişkisini nasıl görüyorsunuz?

“Rant”, sert ve prodüksiyon olarak yoğun bir şarkıydı. Şarkının hissini görsele dökmek bizim için çok zordu. Yapay zekâyla bunu yapmak da kolay değildi ama Can Kara sağ olsun, harika bir iş çıkardı. Yapay zekâ artık her alanda bizimle. Bu, bizi hızlandırabilir, daha güçlü anlatılar oluşturmamıza yardımcı olabilir ama aynı zamanda sanatı ve sanatçıyı da basitleştirebilir.

– Sertab Erener’le “Savaşçı” şarkısında birlikte çalıştınız. Kendisiyle çalışmak nasıldı?

Çok özel bir ses. Nahif, kucaklayıcı ve kapsayıcı bir tınısı var. Tanıyınca da sadece sesinde değil insan olma biçiminde de bunu görmek çok etkileyiciydi.

– Son olarak “Sana Ne Bundan” ve “Kavga Var” teklileriniz yayımlandı. Bu iki parçada sound’unuzdaki yenilikler dikkat çekici.

Enver Muhamedi’yle birlikte sürekli deniyoruz. “Bu sound güzel oldu, hadi yapalım” diyebildiğimiz kadar özgür bir alan bırakıyoruz kendimize. Bu yüzden çok mutluyum.

– Ekşi Sözlük’te sizin için yapılan son yorum şu şekilde: “Bir rapçi için fazla yakışıklı bir adam. Şu an bir klibine denk geldim, evet, şarkı fena değil. Adam çok iyi.” Ne söylemek istersiniz?

Ne diyeyim... Bir rapçiden fazlası olduğumu böyle duymak da varmış.

– Bir dinleyici olsanız Ozbi konserine neden giderdiniz?

Hem müzikal bir tavrı hem de o coşkuyu deneyimlemek için.

– Ülkenin halini nasıl görüyorsunuz?

Bedbaht ve umut kırıcı. “Gülümsemek bile bir miras, bir misilleme.”

İlgili Konular: #Rap