İnsan tükenmez

İnsan tükenmez

27.07.2025 10:46:00
Güncellenme:
Ayşe Acar
Takip Et:
İnsan tükenmez

“Bu dünya değişmez” diyenlere Fethi Naci’nin edebiyatla verdiği yanıt: İnsan tükenmez! Bu yazı,
uykusuz gecelerden sezgiyle geleceğe uzanan yazma cesaretini ve bilinçli iyimserliğin anlamını sorguluyor.



“Uyumayacaksın

Memleketinin hali

Seni seslerle uyandıracak

Oturup yazacaksın”

Melih Cevdet Anday, “Telgrafhane” şiirinde memleketin halinden dolayı uyuyamayanlardan söz eder. Uzmanların daha sağlıklı yaşamak için mutlaka her gece uyumak gerektiğini ısrarla söylediği şu dünyada mütemadiyen gaflet uykusunda uyumaktansa geceleri uykusuz kalmayı yeğleyenler az sayıda değildir.

“Uyuyamayacaksın

Düzelmeden memleketin hali

Düzelmeden dünyanın hali

Gözüne uyku giremez ki...”

Melih Cevdet Anday’a kulak verecek olursak işimiz zor, baksanıza ne diyor: Düzelmeden memleketin hali, düzelmeden dünyanın hali… İyi de yüce şair, bu dünya değişmez ki! Böyle gelmiş, böyle gider! Bunu herkes biliyor!

Fethi Naci, bir klasik olan “İnsan Tükenmez” isimli eserinde “Bu dünya değişmez ki” diyenleri şöyle eleştiriyor: “Dünyanın değişmesi çıkarlarına uygun gelmediği için dünyanın değişmesini istemeyenler, dünyanın değişmesinden korkanlar, dünyanın değişmediğini, değişmeyeceğini göstermeye çalışırlar...”*

Fethi Naci, “Dünya değişmez” düşüncesinin edebiyata olan yansımalarını analiz ettiği eserinde “İnsan tükenmez” ifadesini Türk edebiyatının dayanması gereken ilke olarak kullandığını belirtir. Naci’nin ifadesinde “İnsan tükenmez” demek, daha insanca bir dünyaya, insanların gerçekten hür, gerçekten eşit yaşayacakları kardeş toplumunun kurulacağına inanmak demektir.

BİLİNÇLİ İYİMSERLİK

Bu düşünce yalnızca bir iyimserlik midir? Fethi Naci iyimserlik olduğunu kabul ediyor ama şunu da ekliyor: İyimserlik, güçlüklerin yenildiğini görmekten ve yenileceğine inanmaktan gelen bilinçli iyimserliktir.

Bilinçli iyimserlik insana, insanın gücüne inanmak, ona layık olduğu değeri vermek demektir. İnsan, derken kastedilen zamandan, mekândan tecrit edilmiş soyut insan değil, yaşadığı toplum içinde insandır. “Yaşadığı toplumu ileriye doğru değiştirecek toplum katının” insandır.

Naci’ye göre memleketimizin yazarları öncelikle bu memleketin topraklarına yerleşik olmalıdırlar. Bu şu anlama gelmektedir: Bu toprağın insan gerçeğini, toplum gerçeğini derinlemesine bilmek. Yazmak demek aynı zamanda yaşam deneyimine sahip olmak demektir. Düşünceleri başka, yaşayışları başka olanlardan gerçek anlamda yazar olamayacağı uyarısında bulunan Fethi Naci, yazmaya cüret edilse bile ortaya çıkan şeyin gerçek yaşamdan mahrum, kuru, renksiz şeyle olacağını belirtir. 

Naci, bir yazarın düşünceleriyle yaşayışının uyumlu olmasını yalnızca bir önşart olarak belirtir. Asıl önemli olan “İnsan tükenmez” ilkesine bağlı olmaktır. Naci, Yaşar Kemal’in bu ilkeyi titizlikle dikkate aldığını belirtir ve şöyle der: “Yaşar Kemal’in ‘Teneke’sinde insanların şöyle bir doğruluşları vardır. Köyden, köylüden bahseden hikâyelerde görmeye alışık olduğumuz ezilen, sefalet çeken, işleri oluruna bırakmış, bir yandan bazı toplum kuvvetlerinin öbür yandan tabiat kuvvetlerinin elinde esir insanlar yerine bu kuvvetler karşısında direnen, seslerini yükselten, aynı gaye için hep beraber yürüyen insanlar.”

“Teneke”nin en büyük özelliği memleketimizin insanlarına yeni bir görüşle bakmasıdır. “Teneke, doğru anlaşılmış bir gerçekliğin ürünüdür.”

“Gerçek” burada dondurulmuş, donuk bir hal almış gerçek değildir, oluş halinde olan şeydir. Yazarın yaptığı şey bakışlarını oluşun içinde bir fener gibi kullanıp o toplumun geleceğe yol bulmasına katkı sunmaktır. Edebiyatın, sezgisel de olsa geleceği görme gücü kuşkusuz bilim ve felsefeye öncülük ettiği gibi toplumlara da eder. Yeter ki “İnsan tükenmez” denebilsin. 

* Fethi Naci, İnsan Tükenmez, Adam Yayıncılık.

İlgili Konular: #Melih Cevdet Anday