Kıtaları aşan dev kuklalar

Kıtaları aşan dev kuklalar

17.08.2025 11:26:00
Güncellenme:
Ayça Ceylan
Takip Et:
Kıtaları aşan dev kuklalar

9 Nisan’da Kongo’dan yola çıkan ve yolculuğu Kuzey Kutbunda sona eren “The Herds” (Sürüler) sanatın, iklim krizine karşı küresel bir tavır ortaya koyduğu hem görsel hem de analtı açısından güçlü bir projeye dönüştü.

Afrika’dan Avrupa’nın kuzeyine uzanan 20 bin kilometrelik bir yolculuk…

“The Herds” (Sürüler), 9 Nisan’da Kongo yağmur ormanlarının kalbinde, Kinşasa’daki Kongo Nehri kıyılarında yola çıktı. Lagos’un yoğun limanlarından Dakar’ın rüzgârla konuşan meydanlarına, Fas’ın çöl kapılarından İspanya’nın kıyı şehirlerine, Fransa’nın taş sokaklarından İngiltere parklarına, oradan Danimarka’nın rüzgârlı sahillerine, İsveç’in açık hava tiyatrolarına ve Norveç’in sessiz fiyortlarına ulaştı. Avrupa anakarasının en geniş buzulu Jostedalsbreen’in zirvesine çıktıktan sonra, 1 Ağustos sabahı gün doğumunu selamlamak üzere Kuzey Kutup Dairesi’ndeki Nordkapp’a yöneldi.

GERİ DÖNÜŞTÜRÜLMÜŞ MALZEMEDEN ÜRETİLDİ

56 kamu etkinliğinde yer alan dev kuklalar, yalnızca sergilenen objeler değil her kentte canlanan, yerel kültüre uyum sağlayan, seyircinin katılımıyla yaşayan figürlerdi. Her biri karton, kontrplak gibi geri dönüştürülmüş malzemelerden üretildi. Bu seçim, hem sürdürülebilir bir sanat anlayışını hem de iklim krizinin yarattığı kaynak farkındalığını yansıtıyordu. Yüzlerce saatlik el işçiliğiyle şekillenen bu yaratıklar, meydanlarda devleşerek bulundukları yerin ritmine karıştı.

Yolculuk boyunca bin kişiye kukla oynatıcılığı eğitimi verildi. Yerel gönüllüler, kuklaların nasıl hareket ettirileceğini ve kalabalıkla nasıl etkileşim kurulacağını öğrendi. Böylece her kentte göç hikâyesi, o kentin insanlarının elleriyle yaşam buldu. Kimileri bu süreci bir sanat atölyesi gibi yaşadı kimileri ise çocuklarına iklim krizini anlatmanın yeni bir yolunu buldu.

İKLİMLE BAĞ KURMAK

Projenin temel amacı, iklim değişikliği ile insanlar arasında duygusal bir bağ kurmak; bilimsel verilerin mesafeli soğukluğunu, izleyicinin belleğinde yer edecek bir karşılaşmaya dönüştürmek. Bir meydanda dev bir filin gözlerine bakan bir çocuk veya kuklanın gölgesinde yürüyen yaşlı bir izleyici… Bu anlar, gezegenin kırılganlığını soyut bir kavram olmaktan çıkarıp kişisel bir deneyime dönüştürüyor.

Göç yolunda her yeni durak, farklı bir ekosistemden unsurlar taşıdı. Nijerya’da vervet maymunları, Avrupa’da kurtlar ve kızıl geyikler, kuzey ışıkları altında Norveç’te ren geyikleri sürüye katıldı. Yerel sanatçılarla yapılan iş birlikleri, müzik performansları, geleneksel danslar ve halkla yan yana gelen gösteriler projeye yeni katmanlar ekledi.

Projenin internet sitesindeki “Route” bölümü, yolculuğu adım adım takip edebileceğiniz etkileşimli bir harita sunuyor. Her durağa tıkladığınızda açılan videolar, fotoğraflar ve kısa metinler, sanki o kentlerde siz de varmışsınız hissi uyandırıyor. İzlemek kadar öğrenmek açısından da zengin bir kaynak.

Kuklalar; Güney Afrika’daki Ukwanda Kuklalar ve Tasarımlar Sanat Kolektifi (Luyanda Nogodlwana, Siphokazi Mpofu, Sipho Ngxola) ile Craig Leo, Simon Dunckley, Hansie Visagie, Tundra Dunckley, Kim Bednall ve sanat yönetmeni Amir Nizar Zuabi tarafından tasarlandı. WWF International ve Global Rewilding Alliance gibi kurumların desteği, projeyi küresel bir iklim farkındalık platformuna dönüştürüyor. Ancak “The Herds”ün asıl gücü, izleyiciyle göz göze gelinen o anlarda, meydanlarda ve caddelerde ortaya çıkıyor.

“The Herds”, yalnızca hayvanların değil hikâyelerin, anıların ve geleceğe yönelik umutların da göçü. Doğanın döngüsüne baktığımızda bu yolculuk, bir tohumun rüzgârla taşınması gibi: Fikirler, imgeler ve duygular uzak diyarlara savruluyor, orada yeniden kök salıyor. Ve belki de asıl soru şu: Yol alan yalnızca bu canlılar mı yoksa biz de başka bir geleceğin izini süren bir yürüyüşün içinde miyiz?

KITALARARASI YÜRÜYEN BİR EYLEM ÇAĞRISI

Amir Nizar Zuabi, Sürüler sanat yönetmeni, ödüllü tiyatro yönetmeni, oyun yazarı ve Filistin tiyatro topluluğu ShiberHur’un kurucusu.

“The Herds, iklim krizine acil bir sanatsal yanıt ve kıtalar boyunca ilerleyen, yaşayan, nefes alan bir eylem çağrısı. Bu gerçek boyutlu yaratıkların güzelliği ve vahşiliği aracılığıyla diyalog başlatmayı, düşünceyi kışkırtmayı, katılımı teşvik etmeyi ve gerçek değişime ilham vermeyi hedefliyoruz. Nerede olursanız olun, bize katılın.”