Emekli Büyükelçi Ömer Önhon: Kriz Türkiye açısından kötü zamanda geldi
Emekli Büyükelçi Ömer Önhon: Dış politikasında yeni bir yön tayin eden Türkiye, son iki yıldır, İsrail dahil bölge ülkeleriyle ilişkileri düzeltme yoluna girdi. Erdoğan’ın Filistin-İsrail ihtilafında bundan bir süre önceki verdiği tepkiler bugünküyle kıyaslandığında fark açıkça görülmekte.
Hamas’ın Gazze’den başlattığı saldırı İsrail’de her açıdan büyük travma yarattı.
Hamas’ın bu kadar büyük hazırlığının nasıl olup da İsrail servislerince fark edilemediği, yapıldığı ileri sürülen ihbarların niye ciddiye alınmadığı ve İsrail ordusunun nasıl bu kadar hazırlıksız olduğu sorgulanıyor. İsrail, hava üstünlüğü ve teknolojik imkânlarına fazla güvenmiş, tedbiri elden bırakmış ve dikkatleri başka yerlere vermiş.
Netanyahu, Hamas’ın hiçbir provokasyon olmadan, durduk yerde bu vahşi saldırıyı yaptığını söylüyor. Halbuki, Filistin 70 yılı aşkın süredir işgal altında. İsrailliler Filistinlilerin kutsallarının üzerinde yürüyorlar. Filistinliler öldürülüyor ve uluslararası camianın kılı kıpırdamıyor. Aşırı sağcı İsrail hükümeti iki devletli çözümü rafa kaldırdı, hatta çöpe attı.
‘AÇIK HAVA HAPİSHANESİ’
Gazze kuşatma altında ve insanlar dünyanın en büyük açık hava hapishanesi olarak adlandırılan bir bölgesinde en zor koşullar altında yaşamaya mahkûm edilmiş. Bu kadar horlanan, aşağılanan ve acıya maruz bırakılan bir toplumdan böyle bir tepkinin doğmasına şaşmamalı. Filistinlilerden bir noktada bir tepki bekleniyordu ama intihar saldırıları, bombalama gibi daha bilindik, klasik metotlar.
Bu çapta bir saldırı beklenmiyordu. Hamas ve İslami Cihad, bugüne kadar yapılmamış ve yapılabileceği düşünülmeyen bir saldırı gerçekleştirdi. Bu savaşta her iki toplumdaki bölünmeler, olayların seyrini etkiledi. İsrail tarafında, epey bir zamandır, Ortodoks Yahudiler ve radikal etnik milliyetçiler ile merkez sağ ve merkez solunu oluşturduğu kesimler arasında çok büyük bir polarizasyon yaşanıyordu. Güvenlik servislerinin ve ordunun da bu ortamda olumsuz yönde etkilendiği söyleniyor. Filistin tarafında ise Hamas ile El Fetih arasında gerilim etkili oluyor. Hamas’ın dışındaki Filistinli gruplar, yani El Fetih, yeni nesil Filistinli direnişçiler ve İsrailli Araplardan Hamas’ın umduğu ayaklanma, silahlı katılım gelmedi.
Uluslararası camianın tutumuna gelince; ABD ve Batı İsrail’in yanında yer aldı. ABD hem uçak gemisi ve refakatçi gemilerden oluşan bir filo gönderdi, hem Dışişleri Bakanı Blinken İsrail’e gitti. Rusya ortadan bir tutum izliyor ama durumdan mutsuz değildir.Çünkü Ukrayna gündemde geri plana düştü.
Arap ülkeleri gelişmelerden rahatsız ama Hamas’ın harekâtına da açık destek vermediler. Arap Ligi toplantısı sonunda yayımlanan deklarasyonda da bu görülebiliyor. Arap ülkeleri, çatışmanın içine çekilmemeye ve kendi siyasi gündemleri dahilinde bir politika izlemeye gayret ederken, Filistinlilere sempati duyan kamuoylarını da karşılarına almamaya dikkat ediyorlar. Orada hassas bir denge söz konusu. İran Hamas’ın saldırısını kahramanca olarak tanımladı ama harekâtla ilgisinin olmadığını açıkladı. Namluların kendisine dönebileceğinden endişe duyuyor olmalı. İran’ın içi çok rahat değil ve ülkedeki muhtelif muhalif kesimler olası bir savaşı molla rejiminden kurtulmak için fırsat olarak görebilir. İsrail’in Şam ve Halep havaalanlarını vurmasını, Suriye’den ziyade İran ve Hizbullah’a yönelik mesaj olarak algılamak mümkündür.
Bu kriz Türkiye açısından kötü zamanda geldi. Dış politikasında yeni bir yön tayin eden Türkiye, son iki yıldır, İsrail dahil bölge ülkeleriyle ilişkileri düzeltme yoluna girdi. İsrail’den enerji alanında işbirliği dahil muhtelif konularda beklentileri bulunuyor. İsrail doğalgazının Avrupa’ya sevki başta olmak üzere, çeşitli nakil ve ulaştırma projelerinde merkez olmayı arzu ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Filistin-İsrail ihtilafında bundan bir süre önceki verdiği tepkiler bugünküyle kıyaslandığında fark açıkça görülmekte. Cumhurbaşkanı makul ve soğukkanlı açıklamalarda bulundu, itidal çağrısı yaptı. Arabuluculuk önerdi. İsrail’in Gazze’yi bombalamaya başlamasından sonra ise bu yöndeki çağrılarına devam etmekle birlikte, İsrail için ağır ifadeler de kullandı.
‘ERDOĞAN İÇİN İKİLEM’
Kalben Filistin davasına ve Hamas’a duyduğu yakınlık ile realpolitik çerçevesinde İsrail’le tesis edilmesi gereken ilişkiler Cumhurbaşkanı Erdoğan için bir ikilem yaratıyor olabilir. Herhalükârda, Türkiye’nin temel pozisyonu, karşılıklı saldırılar dursun, Gazze rahatlatılsın, her iki taraftan da siviller zarar görmesin, iki devletli çözüm temelinde siyasi çözüme yönelinsin şeklinde özetlenebilir. Türkiye faal bir diplomatik trafik yürütüyor. Cumhurbaşkanının, İsrail ve Filistin devlet başkanları dahil, birçok muhatabıyla yoğun bir telefon trafiği oldu. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, bölgeye gidecek.
Türkiye, Rusya-Ukrayna savaşında olduğu gibi, her iki tarafla da “iyi ilişkilere” sahip olmanın ve “her iki tarafla da konuşabiliyor” olmanın avantajlarından yararlanmayı amaçlıyor. Türkiye’nin Hamas üzerinden İsrailli rehinelerle ilgili bir ilerleme sağlayarak konuya girmeye çalıştığı görülmekte. Hamas’ın bugün üç İsrailli rehineyi serbest bırakması belki Türkiye’nin ve Katar’ın gayretlerinin sonucudur.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Amerikalı muhatabıyla görüşmemiş olması ve ABD’nin bölgedeki mevcudiyetine yönelik olumsuz ifadeleri, İsrail-Filistin ihtilafının dışında, Türkiye-ABD ilişkilerindeki olumsuzluğu göstermesi açısından önemli. İsrail-Hamas savaşında insanlık adına çok fena gelişmeler yaşanıyor. Her iki taraf da savaş suçu işliyor ve insanlıkdışı uygulamalar yapıyor.
İsrail-Filistin ihtilafında yok etme temelinde değil, yan yana var olma temelinde bir çözüm bulunabilir. Hem Yahudilerin hem Filistinlilerin güvenliğini silahlar ve savaş değil, iki devletli çözüm temelinde, tanınmış sınırlar içinde yan yana yaşayan iki devlet sağlayabilecektir.
ÖMER ÖNHON
EMEKLİ BÜYÜKELÇİ / ANKARA POLİTİKALAR MERKEZİ
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani’nin arabası
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu