17-25 Aralık hakim ve savcılarına meslekten ihraç kararı
Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) 2. Dairesi, 17-25 Aralık soruşturmalarını yürüten 4 savcı ve 1 hakimin meslekten ihracına karar verdi.
HSYK 2. Dairesi, savcılar Zekariya Öz, Celal Kara, Muammer Akkaş ve Mehmet Yüzgeç ile hakim Süleyman Karaçöl'ün meslekten ihracına karar verdi. HSYK ihraç kararlarını 5'e 2 oy çoğunluğuyla aldı.
Zekeriya Öz'den ihraç kararına jet yanıt
Dairenin kararını, Hakimler ve Savcılar Kanunun 69. maddesinin son fıkrasına göre aldığı öğrenildi. Kanunun 69. maddesi, "Disiplin cezasının uygulanmasını gerektiren fiil suç teşkil etmezse ve hükümlülüğü gerektirmese bile mesleğin şeref ve onurunu ve memuriyet nüfuz ve itibarını bozacak nitelikte görüldüğü takdirde de meslekten çıkarma cezası verilir" hükmünü içeriyor.
Süreç
HSYK 3. Dairesinin "17-25 Aralık soruşturmaları"nın savcılarıyla ilgili aldığı soruşturma izni kararı, o tarihte HSYK Başkanı da olan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ tarafından onaylanmıştı. Daire, savcılarla ilgili soruşturma sonuçlanıncaya kadar görevden uzaklaştırılmaları talebinde de bulunmuştu.
HSYK 2. Dairesi de Cumhuriyet savcıları Öz, Kara, Akkaş ve Yüzgeç ile hakim Karaçöl'ün haklarındaki soruşturma sonuçlanıncaya kadar görevden uzaklaştırılmalarına karar vermişti.
Yargıtayda yargılanacaklar
Bu kişiler hakkında yargılama izni de verildiğinden savcılar ile hakim Karaçöl hakkındaki dosya, iddianame hazırlanmak üzere Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmişti.
Dosyanın gönderildiği Bakırköy Başsavcılığı, savcı Akkaş ve hakim Karaçöl ile ilgili iddianameyi tamamlamış, Başsavcılık da hazırladığı iddianameyi Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesine göndermişti.
Bu kişiler, birinci derece hakim ve savcı olmaları nedeniyle ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtayda yargılanacak.
HSYK 2. Daire Başkanı'ndan açıklama
HSYK 2. Daire Başkanı Mehmet Yılmaz, ihraç kararıyla ilgili olarak "Kurul'daki arkadaşlarımızın hepsi onurlu hukuk insanlarıdır. Kararları herkes kendi vicdani kanaatlerine göre vermiştir. Hiçbirisinin hiç kimseden etkilenmesi söz konusu değildir" diye konuştu.
Kararı değerlendiren Yılmaz, bu kişiler hakkında verdikleri kararların, yürüttükleri yolsuzluk soruşturmasından kaynaklanmadığını söyledi.
Yılmaz, bu kişilerin, yürüttükleri 17-25 Aralık soruşturmasında, yasal yetkilerini aştıkları, Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) hükümlerine aykırı kararlar verdikleri sonucuna vardıklarını belirterek, şunları kaydetti: "Birbirinden habersiz üç ayrı savcının, 17 ve 25 Aralık günlerinde, birdenbire bu soruşturmaya başlamaları manidar ve hayatın olağan akışına aykırı. Biz bu soruşturmanın tarafsız yapılmadığı ve yargıyı yıpratan, kamuoyunda güvensizlik algısı yaratan bir eylem olduğu kanısına ulaştık. Dosyanın tümünün değerlendirilmesinden böyle bir karar verdik. Kurul'un kendi takdiridir. Arkadaşlarımızın hepsi de onurlu hukuk insanlarıdır. Kararları herkes kendi vicdani kanaatlerine göre vermiştir. Hiçbirisinin hiç kimseden etkilenmesi söz konusu değildir."
Zekeriya Öz'ün iddiaları
Zekeriya Öz'ün, "savunmam daha alınmadan karar verildi" şeklinde tweet attığının belirtilmesi üzerine de Yılmaz, şunları söyledi: "İstedikleri tüm belgeler gönderildi. Müfettiş tarafından alınan savunmanın dışında ayrıca Kurul tarafından da savunmaları istendi. Defalarca başka taleplerde bulundular, onlar yerine getirildi. Ek savunma hakları verildi. Ondan sonra karar verildi. Her şey son derece özgür bir ortamda tartışıldı. En özgür tartışma ortamı 2. Daire'de yaşanıyor diyorlar. Herkesin fikirlerini açıkça beyan etmesine sonuna kadar izin veren bir insanım. Herkesin bütün yasal haklarını kullanması için elimden geleni yaptığım gibi, bütün arkadaşlarımın da muhalefetlerini, karşı sözlerini, haklı sözlerini, sabırla dinleyip neticeye ulaştırıyoruz. Herkes özgürce konuşuyor, özgürce istediğini söylüyor. Oylarını da tek tek özgürce alıyoruz. Hiç kimsenin zorla yakasına yapışıp 'şöyle, böyle' dediğimiz yok. Bunların hepsi kemaliyle yetişmiş hukukçular, onurlu hukuk adamları. Kendi özgür vicdanlarıyla kararlarını verecek kadar sorumluluk duygusuna sahip insanlar."
Başkan Mehmet Yılmaz, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan direktif alarak karar verdikleri" yönündeki iddialara da "Bize kimse zorla bir şey yaptıramaz. Hele ileride sizi utanç ve töhmet altında bırakacak bir konuda hiç kimse direktifle karar oluşturabilir mi, olmaz. Bu son derece terbiyesiz bir laf" şeklinde yanıt verdi.
Bu kişilerin savunma dilekçelerini gönderdiklerini, müfettişlerle ilgili şikayette bulunduklarını ayrıca heyetin reddi, savunma için ek süre talepleri olduğunu aktaran Yılmaz, öncelikle bu meseleleri karara bağladıklarını anlattı.
Bu taleplerin reddedildiğini belirten Yılmaz, Daire üyesi Mahmut Şen'in ek süre verilmesi gerektiğini savunarak, karara muhalif kaldığını aktardı. Yılmaz, üye Mustafa Kemal Özçelik'in ise Zekeriya Öz dışındaki isimlere süre verilmesi gerektiğini düşündüğünü, bu konuda muhalif kaldığını belirtti.
Daha sonra esasa geçtiklerini dile getiren Yılmaz, Zekeriya Öz'e atılı eylemlerin, mesleğin şeref ve onuru, memuriyet nüfuz ve itibarını bozacak şekilde olması göz önünde tutularak, meslekte kalmasına olanak bulunmadığına karar verildiğini bildirdi.
Muhalif oylar
Yılmaz, Özçelik'in kınama cezası verilmesi gerektiğini, Şen'in ise eylem otel kayıtlarından ispatlanırsa kınama cezası verilmesi gerektiğini savunduğunu anlatarak, bu nedenlerle karara muhalif kaldıklarını aktardı.
Mehmet Yılmaz, savcılar Kara, Akkaş ve Yüzgeç ile hakim Karaçöl hakkındaki kararın, 17-25 Aralık soruşturması kapsamında Ceza Muhakemesi Kanunu'nun ilgili maddelerine aykırı şekilde usulsüz dinleme ve el koyma kararları alınması nedeniyle verildiğini anlattı.
Üye Mahmut Şen'in bu kişilere sözlü savunma hakkı verilmesi, adli kovuşturmanın sonucunun beklenmesi gerektiğini savunarak karara muhalif kaldığını belirten Yılmaz, yasada, sözlü savunma hakkının sadece Genel Kurul'daki itiraz incelemesi için düzenlendiğini bildirdi.
Yılmaz, "Hakim Karaçöl, 20 dakikada el koyma kararı veriyor. Karara yapılan itiraz ise 5 günde karara bağlanamıyor. Ayrıca Anonim Şirketlerin tamamına el koymak mümkün değilken hiçbir araştırma yapmadan el koyma kararı veriyor" dedi.
Mehmet Yılmaz, ayrıca Zekeriya Öz ile Dubai tatiline giden savcı Ali Güngör'e yer değiştirme cezası verildiğini bildirdi.
Kararlara karşı 10 gün içinde yeniden inceleme istenebileceğini, dairenin kararının değişmemesi halinde Genel Kurul'da itiraz edilebileceğini belirten Yılmaz, ihraçla ilgili yargı yolunun açık olduğunu, Danıştay'da dava açılabileceğini söyledi.
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani’nin arabası
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?