AKP, NATO’yu da özelleştiriyor

Hükümet, NATO tarafında 1953 yılında inşasına başlanan ve 1959 yılında işletmeye açılan Türkiye NATO Boru Hattı Sistemi’ni (NATO - POL), petrol piyasası faaliyetlerinde kullanmak için düğmeye bastı. TBMM’ye sevk edilen yasa tasarısına göre, yurdun 37 ayrı noktasında yaklaşık 1 milyon metreküp depolama kapasitesi bulunan, 3 bin 200 kilometre uzunluğundaki akaryakıt boru hattı sistemi ile petrol piyasası faaliyetlerinde bulunulacak. NATO - POL, “Barışta ve savaşta Türk Silahlı Kuvvetleri ve NATO’ya bağlı dış takviye kuvvetlerinin akaryakıt stoklarını muhafaza etmek ve bunları boru hattı ve diğer araçlar ile askeri birliklere ulaştırmak” üzere kurulmuştu. NATO boru hattının Kuzey Irak’tan alınan Kürt petrolünün transferi için de kullanılabileceği belirtildi.

NATO - POL tesisleri artık, yurt içi ve yurt dışı kaynaklardan temin olunan petrolün doğrudan veya işlenerek güvenli ve ekonomik olarak rekabet ortamı içerisinde kullanıcılara sunumu için kullanılacak. TBMM’ye hükümet tarafından sevk edilen “torba askerlik kanun tasarısı” ile 4636 sayılı Milli Savunma Bakanlığı Akaryakıt İkmal ve NATO POL Tesisleri İşletme Başkanlığı’nın Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun’un 1. maddesine, “Atıl kapasitenin, ülke ekonomisi yararına değerlendirilmesi amacıyla Petrol Piyasası Kanunu çerçevesinde depolama ve iletim faaliyetlerinde bulunmak ve gelir sağlamak” maddesi eklenecek. Düzenlemenin TBMM’de kabul edilmesiyle birlikte 3 bin 200 kilometrelik NATO’ya ait boru hattı ile askeri amaçların dışında akaryakıt sevkiyatı yapılmasının önü açılacak.

TÜPRAŞ’a doğrudan bağlı

İzmit’teki Tüpraş Rafinesi’ne doğrudan bağlı olan NATO-POL boru hattının, yurt genelinde 1 milyon metreküplük de depolama tesisleri bulunuyor. Hükümet, sözkonusu kanun değişikliğinin gerekçesini şöyle açıkladı:

“Tasarı ile, MSB Akaryakıt İkmal ve NATO POL Tesisleri İşletme Başkanlığı’nın işletmek ve çalışır halde bulunmasını sağlamak ile görevli olduğu boru hatları ile akaryakıt sisteminin atıl kapasitesinin Petrol Piyasası Kanunu çerçevesinde petrol piyasası faaliyetlerine konu edilmesi suretiyle gelir elde edilmesi ve ülke ekonomisine katkı sağlanması amaçlanmaktadır.

Sözkonusu akaryakıt boru hattı sisteminin, TÜPRAŞ İzmit Rafinerisi ile doğrudan bağlantısı bulunmaktadır. Ayrıca deniz terminallerinden, gemi tahliyeleri ve dolum işlemleri yapılarak, boru hattı sistemi vasıtasıyla yurdun dört bir yanına yakıt ulaştırılabilmektedir. Yeniden kurulması yüksek maliyet gerektiren sözkonusu akaryakıt boru hattı sistemi vasıtasıyla petrol piyasası faaliyetlerinde bulunulması, sistemin idamesi yönünden her geçen yıl artan bütçe yükü de azalacaktır.”