Davutoğlu temaslarını sürdürüyor

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, dış politika gündemine dair siyasi partileri bilgilendirme turunun ikinci gününe Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Yalçın Topçu'yu ziyaret ederek başladı ve ziyaret sonrası Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk'u ziyaret etmek üzere DP Genel Merkezine geçti.

BBP Genel Merkezinde yaklaşık 1 saat süren görüşmenin ardından basın mensuplarına kısa bir açıklama yapan Davutoğlu, "Türk dış politikasını değerlendirmek üzere sayın Topçu ile görüştük ve bu istişarelerin devamına karar verdik" diye konuştu.

Davutoğlu, başta Ermenistan ve yürümekte olan süreç hakkında Topçu'ya bilgi verdiğini ve bunun çok faydalı olduğunu belirterek, "Dış politikanın yoğun gündemi 1 saatlik görüşmelere sığmıyor" dedi.

Davutoğlu daha sonra BBP Genel Merkezinden ayrılarak, Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk ile görüşmeye gitti.

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk'la Celal Bayar köşkünde bir araya geldi.

Görüşmenin ardından basına kısa bir açıklama yapan Davutoğlu, dün başladıkları dış politikayla ilgili siyasi parti genel başkanlarını bilgilendirme toplantılarını bugün DP Genel Başkanıyla noktaladıklarını söyledi.

Cindoruk ile görüşmesinde Türk dış politikasının genel perspektifiyle ilgili bilgiler verdiklerini söyleyen Davutoğlu, "Ayrıca özellikle Kafkasya, Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesi, Azerbaycan-Ermenistan ilişkileri ve Karabağ sorunu gibi konularda görüş alışverişinde bulunduk" dedi.

Cindoruk ile yaptığı görüşmeyi "çok faydalı" olarak niteleyen Davutoğlu, bundan sonrada parti genel başkanlarıyla görüşmelere devam edeceklerini söyledi.

Davutoğlu, Cindoruk'un çok derin bir devlet tecrübesine sahip olduğunu ve kendilerinin ondan istifade ettiklerini belirterek, "Biz de bu geldiğimiz süreçteki son gelişmeleri kendilerine arz ettik" diye konuştu.

Bir gazetecinin, 17 Ekimde son bulan ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kuzey Irak ile mücavir alanlara gönderilmesi için izin verilen tezkerenin uzatılmasıyla ilgili bir soru üzerine Davutoğlu, konuyla ilgili açıklamayı daha sonra yapacaklarını söyledi.

Davutoğlu'nun ardından açıklama yapan Cindoruk ise, hükümetin "Ermenistan açılımına" olan tepkisini dile getirdi. Kendilerinin Ermenistan-Türkiye ilişkilerini ikili ilişki olarak değil, Azerbaycan'ın da taraf olarak yer aldığı "üçlü ilişkiler" olarak gördüklerini anlatan Cindoruk, "Azerbaycan bizim sadece kardeşimiz, dostumuz, soydaşımız, müttefikimiz değildir, aynı zamanda tarihten gelen uzun bir soyağacının birleştiği bir önemli halktır, millettir, devlettir" dedi.


"Demirel ve Aliyev'in başlattığı dostluk zedelenebilir"

Azerbaycan ile ilişkilerde "son derece duyarlı" olunması gerektiğini vurgulayan Cindoruk, şöyle devam etti:

"Bu duyarlılığın tam anlamıyla uygulanmadığını söylemek istiyorum. Azerbaycan halkının ıstırapları unutması mümkün değil. Topraklarının yüzde 20'si işgal altında olan hiçbir ülke halkı, memnuniyet duyamaz, ıstırap çeker. Bir milyon mülteci var, o mültecileri Azerbaycan'ın nasıl zorlukla doyurduğunu, barındırdığını gözlerimle görmüşümdür. Orada şehitler var, şehitlik mezarlıkları var ve bu şehitliklerde yatan Azeri kardeşlerimiz, çocuklarımız var. Onlar unutulamaz, onları unutturmak da bir millete yakışmaz.

Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin bozulmasında Azerbaycan'ın hiçbir kusuru yoktur. Saldırgan devlet Ermenistan'dır. O nedenle Ermenistan'ın bağımsızlık bildirgesinde ortaya attığı Türkiye'ye yönelik bütün talepleri, bütün kararları da askıda durmaktadır. Bu anlaşmanın bir başlangıç olarak, müsvedde kabulünden yanayım. Hiçbir düşmanlığın asırlar boyu sürmesinden de yana olmamız mümkün değildir. Ama özellikle Demirel-Haydar Aliyev arasında başlatılan iyi ilişkilerden doğan dostluk bu anlaşma ile zedelenebilir. Tarih komisyonu gibi muğlak bir takım teminatlar bu anlaşmanın geçerliliği için yeterli değildir."

Türkiye'nin Ermenistan meselesini çözmekte acele etmemesi gerektiğini savunan Cindoruk, meselenin çözümünde tarafların "daha fazla müzakereye, daha fazla öz eleştiriye, daha fazla birbirinden farklı düşünceleri birleştirmeye" ihtiyacı olduğunu söyledi. Cindoruk, acelesi olan tarafın Ermenistan olduğunu belirterek, "Ermenistan toprakları sıkışmıştır ve burada eğer sınırlar açılırsa kazançlı çıkacak taraf da Ermenistan olacaktır. Süreci doğallaştırmalıyız. Bunun için de biraz daha sabır ve çaba gerekir. DP olarak biz bu çalışmalara saygı duyuyoruz ama tamamına katılmıyoruz" diye konuştu.