Dinleme deşifre edildi

Deniz Feneri'nde savcıları soruşturan müfettişler devam eden soruşturmada skandala imza attı.

Dinleme deşifre edildi
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 23.03.2012 - 10:30
Üç savcı hakkında incelemeyi başlatan iki HSYK başmüfettişi, hazırladığı rapora Akman ve Karaman’ın da arasında bulunduğu 12 kişi hakkında teknik takibin devam ettiğini yazdı. Bu raporla bittiği sanılan dinlemenin 18 Ağustos’ta halen devam ettiği ortaya çıktı ve dinlenenler bunu öğrenmiş oldu.

Eski Deniz Feneri savcıları hakkındaki iddianameyi kabul eden Yargıtayın dava dosyasından skandal bir belge ortaya çıktı. Üç savcıyla ilgili sürecin başlamasına neden olan incelemeyi yapan iki HSYK başmüfettişi, raporlarına, halen 12 kişi hakkında teknik takip işlemlerinin devam ettiğiifadesini yazarak Deniz Feneri soruşturmasındaki dinlemelerin sürdüğünü deşifre etti. 18 Ağustos tarihli rapordaki bu bilgi, HSYK, Sincan Savcılığı ve ağır ceza mahkemesi ve Yargıtay ile paylaşılmış oldu. İddianamenin kabul edilmesi ile de dosyadaki belgelere ulaşacak olan Zahid Akman ve Zekeriya Karaman, telefonlarının dinlendiğinden resmen haberdar olacak. Oysa Deniz Feneri soruşturması halen sürüyor.

Eski Deniz Feneri savcıları Nadi Türkaslan, Abdulvahap Yaren ve Mehmet Tamöz hakkındaki iddianameyi kabul eden Yargıtay 11. Ceza Dairesinde bulunan dava dosyasından çıkan HSYKye ait bir belge Deniz Feneri soruşturmasında gizlilik ihlal mi edildi? sorusuna neden oldu. Tartışma yaratacak süreç şöyle gelişti. O dönem tutuklu olan Akman ve Karamanın 27 Temmuzda yaptığı şikâyet üzerine HSYK, üç savcı hakkında 1 Ağustos günü evrakta tahrifat iddasıyla inceleme başlattı. HSYK tarafından görevlendirilen HSYK başmüfettişleri Vedat Ali Tektaş ve Arif Kavasoğlu, Ankara Adliyesine gelerek soruşturma dosyasına bir süreliğine el koydu. Soruşturma dosyasını inceleyen ve evrakta tahrifat iddiasını araştıran iki HSYK başmüfettişi, 18 Ağustos 2011de ön inceleme raporu hazırladı. Deniz Feneri soruşturmasında şu ana kadar yapılan işlemlerin anlatıldığı raporda, şöyle denildi:

CMKnin 135. maddesi kapsamında tutuklu şüpheliler ile birlikte diğer şüphelilerin telefon sinyal bilgi ve konuşma kayıtlarını 12.06.2009 tarihinde itibaren teknik takibe alındığı halen de 12 kişi hakkında teknik takip işlemlerinin devam edildiği görülmüş iş bu inceleme tutanağı imza altına alınmıştır.

Gizli bilgi ortaya çıktı

HSYK başmüfettişlerinin 18 Ağustos 2011 tarihli bu raporu ile de Deniz Feneri soruşturmasında çok gizli bir bilgi ortaya çıkmış oldu. Herkes, gözaltıların olduğu Temmuz 2011de telefon dinlemesinin bittiğini sanıyordu. Oysa, HSYK raporundaki bilgiye göre 18 Ağustosta da dinleme sürüyordu. Dinlemenin halen sürüp sürmediği ise bilinmiyor.

Benzer skandal Deniz Feneri soruşturmasında yaşanmıştı. Soruşturma kapsamında 16 Ekim 2009da Kanal 7 ve diğer şirketlerde arama yapılacağı haberini zanlıların önceden öğrendiği ortaya çıkmıştı. Konuya ilişkin başlatılan soruşturmada, Kırıkkale Belediye Başkanı Veli Korkmaz ve dönemin İçişleri Bakanı Beşir Atalayın koruma müdürü Ali Karabağ şüpheli sıfatıyla ifade vermişti.

Savcılar resmen ‘sanık’

Üç savcı, 4 Mayıs Cuma günü hâkim karşısına çıkacak. Nadi Türkaslan, mahkeme kararının üzerini kapatarak resmi evrakta sahtecilik ve görevi kötüye kullanma iddiasıyla 11 yıla kadar, diğer savcılar ise görevi kötüye kullanmak suçlamasıyla 2 yıla kadar hapis istemiyle yargılanacak. Böylece, Deniz Feneri sanıkları hakkında henüz herhangi bir iddianame hazırlanmamışken şüphelileri soruşturan savcılar sanık olarak yargıç karşısına çıkacak. İddianamenin kabul edilmesini değerlendiren savcı Abdulvahap Yaren, Tek şey söyleyebilirim: Umarım hukuk ve vicdan galip gelir. Vicdanı esir olanlar sağlıklı adalet dağıtamaz dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler