‘Dışa bağımlı’ matbaacılar ‘kağıt fabrikası’ istiyor: Devlet kuramıyorsa, arazi versin

İthal kağıt kullanan yayıncılık sektörü, Türk Lirası’nın yabancı para birimleri karşısında yaşadığı hızlı değer kaybı nedeniyle zor bir dönemden geçiyor. Türkiye’de 1936’dan 2005’e kadar aralıksız kâğıt üretiminin yapıldığı SEKA kâğıt fabrikasının özelleştirilmesinden sonra, yalnızca birinci hamur kitap kağıdı üretilebiliyor. Ancak bu üretim pazarın yüzde 3’üne denk geliyor.

Türkiye Matbaacılar Federasyonu Genel Başkanı Ahmet Hüseyin Gürbüz, sektörün kağıt tedarik etmede ciddi sıkıntılar yaşandığını, birçok alanda kağıt ve kartonların yüzde 90’ına yakının yurt dışından ithal edildiğini söyledi. Gürbüz, kağıtta Türkiye’nin dışa bağımlı olduğunu ifade ederek bunun nedeninin yıllar önce Seka kağıt fabrikalarının kapatılması olduğunu savundu.

‘Birlikte fabrika kuralım ve işletelim’

Türkiye’de birinci hamur kağıt üreten beş fabrika olduğunu anlatan Gürbüz, şöyle devam etti:

“Bunların yıllık kapasite toplamları yılda 250 bin ton civarında, oysa ülkemizde yılda yaklaşık 650 bin ton 1. hamur kağıt kullanılmakta, geri kalan 400 bin ton kağıt ithal edilmektedir. Bu fabrikalarımızın kapasitelerini artırmalarını, yeni birimler oluşturmalarını ve diğer kağıt ürünlerini üretmeleri için Ar-Ge çalışmaları yapmalarını talep ediyoruz. Dışa bağımlılıktan kurtulmanın yolu yerli üretimden geçer. Bu aynı zamanda cari açığın azalmasına ve daha çok insanımızın istihdam edilmesine olanak sağlar.”

Yeni kağıt fabrikaları kurulmasını talep eden Gürbüz “Devlet kuramıyorsa, bizlere arazi versin, teşvik versin, destek versin, yol göstersin; tüm matbaacılar, yayıncılar, gazeteciler, kağıt tedarikçileri hep birlikte fabrika kuralım ve işletelim” dedi.

Kağıtta geri dönüşüm sadece yüzde 30

Türkiye’de kullanılan kağıdın sadece yüzde 30’unun geri dönüştürüldüğüne dikkati çeken Gürbüz, “Bunun daha çok arttırılması için tüm ülke olarak bir geri dönüşüm seferberliği başlatılmalıyız. Burada da en büyük görev başta gazetelere, sivil toplum kuruluşlarına ve belediyelere düşmektedir. Geri dönüşümün yüzde 60-70’lere çıkarılması için çalışmalar yapmalıyız. Bu sayede cari açığın ve işsizliğin biraz da olsa düşeceğini söyleyebiliriz” değerlendirmesinde bulundu.

‘Birçok işletme kapanma riskiyle karşı karşıya’

Gürbüz, kağıt ve malzeme tedarikçilerinin döviz kurlarındaki artıştan dolayı satışlarda temkinli davranmaya başladığını ve vadeli kağıt satmayı durdurduklarını aktararak “Bankaların ticari kredi faizlerinin aşırı yüksek olmasından dolayı meslektaşlarımızın yüksek faizli krediler kullanması mümkün görünmemektedir. Nakit para sıkıntısında olan sektörümüz, peşin para ile iş yapmakta zorlanmaktadır” diye konuştu.

Sektörde birçok işletmenin kapanma riskiyle karşı karşıya kaldığını öne süren Gürbüz, karton ve kağıt ithalatında gümrük vergisi alınmamasını, geçici bir süre kağıt ve kartondan KDV alınmaması ve sektördeki işletmelerin yapılandırılan borçlarının 2019 yılına ertelenmesini talep etti.