Doğanın hâkimi değiliz
Dünya, koronavirüs salgını sürecinde en çok insanın doğaya verdiği zararı konuştu. Bu dönemde insanın doğanın hâkimi olmadığı anlaşıldı.
Birleşmiş Milletler tarafından bugün kutlanan Dünya Çevre Günü kapsamında çevre kuruluşları herkesi iklim değişikliği ve biyolojik çeşitlilik kaybına karşı doğa için harekete geçmeye çağırdı.
‘HIZLA YOK OLUYOR’
Bu yıl “Doğa Zamanı” sloganı ve biyolojik çeşitlilik temasıyla kutlanan Dünya Çevre Günü’nde TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, yaşamın sağlıklı bir şekilde devam etmesinin ve insanlığın gıda güvenliğinin devamlılığının biyolojik çeşitliliğe bağlı olduğunu belirtti. Ataç özetle, “Oysa gün geçtikçe habitatlar hızla tahrip ediliyor. Sadece 2010-2015 yıllarında dünyada 32 milyon hektar orman alanı yok edildi. Yaygın pestisit ve kimyasal gübre kullanımı toprak biyolojik çeşitliliğini ve tozlaşmada rolü tartışmasız olan arıları yok etmekte, sucul ekosistemleri ise kirletmektedir” dedi. Ataç, doğa tahribatları ve iklim değişikliği sebepleriyle yüz binlerce türün neslinin tehlikede olduğunu belirterek tüm insanlığı kaybolmakta olan yaşamları korumak için sorumluluk almaya davet etti.
‘DOĞA İÇİN BİR BAŞLANGIÇ’
WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) de Dünya Çevre Günü kapsamında yaptığı açıklamada koronavirüs sonrası süreçte “Doğa ve İnsan için Yeni bir Başlangıç” yapma çağrısında bulundu. WWF- Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Bayar özetle şu ifadeleri kullandı: “Bugünden tezi yok, ekonomik desteklerin/teşviklerin doğa üzerinde zararlı etkileri olan yatırımlardan sürdürülebilir üretim ve yeşil ekonomiye kaydırılması; enerji verimliliği, yenilenebilir enerji, elektrikli ulaşım gibi sürdürülebilir yatırımların önceliklendirilmesi; doğa dostu geleneksel tarım uygulamalarının teşvik edilmesi; bir başka deyişle yeşil iyileşmeye yönelmemiz gerekiyor. Tüm karar alıcıları, yerel yönetimleri, iş dünyasını ve bireyleri, doğayla ilişkimizde yeni bir başlangıç yapmaya çağırıyoruz.”
‘5 AYDA 5 ÇEVRE SORUNU’
Greenpeace de 2020’nin ilk 5 ayında zaman kaybetmeden harekete geçilmesi gereken 5 çevre sorununu derledi. Açıklamada Türkiye’nin kriz dönemlerine de dayanıklı kendi kendine yetecek bir tarım planına ihtiyacı olduğu belirtildi. Evlere kapanılmasıyla birlikte hava kirliliğinin çok da azalmadığı belirtilen açıklamada “Kömür ile çalışan enerji santralları ve sanayi tesisleri faaliyetlerine devam ederken kalıcı ve gerçek bir hava temizliğinden söz etmek mümkün değil” ifadelerine yer verildi. Açıklamada koronavirüs salgını ile suyun insanlık için ne kadar hayati olduğunun bir kez daha farkına varıldığı anlatıldı. Ayrıca yapılan açıklamada koronavirüs salgını döneminde tek kullanımlık plastiklere talebin zirve yaptığı anımsatılarak “Bu süreçte kişisel hijyenimizin yanı sıra, yarınlarımızı da düşünerek çevreyi korumalı ve kontamine plastik atık dağları oluşturmamalıyız” denildi.
En Çok Okunan Haberler
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- 35 milyon TL değerinde altın sikke ele geçirildi
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- 21 kişinin daha hastanelik olduğu ortaya çıktı