Dünya unutur Türkiye unutmaz
İnternette unutulma hakkı Avrupa Birliği’nde gündeme geldi, Arjantin ve Rusya’da yasalaştı, ABD’de de bazı durumlarda kabul görüyor. Ama hatalı veya itibarsızlaştırıcı içeriğin kaldırılması hakkında Türkiye’de hiçbir kanun olmadığı gibi, şirketlere başvurmaktan başka çare de yok.
İnternet asla unutmaz. Arama motorlarının yaygınlaşmasıyla ortaya atılan bu görüş, son yıllarda çok tartışılan Unutulma Hakkı kavramı sayesinde geçerliliğini yitiriyor.
Kişisel verilerin korunmasını esas alan kavram, özel hayatın gizliliğini ihlal eden veya artık geçerliliğini yitiren bilgilerin, iddiaların ya da içeriklerin de kaldırılmasını temel haklardan sayıyor. Arama motorlarının gösterdiği sonuçlardan bu içeriklerin çıkartılmasını da öncelikli hale getiriyor.
Arjantin’de 2006 yılından beri yürürlükteki bir yasayla güvence altına alınan Unutulma Hakkı, Avrupa Birliği’nin 2012’de yayınladığı bildiriyle dünya gündemine yerleşti. Geçen yıl da Avrupa Adalet Divanı, bir İspanyol vatandaşının açtığı davada bu tür bilgilerinin Google arama sonuçlarından kaldırılmasına karar verdi. Farklı davalarla kapsamı genişleyen kavram, AB vatandaşlarıyla içeriklerin sadece birlik dahilinde değil, tüm dünyadaki arama sonuçlarından çıkartılmasını sağlıyor. Bununla ilgili bir yasa olmasa da artık bu mahkeme kararları emsal oluşturuyor.
Rusya trene binen yeni ülkelerden. Onların farkı, parlamentonun Unutulma Hakkı’nı kapsayan bir yasa çıkarması. Başkan Putin’in imzalaması durumunda 1 Ocak 2016’dan itibaren yürürlükte olacak.
DOLAMBAÇLI YOLLARA SAPMAK GEREKİYOR
Türkiye’de ise henüz Unutulma Hakkı bir yana, kişisel verilerin korunmasıyla ilgili bir yasal düzenleme dahi bulunmuyor. 2014’te hükümetin TBMM Başkanlığı’na sunduğu Kişisel Verilerin Korunması Yasa Tasarısı MİT, Jandarma ve Emniyet’e fişleme yetkisi tanımış, sağlık bilgilerinin başka ülkelerle paylaşılmasının önünü açmış, sosyal medyaya kısıtlama getirmiş ama Unutulma Hakkı’yla ilgili hiçbir düzenleme içermemişti. Bunu arama motorlarına başvurarak yapmak mümkün ama haftalar belki de aylar sürebiliyor.
Daha dolambaçlı yollar mevcut elbette. Bunların başında online itibar yönetimi geliyor. Hizmeti bu alanda uzmanlaşmış şirketler ve hukuk firmaları veriyor. Temelde yapılan şey, hakkınızdaki içeriklerden kanunla yasaklananları yasal yollarla kaldırmak. Unutulma Hakkı’ndan farklı olan yanı, sadece arama motorlarından değil, içeriğin yayınladığı sitelerden de, sunucuları Türkiye’de barındırılmak kaydıyla içeriği tamamen kaldırmak mümkün. Yurt dışında barındırılan sunuculardaki içerikler ise adresin engellenmesi yöntemiyle kaldırılabiliyor. Bu yöntemin farkı, içerik bir arama sonucu, video, ses dosyası, yazı ya da ne olursa olsun, kaldırılabiliyor ya da erişim engellenebiliyor.
İnternet yayıncılığını da düzenleyen 5651 no’lu yasada son yıllarda yapılan değişikliklerle, mahkemeler bu kararları oldukça hızlı alabiliyor. Uyarı göndermekten daha pratik bir şekilde bir web sitesinin ya da bir adresin erişime engellenmesi mümkün.
Bir diğer yöntem ise hukukî yollarla sonuç alınamayan durumlar için geçerli, o da arama motoru optimizasyonu yaparak içeriği arama sonuçlarının arkasına göndermek. Bu yöntem ilkine göre daha zahmetli ve hakkınızda oluşturulan olumlu içeriklerin üst sıralarda çıkması sağlanıyor. Böylece isminizi arayanlar bu içerikleri sadece arama sayfalarının sonlarında bulabiliyor. Yeterince çok içerik üretildiğinde, bu kadar arama sayfası taranmayacağı düşünülerek başarılı sonuç elde edildiği düşünülüyor. Bu yöntemin dezavantajı ise yeni içeriklerin arama motorunda yer alması ve üst sıralarda çıkmasının zaman alması.
AYDA 3 BİN TL’YE TERTEMİZ İTİBAR
Şirketler kaldırılması istenen içeriğe göre fiyatlandırma yapıyor. Üstelik bir şirketin ya da ünlü bir kişininin itibarını korumak oldukça zahmetli. Ne kadar çok içerik kaldırılmak istenirse, onun birkaç katı içerik girilmesi gerekebiliyor. Bu yüzden şirketler bu işleri yıllık sözleşmelerle yapıyor. Sözleşmelerin de yenilenmesi tavsiye ediliyor zira bu hiç bitmeyen bir süreç olarak görülüyor.
Birçok Batılı ülkede hak olarak görülen bu kavramın Türkiye’de firmalara ayda birkaç bin lira ödenerek yapılması, daha alınacak çok yolumuzun olduğunu acı bir şekilde gösteriyor.
Şaka yaparken bile dikkat
İtibar yönetiminin ilk kurallarından birisi kendi yarattığınız içerik konusunda son derece dikkatli olmak. Bazı şeyleri yıllarca uğraşsanız bile silemezsiniz. Bunun en kötü örneğini ise aralarında Vimeo, about.com gibi sitelerin de bulunduğu birçok yayının sahibi olan InterActive Corp’un halka ilişkiler departmanının başındaki Justine Sacco yaşadı. Bu işi en iyi bilmesi gereken kişilerden birisi olarak değerlendirilebilecek olan Sacco, iki sene önce Afrika’ya yapacağı bir seyahat öncesi bir tweet attı ve hayatı değişti.
“Afrika’ya gidiyorum. Umarım AIDS olmam. Şaka yaptım. Ben beyazım!” şeklinde bir tweet atıp uçağa binen Sacco, inene kadar dünya çapında kötü şöhrete sahipti. İşinden kovuldu, ailesi ve arkadaşlarınca dışlandı ve ülkesinde insan içine çıkamaz oldu. New York Times gazetesinde kendisiyle yapılan röportajda ırkçı olmadığının anlaşılmasına rağmen durum değişmedi. Şu anda Etiyopya’da bir şirketin halka ilişkiler sorumlusu olarak çalışıyor.
En Çok Okunan Haberler
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Emekliye iyi haber yok!
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- 'Kayyuma değil, halka bütçe'
- Arda Güler'in 2 asisti Madrid'e yetmedi