Ecevit'in doktorlarından sert tepki

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon davasında merhum Başbakan Bülent Ecevit'in rahatsızlığı döneminde tedavi sürecine ilişkin ifade veren Dr. Mücahit Pehlivan tarafından ortaya atılan iddialara, Başkent Hastanesi doktorlarından tepki geldi. Prof. Dr. Turgut Zileli, Prof. Dr. Nur Altınörs, Prof. Dr. Rengin Erdal, Prof.Dr. Haldun Müderrisoğlu, Prof.Dr.Ahmet Hatipoğlu, Prof.Dr. Cengiz Tuncay, Prof.Dr. Füsun Öner Eyüboğlu tarafından yapılan ortak yazılı açıklamada, Ecevit'in koruma müdürü Recai Birgün'ün ardından, Dr. Mustafa Bolkan ve Dr. Mücahit Pehlivan'ın mahkemede verdiği ifadeler "mesnetsiz iftiralar" olarak değerlendirildi. Ecevit'in hastanedeki tedavi sürecine ilişkin tarih tarih bilgi verilen açıklamada, "11 gün süre ile yatarak tedavi görmüş ve tam mobilizasyonu sağlandıktan sonra, 27 Mayıs 2002 tarihinde salah ile taburcu edilmiştir" denildi. Ecevit'in sağlık durumuna ilişkin düzenlenen heyet raporlarına atıfta bulunulan açıklamada, "Dr. Mustafa Bolkan'ın, aradan 10 yıl geçtikten sonra hiçbir yazılı belgeye dayanmaksızın Başbakana olası acil müdahalede takılacak sıvının ne olması gerektiği hususunda, o tarihteki başhekim Prof. Dr. Rengin Erdal ile yaptığını ileri sürdüğü görüşme sırasında 'hasta sizin, bizi ilgilendirmez' yanıtıyla karşılaştığı iddiası inandırıcılıktan yoksun çirkin bir iftiradan ibarettir" denildi.

"Açıklamalar somut hiç bir delile dayanmıyor"

Ecevit ile ilgili hastanede düzenlenen hiçbir raporda mutlak yatak istirahatinin önerilmediğine dikkat çekilen açıklamada, 'Ecevit'in, 9. kaburgasındaki kırığının tamamen iyileştiği; torokal 8. vertebradaki omurga çökmesinin ise iyileşme sürecinde olduğu ve herhangi bir baskı yapmadığı'nın bildirildiği kaydedildi. Açıklamada, "Başkent Üniversitesi Ankara Hastanesi Sağlık Heyeti'nce düzenlenen raporlar ile sabit olduğu üzere, merhum Başbakan Ecevit'e 8 ay süre ile yatak istirahati önerildiği ve her gün lavman yapıldığına yönelik iddia, somut hiç bir delile dayanmayan tamamıyla gerçekdışı bir iftiradan ibarettir" denildi. Hastaneden taburcu olmadan önce Ecevit'in tedavisinde kullanılacak ilaç ve diyet listesinin Rahşan Ecevit'e ve koruma müdürüne tutanakla teslim edildiğinin belirtildiği açıklamada, Pehlivan'ın ortopedi uzmanı olduğu, nöroloji ve nöroşirurji konusunda herhangi bir ihtisasının bulunmadığı belirtildi. Pehlivan'ın elinde hiçbir belge ya da rapor olmadan 'kortizonu kesince, Ecevit bir hafta içinde yürümeye başladı' şeklindeki iddiasının bilimsel hiçbir dayanağı olmadığı ve tamamıyla gerçekdışı bir iddia olduğu ifade edildi.

"Hangi ilaçla tedavi ettiğini hatırlayamadı"

Dr. Mücahit Pehlivan'ın mahkemede verdiği ifade de, 'merhum Başbakan Ecevit'in evine tıbbi etik ve deontoloji kurallarına aykırı olarak geceleyin gizlice röntgen cihazı sokarak, omurgasındaki çökmenin iyileşme sürecine girdiğini tespit edip, akabinde tedavisine başladık' şeklindeki sözleri anımsatılan açıklamada, "Ecevit'in tedavisini, başkent üniversitesindeki tedavi sürecinin tamamlanarak, sağlığına kavuşmasından sonra üstlendiğiniikrar etmek zorunda kalmıştır. Ecevit'te yaşam boyu ilaç kullanımını gerektiren miyasteni gravis hastalığını kortizon yerine hangi ilaç ile tedavi ettiğini de hatırlayamadığını söylemiştir" denildi.

"Her türlü yasal haklar kullanılacak"

Merhum Ecevit'in, Başkent Üniversitesi Hastanesi'ndeki tedavi sürecinin tamamıyla şeffaf bir biçimde gerçekleştirildiği ifade edilen açıklamada, "Tüm tedavi evrakları ve raporlar o tarihte ilgili kişi ve resmi makamlara tutanakla teslim edilmiş ve mahkeme tarafından Adli Tıp Kurumu'ndan alınan raporda da sözkonusu tedavinin doğru olduğu bir kez daha kanıtlanmıştır. Nitekim, Ecevit'in 7 ay daha Başbakanlık yapıp, 4- 5 yıl yaşaması da Başkent Üniversitesi'ndeki tedavinin başarı ile gerçekleştirildiğinin en önemli kanıtıdır" denildi.

Doktorlar, Prof. Dr. Mehmet Haberal'ı zan altında bırakmaya çalışanlarla ilgili her türlü yasal haklarını kullanacaklarını belirtti.