Erbakan hayatını kaybetti

Saadet Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan tedavi gördüğü Güven Hastanesi'nde 'kroner arter hastalığı ve kalp yetmezliği' sebebiyle vefat etti.

Erbakan hayatını kaybetti
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 27.02.2011 - 10:33

Ankara'da tedavisi devam eden Saadet Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan vefat etti. Sol ayak damarlarındaki iltihaplanma nedeniyle uzun zamandan beri özel Güven Hastanesi'nde tedavi gören Milli Görüş lideri 54. Hükümet Başbakanı ve Saadet Partisi Genel Başkanı Erbakan, öğle saatlerinde yaşamını yitirdi.

ERBAKAN'IN ARDINDAN NE DEDİLER?

Erbakan'ın cenazesi 1 Mart 2011 Salı günü İstanbul Fatih Camiinde öğle namazından sonra kılınacak cenaze namazının ardından İstanbul Merkez Efendi'deki aile kabristanlığına defnedilecek. Necmettin Erbakan, ölümünden sonra kendisi için resmi tören yapılmaması konusunda ailesine vasiyet ettiği belirtildi.
 
Ankara'da Güven Hastanesi'nde tedavi altında olan Erbakan'ın ölüm haberinin ardından Saadet Partililer hastaneye akın etmeye başladı.

Ocak ayında hastaneye kaldırılan Erbakan'ın ilk başta 24 saat kalacağı açıklanmıştı. Ancak taburcu süresi hergün giderek uzadı.

Erbakan sol ayağında bir damar iltihaplanmasıyla hastaneye yatırılmıştı. Bu süreçte kendisini ziyaret etmek isteyenler ise Erbakan ile görüştürülmedi.

Yakın arkadaşı Oğuzhan Asiltürk de doktorların kendisine çalışmasını yasakladığı halde siyasete asla ara vermediğini belirtti.

Erbakan'ın 45 yıl birlikte çalıştığı Yasin Hatipoğlu'nun çok duygulu olduğu gözlemlendi. Hatipoğlu Erbakan'ın kaybının hem Türkiye'nin hem de dünya kaybı olduğunu anlattı. Ayrıca son dönemde Afrika ve Ortadoğu'da çıkan isyanların onu çok üzdüğünü ifade etti.

Hatipoğlu ayrıca Saadet Partisi'nde yaşanan son dönemdeki ayrılıkların da Erbakan'ı çok üzdüğünü söyleyerek, "Ancak bu onun manevi kişiliğini hiç etkilemedi" dedi.

Gazeteci Nazlı Ilıcak da üzgün olduğunu ve Erbakan'ı sevdiğini dile getirdi. Ilıcak, "Zaman zaman haksızlıklara uğradı. Ancak yetiştirdiği kadrolar bugün iktidara geldi" dedi.

Ilıcak Erbakan'ın kadınları da siyasete kattığını belirtti. Bunun önemini belirten Ilıcak, Erdoğan'ın kadının dünyalaşmasına yardım ettiğini açıkladı.

Fatih Çekirge de Necmettin Erbakan'ın siyasete gülümseme ve hicvi getirdiğini belirtti.
 

Erbakan'ın Yaşamı...

Necmettin Erbakan, 29 Ekim 1926'da Sinop Kadı Vekili Mehmet Sabri ile Kamer Hanım'ın oğlu olarak dünyaya geldi.

İlk öğrenimine Kayseri'de başlamasına karşın babasının tayin olması dolayısıyla Trabzon'da tamamladı. İstanbul Erkek Lisesini birincilikle bitirdi . Üniversiteye sınavsız girişi hak kazanmıştı ancak sınava girmeyi tercih etti ve birinci sınıftan değil ikinci sınıftan öğrenime başladı.

İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi'nden 1948 yılında mezun oldu. Teknik üniversitedeki sınıf arkadaşları arasında Süleyman Demirel ve Turgut Özal da vardı.

Fakülte'ye 2. sınıftan başlamıştı. Aynı yıl aynı yerde "Motorlar Kürsüsü"nde asistan oldu.

Üniversite tarafından 1951'de gönderildiği Almanya'da Reinisch Westfalische Technische Hochschule Aachen: RWTH Aachen (Aachen Teknik Üniversitesi)'da doktorasını yaptı.

Alman Ordusu için araştırma yapan DVL Araştırma Merkezi'nde Prof. Dr. Schmidt ile çalışmalar yaptı ve Alman Üniversiteleri’nde doktorasını verdi, 1953'de Doçentlik sınavını vermek üzere İstanbul'a döndü. 27 yaşında 1954'de İTÜ'de Doçent oldu.

Araştırmalar yapmak üzere tekrar Federal Almanya'nın Deutz fabrikalarına gitti. Leopard tanklarını geliştirme çalışmasında araştırma başmühendisi olarak görev aldı (1951-54).

Mayıs 1954-55 arasında askerlik yaptı. Tekrar Üniversiteye döndü. 1956-1963 arasında 200 ortaklı ilk yerli motoru üretecek olan Gümüş Motor'u kurdu ve Motor üretimini gerçekleştirdi. 1965'te Profesör unvanlarını aldı. 1967'de TOBB Genel Sekreterliği'ne seçildi. Aynı yıl Nermin Erbakan'la evlendi.

1969'da Adalet Partisi'nden milletvekili aday adaylığı Süleyman Demirel tarafından veto edildiği için, Konya'dan bağımsız aday oldu ve iki milletvekili seçtirecek oy alarak milletvekili seçildi.

1970'de Milli Nizam Partisi'ni kurdu, ancak parti kısa bir süre sonra Anayasa Mahkemesi tarafından kapatıldı. 11 Ekim 1973'de MNP kadrosuyla Milli Selamet Partisi'ni kurdu.

1974-1978 döneminde üç ayrı kaolisyon hükümetinde başbakan yardımcılığı yaptı. 1973 seçimlerinde Milli Selamet Partisi 48 milletvekili çıkardı. Bu dönemde, Kıbrıs Harekâtı'nın yapılmasını savundu, harekattan sonra adanın tamamının ele geçirilmesini savundu. Fakat Ecevit bu görüşte değildi. 17 Kasım 1974'de hükümet dağıldı. Daha sonra 1977 seçimlerinde Milli Selamet Partisi yarı yarıya oy kaybederek 24 milletvekili çıkardı.

6 Eylül 1980'de partisi Konya 'da Kudüs Mitingi düzenledi. Sonraları 12 Eylül'ü yapan generallar bu mitingin 12 Eylül Askeri müdahalesinin sebeplerinden birisi olduğunu söylemişlerdir.

12 Eylül'de bir süre İzmir Uzunada'da gözaltında tutuldu. 15 Ekim 1980'de 21 MSP yöneticisiyle birlikte "MSP'yi illegal bir cemiyete dönüştürmek ve laikliğe aykırı davranmak" suçlamasıyla tutuklandı. 24 Temmuz 1981'de serbest bırakıldı ve beraat etti.

1982 Anayasası gereğince 10 yıl siyaset yapma yasağı aldı. 1987'de halk oylamasıyla tekrar siyasete döndü. 19 Temmuz 1983'te kurulan Refah Partisi'ne daha sonra genel başkan seçildi. 1991 seçimlerinde Konya'dan milletvekili oldu.

Refah Partisi 1995 seçimlerinde 158 milletvekili ile birinci parti oldu. DYP-ANAP koalisyonu başarısız olunca DYP ile kurduğu REFAHYOL hükümetinde 28 Haziran 1996'da başbakan olarak göreve başladı.

Koalisyon hükümeti Başbakanı olarak görevde olduğu 1996-1997 arası bir yıllık dönemde Türkiye ekonomisi yüzde 7.5 oranında büyümüş ve Türkiye'nin GSMH'si Dünya toplamının binde 11.96'sınden binde 12.37'sine yükselmiştir.

Yaptığı çeşitli reformlar arasında, kamu kuruluşları arasında havuz sisteminin kurulması ve gelişmekte olan halkın çoğunluğu Müslüman ülkelerden 8 tanesini biraya getiren D8 oluşumu gösterilebilir.

Laiklik ve Atatürkçülük tartışmaları sonucunda, post-modern darbe ile Erbakan istifa etmek zorunda bırakılmıştır.

21 Mayıs 1997'de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, RP'nin kapatılması için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu ve RP kapatıldı. Kurucusu olduğu Milli Görüş Hareketi'nin 2001 yılında bölünmesinden sonra Erbakan'ın da desteklediği Milli Görüşçü kanat Recai Kutan başkanlığındaki Saadet Partisi'ni kurdu.

Daha sonra partinin genel başkanlığı yürüttüyse de siyasi yasağı nedeniyle görevi bıraktı ve cezası kalkınca da sağlık problemleri nedeniyle göreve dönemedi.

Hakkında açılan kayıp trilyon davasından sonra ev hapsi cezası aldı, fakat Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından ceza sağlık sorunları nedeniyle affedildi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler