'Güz Sancısı'na 'komşu'dan ödül

Bu rakam Yunanistan’da gösterime giren bir Türk filmi için rekor olarak nitelendiriliyor. Yakında Yunanistan’da DVD’si de satışa çıkacak olan “Güz Sancısı”, Amerikan filmi tutkunu olarak kabul edilen Yunanlılar için farklı bir seçenek oluşturacak. Dağıtımcı firma tarafından gönderilen ilk raporlar da çok olumlu.

“Güz Sancısı”, aynı zamanda, Kültür Bakanlığı tarafından desteklenen “9. Türk Film Festivali Frankfurt am Main” ve “Strasbourg Türk Filmleri Haftası” gibi iki önemli organizasyonun açılış filmi olarak davet edilmiş durumda.

Balkan Standardizasyon ve Kalite Konferansları’nın yürütücülüğünü yapan
“Standardizasyon konusunda çalışan Yunan Bilim Adamları Derneği (ENEPROT)”, “Güz Sancısı” filmininin yönetmeni Tomris Giritlioğlu’na “yılın sosyal modeli” ödülünü takdim etmeye karar verdi. Giritlioğlu’na ödülü 9 Ekim’de Selanik’te yapılacak bir törenle verilecek.
 

ABD yolcusu

“Güz Sancısı” hem gişedeki performansı hem de entelektüel çevrelerden aldığı olumlu geri dönüşlerle, ‘yakın tarihimizi anlatan sosyal içerikli filmler başarı getirmez’ önyargısını kırmış gibi görünüyor. Öyle ki film hem sinema izleyicisini çekti hem de 50’nin üzerinde şöhretli köşe ve sinema yazarının sütunlarına konuk
oldu.

HaberTürk'ün haberine göre ‘Güz Sancısı’, 82. Oscar ödüllerinde Türkiye’yi temsil edebilmek adına Seçici Kurul’un 13 filmlik son listesinde de yerini aldı. Öte yandan filmin yapımcı firması C Yapım, ‘En İyi Yabancı Film Aday Adayı’ seçilmese bile ‘Güz Sancısı’ için Los Angeles’ta bir gala yapmak istediklerini ifade ettiler.

‘Los Angeles’ta gala yapacağız’

Fatih Enes Ömeroğlu/ Yapımcı

“Türk sineması gişe hasılatını her geçen gün artırıyor fakat kendine has bir dil yaratma konusunda henüz istenilen örneklerin yeteri kadar verilebildiğini söyleyemeyiz. Güldürüler veya aksiyon filmleri tabi ki çekilecektir. Hatta sinemanın daha geniş kitlelere ulaştırılması ve güçlenmesi açısından bu tip filmlerin çekilmesi zaruri. Bununla birlikte sinema dili dramalarla yaratılır. Öznesi ve nesnesi bu topraklardan çıkan evrensel hikâyeler bulup çekmek zorundayız. Yakın tarihimiz ve hatta bugünümüz bu özelliklerde sayısız hikâyeye sahip. Bunları değerlendirebildiğimiz takdirde Türk sinema dilinin kendiliğinden olgunlaşacağına inancım tam. ‘Güz Sancısı’nı çekmeye başlamadan önce de tüm ekibin aklında hep bunlar vardı zaten. Ne mutluyum ki, düşüncelerimizde haklı çıktık ve filmimizi hem halk hem de entelektüel çevreler olumlu değerlendirdi.

‘Güz Sancısı’ için Los Angeles’ta yapılacak galanın çok doğru bir karar olduğuna inanıyorum. Zira Avrupa’nın aksine sinemanın başkenti kabul edilen Los Angeles’ta Türk sineması neredeyse hiç tanınmıyor ve sinemacılarımızın bu konuda ellerine geçen her fırsatı değerlendirmeleri gerektiği kesin.”