"Hükümet askere yüklenmeyi görev biliyor"

Özden, "Acaba mahkeme iptalden sonra süre verdi mi? Bunu çok önemli. O zamana kadar şimdiki durumun uygulanmasını olanaklı kılmış ise yapacak bir şey yok. Her şey bugünkü gibi devam eder. Şayet süre verilecek ise hükümet bu süre içerisinde yeni bir tasarıyı Meclis'ten geçirmek zorunda. Geçirmezse bir boşluk dolar. Sıkıntı yaşanır. Ayrıca, hükümet askerin askerlikle ilgili görevini çeşitli bahanelerle siyasi mengeneye almak için sivil yargıya teslim etmesinin de anlamı yoktur" dedi.

Özden, Anayasa Mahkemesi'nin, askerlere darbe, cunta gibi "Anayasal düzene karşı suçlar", "terör" ve "çete" suçlarını işlemeleri halinde sivil yargılama yolunu açan CMK'nın 250. maddesindeki düzenlemeyi oybirliğiyle iptal etmesini değerlendirdi. Özden, kamuoyunun konuya ilişkin yanlış bilgilendirildiğini ve bir bilgi kirliliğinin oluştuğunu ileri sürdü. Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararın aynısını bilmek gerektiğini ifade eden Özden, "Acaba mahkeme iptalden sonra süre verdi mi? Bu çok önemli. O zamana kadar bunun uygulanmasını olanaklı kılmış ise yapacak bir şey yok. Her şey bugünkü gibi devam eder. Şayet süre verilecek ise hükümet bu süre içerisinde yeni bir tasarıyı Meclis'ten geçirmek zorunda. Geçirmezse bir boşluk dolar. Sıkıntı yaşanır" dedi.

Özden, eğer Anayasa Mahkemesi'nin gerekçeli kararın uygulanmasında herhangi bir süre vermediyse, kararın hemen yürürlüğe gireceğini anımsattı ve "Bu durumda da yine büyük boşluk yaşanır" şeklinde konuştu.

"Hükümet askere yüklenmeyi görev biliyor"

Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararlarının, eski kuralı geri getiremeyeceğine de değinen Özden, şöyle konuştu:
"İptal edilen kuralla Anayasa Mahkemesinin kararı ile yürürlükten kalkmıştır. Böylece ortada boşluk doğmuştur. Yapılacak şey hükümetin öncelikle Anayasa'da yazdığı gibi mahkeme kararını yerine getirmesi gerekir ki boşluk doğuyorsa tabi. Yok süre verilmişse zaten o süre içince bir şeyler hazırlanır. Ama alınan karar doğrudur. Türk Silahlı Kuvvetleri, Cumhuriyetin kuruluşunda çok özel bir yeri vardır. Türkiye'de son olaylar gösteriyor ki siyasal iktidarlar kendi diktalarını güçlendirmek, otoritelerini arttırmak ve dediğim dedik anlayışının ilkelerini sürdürmek için askere yüklenmeyi görev biliyorlar. Askerin askerlikle ilgili görevini çeşitli bahanelerle siyasi mengeneye almak için sivil yargıya teslim etmenin anlamı yoktur. Hükümet bundan vazgeçmelidir."