İsrail, OECD'nin en yoksul ülkesi olacak

1960 yılında 20 ülke tarafından imzalanan sözleşme ile kurulan OECD'ye hâlâ, 1961 yılından beri üye olan Türkiye dahil, 30 üyesi bulunuyor. İsrail'in de, iki yılı aşkın bir süre devam eden resmi müzakerelerin ardından gelecek Mayıs ayında gerçekleşecek oylama ile üyeliğe kabul edilmesi bekleniyor.

İsrail'in, üyelik başvurusuna ilişkin oylamanın yapılmasından önce OECD Genel Sekreteri Jose Angel Gurria tarafından Salı günü İsrail hükümetine sunduğu raporun en ilginç yönünün İsrail'in üye olması halinde örgütün en yoksul üyesi olacağını açıkça ortaya koymuş olmasıdır.

OECD raporunun İsrail'in OECD sıralamasında en son basamakta yer almasının birçok İsrailli için pek de sürpriz oluşturmadığı belirtiliyor. Nitekim, Haaretz gazetesi, "İsraillilerin beşte biri, OECD devletleri ortalamasının iki katı daha yoksuldur" dedi. Gazete şu değerlendirmeyi yaptı:
"Fakirlerin çoğu, Arap ve aşırı ortodoks (dindar Yahudi) topluluklardan geliyor. Bu iki grupta yoksulluk oranı sırasıyla yüzde 50 ve yüzde 60'ı buluyor."

Yoksullukta OECD ile yüzde 20'lik uçurum

İsrail'in OECD üyeliği başvurusu konusunda karşılaşılan en önemli sorunun da yoksulluk olduğu ifade ediliyor.

Nitekin, örgüt ile görüşmelerde bulunan İsrail Sosyal İşler Bakanı İsaac Herzok, yoksulluk konusunda İsrail ile OECD arasında yüzde 20'lik bir uçurum bulunduğuna işaret ederken

OECD üyeliğinin İsrail'de yoksulluğun azaltılmasına katkıda bulunacağını söyledi.
Fakirlik sorununa karşın OECD Genel Sekreteri, Meksika eski Dışişleri ve Maliye Bakanlarından Gurria, İsrail'in bu yıl üye olacağı sözünü vermiş bulunuyor.