Lepranın kader günü
Hastanenin yeterli hizmet veremediği yönündeki iddiayı eleştiren Karataş, 1980'den 2004 yılı sonuna kadar geçen 25 yıllık sürede 800 yeni lepra olgusunun tüm Türkiye’de saptanarak kontrol ve tedavi altına alındığını anımsattı.
Prof. Dr. Türkan Saylan’ın öncülüğünde kurulan İstanbul Lepra Deri ve Zührevi Hastalıkları Hastanesi, kapanma tehlikesiyle karşı karşıya. Sağlık Bakanlığı, zarar ettiği gerekçesiyle hastaneyi kliniğe dönüştürme kararı aldı. Uygulama bir süreliğine mahkeme kararıyla durduruldu. Cüzzamla Savaş Derneği’nin açtığı iptal davası Ankara 2. İdare Mahkemesi’nde bugün görülecek.
İstanbul Deri ve Zührevi Hastalıklar Hastanesi, bundan tam 30 yıl önce, 16 Ocak 1981’de İstanbul Cüzzamla Savaş Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Saylan’ın çabalarıyla kuruldu. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne bağlı “28. pavyon”, Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Prof. Necmi Ayanoğlu, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Cemalettin Öner ve Prof. Saylan’ın imzaladığı protokolle bağımsız bir hastaneye dönüştü.
Bakanlığın, 6 Ocak 2010’da aldığı kararla, hastanede uzman hekim eksikliği nedeniyle yeterli tedavi verilemediği, hastanenin kendine yetemediği ve zarar ettiği belirtildi. Cüzzamla Savaş Derneği de mahkemeye başvurarak yürütmenin durdurulmasını ve kararın iptalini istedi.
Ankara 2. İdare Mahkemesi, 1 Ekim 2010’da verdiği yürütmeyi durdurma kararında bu hastalığa yakalanmış kişinin, tedavi sürecinin uzun zaman aldığına dikkat çekilerek ayrı bir hastanede tedavisinin kamu yararı ve hizmet gerekleri açısından zorunlu olduğunu kaydetti. Kararda hastanenin her yıl zarar ettiği bildirilse de kamu hizmeti sunan bir hastaneden kâr amacının beklenemeyeceğini vurguladı. Sağlık Bakanlığı’nın bu karara yaptığı itiraz da reddedildi. Bakanlığın kararının iptali için açılan dava ise bugün saat 10.00’da görülecek.
Derneğin hukuk savaşı
Derneğin avukatı ve üyesi Hüseyin Karataş, toplum algısı nedeniyle lepralı hastaların başka hastanelerden tedavi almakta zorlandıklarını vurgulayarak “Hastalar, burada, tedavi sonrası sosyal uyumları için de hizmet alıyor. Bu hastalığa maruz kalanlar, çoğu zaman ölüme mahkûm edildiler. Hücrelere konuldular” dedi.
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- Edirne'de korkunç kaza