Macide Tanır yaşamını yitirdi

“Ağaçlar Ayakta Ölür”, “Dünyanın Düzeni”, “Gölge Ustası”, “Kanlı Düğün” gibi oyunlarda rol alan usta tiyatro ve sinema oyuncusu Macide Tanır 91 yaşında İstanbul’da yaşamını yitirdi.

1922 doğumlu sanatçı bir süredir yoğun bakımda tedavi görüyordu. Tanır için 8 Şubat'ta Ses Tiyatrosu’nda saat 12.00’de bir tören düzenlenecek.

Son olarak geçen yıl 17. Sadri Alışık Tiyatro Ödülleri’nde “Onur Ödülü”ne değer görülen Tanır, Ankara Devlet Konservatuarı Tiyatro ve Opera Bölümü’nden sınıf atlayarak 3 yılda mezun oldu. 1943 yılında Devlet Tiyatroları’na katılan Tanır, 1985 yılına kadar dünya tiyatro edebiyatının önemli eserlerinin başrollerini oynadı. Tanır, son olarak 92-93 sezonunda Tiyatrokare’de Neil Simon’un “Müziksiz Evin Konukları”nda rol aldı.

“Yer Demir Gök Bakır”, “Yengeç Sepeti”, “Cumhuriyet” gibi filmlerde, “Şehnaz Tango” dizisinde rol alan Tanır, aynı zamanda önemli bir seslendirme sanatçısıydı. Tanır, dönem dönem Cumhuriyet gazetesi için de yazı kaleme alıyordu.

Aldığı pek çok ödülün yanı sıra 1991 yılında Devlet Sanatçısı unvanı alan Tanır’ın “Tiyatronun Cadısı” (Bilgi Yayınevi 2000) isimli bir anı kitabı da bulunuyor.

‘İyi bir Cumhuriyet okuruydu’

Emine Ulmar (Manevi kızı) : Macide Tanır benim tiyatrodan annem, onun manevi kızıyım... Cumhuriyet ve Atatürk kadını olduğunu söylerdi hep. Bugünkü Türkiye’nin hali onu kahrediyordu. İyi bir okurdu, özellikle son gününe kadar Cumhuriyet gazetesini elinden düşürmedi. Tiyatro en büyük tutkusuydu. Şevkat dolu bir insandı, çocuklara düşkündü, birçok çocuğu burslu okuttu.

‘Örnek sanatçı’

DT Genel Müdürü Lemi Bilgin : Macide Tanır, Devlet Tiyatroları’nın yetiştirmiş olduğu nadir sanatçılardan birisiydi. Her yönüyle, duruşuyla, karakteriyle, cesaretiyle örnek bir sanatçıydı. Türkiye’deki hemen her kesimin büyük takdirini kazanmış biriydi. Usta bir tiyatrocuydu. Devlet Tiyatroları eşi bulunmayacak, sanatçı kimliğiyle bir sonraki kuşakların da örnek alabileceği değerli bir ismi yitirdi. Tanır ayrıca Ankara Devlet Tiyatrosu’nda “Ağaçlar Ayakta Ölür” gibi pek çok önemli oyunda da rol almıştı.

‘Ben onun Şehnaz kızıydım’

Perran Kutman : Çok güzel insanlar arka arkaya öldüğü zaman insan kendini çok yalnız hissediyor. Donanımlı bir kütüphane yandı. Bir tarih sayfası daha kapandı. Ben onun Şehnaz kızıydım. Gerçek hayatta da hep Şehnaz diye seslenirdi bana. Aramızda çok büyük bir sevgi vardı. Ona çok saygı duyardım. Her şeyi sorardım, oynarken “bu sahne nasıl oldu” diye fikrini alırdım, çünkü kolay kolay beğenmezdi.

‘Tiyatro için nefes alırdı’

Nedim Saban : Son 20 yılını İstanbul’da birlikte geçirmiştik. Yönetmenliğini üstlendiğim “Müziksiz Evin Konukları”nda rol almıştı. Tiyatroyu çok ciddiye alırdı, her dakikasını, nefesini tiyatro için alan bir insandı. Onun çocuğu olmadı, çünkü çocuğu tiyatroydu. Sert görüntüsünün altında müthiş espirili, sıcak bir kadın vardı.