Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, iktidarın körfeze yönelik imar hamlesini değerlendirdi
Gürün, Akyaka’nın özel proje alanları adı altında betonlaştırılacağını belirterek “İktidarın İstanbul için söylediği ‘Biz bu şehre ihanet ettik’ pişmanlığını kendilerine tekrar yaşatmayacağız” dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Gökova Körfezi’nde sit değişikliği yaparak turizm cennetini imara açmak ve betonlaştırmak istemesine Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün sert çıktı.
Körfezin yapılaşmaya açılmasına karış dava açtıklarını ve direneceklerini söyleyen Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, “Bu plan bu haliyle Akyaka’yı bırakın korumayı, denize sıfır bir şekilde özel proje alanları ile betonlaştıracak gibi gözüküyor. İktidarın İstanbul için söylediği ‘Biz bu şehre ihanet ettik’ pişmanlığını kendilerine tekrar yaşatmayacağız” dedi.
Osman Gürün, iktidarın Akyaka’ya yönelik imar hamlesine ilişkin Cumhuriyet’in sorularını yanıtladı:
Gökova ile ilgili imar değişikliği ile ne yapılmak isteniyor?
Ülkemizin sahip olduğu bu eşsiz güzelliklere Ankara’da alınan bazı kararlarla dokunulmak isteniyor. Gökova Körfezi’mizde yapılmak istenen sit değişikliklerine karşı davamızı açtık, mücadelemiz sürüyor. Bakanlık bizlerden bazı konularda görüş istiyor ama görüşlerimizin tam karşıtı kararlar alınarak uygulanmaya çalışılıyor. Muğlamızı koruyan değil ranta açan kararların karşısındayız. Yapılan planlama ile özel proje alanları, yat limanı, 154 hektar alanın yeniden planlanması gibi ucu açık ama kesin hükümleri kapsamayan bir planlama yapılmış. Yat limanı denilerek hangi büyüklükte bir limanın düşünüldüğü, bu yatların bağlandığı alanın güzeller güzeli Azmak’a vereceği zararın hesaba katılmadığını görmekteyiz. Ayrıca harita üzerinde özel proje alanı 1-2 diye belirtilen sanki sipariş bir bölgeye neyin yapılacağı plan içerisine gizlenmiş. Belirsiz, güvensiz, kıyı kanuna aykırı düzenlemelerin olduğu, yerel yönetimlerin elini kolunu bağlayan, alt ve üstyapılarını bizim yaptığımız, yapacağımız alanlar için neyin düşünüldüğünü bilmediğimiz bir koruma planı.
Yerel yönetimler olarak görüşünüz alınıyor mu?
Akyaka için sadece şu kadar alanda koruma amaçlı plan yapılacaktır gibi bir görüş yazısı gönderildi. Görüşlerimizi bakanlığa ilettik. Ortaya çıkan bakanlığın onayladığı revizyon planı bizim gönderdiğimiz çalışmalarla hiçbir şekilde örtüşmediğinden gerekli itirazlarımızı süresi içerisinde bakanlığa yaptık. Bakanlığın hazırlatarak onayladığı plan bu haliyle Akyaka’yı bırakın korumayı, denize sıfır bir şekilde özel proje alanları ile betonlaştıracak gibi gözüküyor. İktidarın İstanbul için söylediği biz bu şehre ihanet ettik pişmanlığını kendilerine tekrar yaşatmayacağız. Çünkü başka Akyaka yok.
Muğla’da tarıma bakış açınız?
Muğla, dünyanın en değerli zeytin yağlarına ev sahipliği yaptığı için ve dünya çam balı üretimine büyük katkı sunduğu için dağlarından yağ, ovalarından bal akan şehir olarak da tanımlanabilir. Tarımı ileriye götürmek, özellikle kadın çiftçilerimizin gelir düzeyini yükseltmek, bitkisel ve hayvansal üretimi artırmak, sürdürebilir kırsal kalkınmayı sağlamak, alternatif tarım tekniklerini ve ürünlerini geliştirmek, üreticileri ve kooperatifleri desteklemek amacıyla 2014 yılından itibaren tarımsal projeleri hayata geçirdik. Örneğin, deneme bahçeleri kuruyoruz. Çiftçilerimizi alternatif ürün yetiştirmeye teşvik ediyor, destekliyoruz. Tıbbi Aromatik Bitkiler Çiftliği, Trüf Mantarı Üretim Projesi, Sakız Ağacı Deneme Bahçesi, Koleksiyon Bağ Projesi, İpek Böceği Yetiştiriciliği Projesini hayata geçirdik. Kooperatif kurmaya teşvik ediyoruz.
Türkiye'nin en büyük Yerel Tohum Merkezi'ni kurdunuz. Bilgi alabilir miyiz?
2020 yılında sadece ilimizde değil 81 ile yerel tohum desteklemesi ücretsiz olarak yapıldı. 2021 yılı şubat ayı itibarıyla da yerel tohum dağıtımı için talepler toplandı ve dağıtıma başladık. Tarımsal laboratuvarlar kuruyoruz. Tarımsal amaçlı toprak, yaprak ve su analizleri yapılıyor hem üreticimiz toprağını tanıyor hem de proje kapsamında ilimizin toprak haritası oluşturuluyor. Zeytinyağı analizleri ve duyusal tadımları yapılıyor. Ata tohumlarımız test ediliyor ve gelecek nesillere bırakabilmek için laboratuvarda donduruluyor. Erken teşhis ve yerinde analizler sayesinde gereksiz tarım ilacı ve gübrelemenin de önüne geçmesi planlanan projede, üreticilere en az girdiyle en temiz ve kaliteli ürün üretimi konularında yerinde sürekli destek sağlanmakta. Üreticilerimizin girdi maliyetlerinin düşürülmesi için desteklemeler yapılmakta. Kooperatiflere süt tankı desteklemesi yapılıyor ve aracıların kazanacağı parayı üreticimiz kazanıyor. Meralar rehabilite ediliyor. Özellikle tarımla uğraşan kadınlara kıl keçisi dağıtımı yapıyoruz.MELSA kuruluşumuz ile kooperatifleri ile yaptığımız işbirliği sonucunda ürünleri bu mağazamızda satıyor, üreticiden ürünlerini aracısız alıyoruz.
Tarım ve üreticiyi önemsiyorsunuz. Tarım için neler yaptınız?
20 yılda izlenen yanlış tarım politikaları nedeni ile ithal eden bir ülke konumuna getirilmiş, çiftçiler de üretim yapamadıkları için ata yurtlarını, topraklarını, traktörlerini satmak durumunda kalmıştır. İktidar tarafından bakıldığında Türkiye tarımında her şey toz pembe gibi görünse de tarımda dışa bağımlılık hat safhaya çıkmış, verimli topraklarımız ne yazık ki ekilmediğinden süresiz nadasa bırakılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Atatürk’ün dediği gibi “Milli ekonominin temeli tarımdır ve üreten köylü milletin efendisidir.” Yerli ve milli olduğunu iddia ederek vatandaşa ithal buğday, pirinç yedirmek kadim Anadolu topraklarına ihanettir. Bu nedenle Büyükşehir Belediyesi olarak tarımda projeleri hayata geçirdik. Tarımda eski yöntemleri bir kenara bırakarak bilimsel verilere geçişi sağladık. Toprağın analizini yaparak, yerel tohumlarımızı koruyup çoğaltarak, katma değeri yüksek ürünleri üreticilerimizle buluşturarak, deneme bahçeleri ile üreticimizin tereddütlerini ortadan kaldırarak, tarlalarına kadar giderek üreticimizin yanında olarak, doğru sulama yöntemleri ile toprağımızı buluşturarak, unutulmaya yüz tutmuş, gelir getiren ürünleri hatırlatarak, kıl keçisi dağıtarak, arıcılarımıza destek olarak, meyve sebzeleri kurutup değerini arttırarak en önemlisi de kooperatiflerimizle güçlerimizi birleştirerek tarıma destek veriyor, üreticimizin yanında oluyoruz.
Altyapı konusunda büyük bir yatırım hamlesi başlattınız Muğla’da. Yatırım miktarı ne kadar?
Muğla’nın genelinde özellikle turizm alanlarında olmak üzere yapmamız gereken kanalizasyon, arıtma ve içme suyu ile ilgili yatırım tutarı 8.5 milyar lira. Bodrum’dan Fethiye’ye, Milas’tan Kavaklıdere, Ula’ya altyapı yatırımlarını ilçelerimize kazandırdık. Bu süreçte toplam 900 milyon TL altyapı yatırımını Muğlamıza kazandırıyoruz. Bodrum konusunda ayrı bir parantez açmak gerekirse altı bizi üstü herkesi yakan bir ilçemizdi. Bodrum'a 160 km uzunluğunda 160 milyon TL maliyetle kanalizasyon hattı, yine Bodrum’un en büyük Arıtma Tesisi olacak olan 120 milyon TL yatırımla Bodrum Turgutreis Atıksu Arıtma Tesisi, ihalesi yapılan Gümbet-Gümüşlük AAT projesi ve Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yapılan protokolle İçmeler, Torba, Yalı, Kızılağaç, Çiftlik Bölgesi altyapı çalışmaları bakanlık tarafından yapılacak.
En Çok Okunan Haberler
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Sette kavga çıkmıştı: Siyah Kalp dizisinde flaş ayrılık
- 6 asker şehit olmuştu