Siirt'te ikinci dehşet
Pervari'de bebek yaşta iki çocuğun kaybolmasıyla başlayan olay, çocuklar arası vahşeti gözler önüne serdi.
Pervari İlçesi, ilköğretim okulu öğrencisi 9 çocuğun karıştığı tecavüz ve cinayetle sarsıldı. 15 Nisan 2009 tarihinde Pervari İlçe Emniyet Amirliği’ne başvuran H.S., 2 yaşındaki oğlu E.S.’nin kaybolduğunu bildirdi. İlçede aramaların yoğunlaştığı sırada minik E.S.’nin, YİBO öğrencileri tarafından Serkani Deresi Mevkii’nde bulunduğu haberi geldi. Çamurlu giysilerle donmak üzereyken bulunan çocuğun vücudunda kesik ve çürükler olduğu ve tecavüze uğradığı saptandı. Bir gün sonra ikinci kayıp çocuk ihbarı geldi. Bu kez, tecavüze uğrayan E.S.’nin amcasının 3 yaşındaki kızı A.S. kaybolmuştu.
Kameralardan teşhis
A.S.’nin ailesini arayan bir kişi, “Ben o çocuğu 13-14 yaşlarında bir kızla Serkani Deresi yönüne giderken gördüm” dedi.
Küçük A.S.’nin cesedi, saat 20.00 sıralarında, derenin üst kısmında bir havuzun kenarında bulundu. Yapılan otopside minik kızın tecavüz edildikten suda boğularak öldürüldüğü belirlendi. Polis, A.S.’nin yanında görülen 13- 14 yaşlarındaki kızı aramaya başladı. 2 minik çocuğun babaları, kamera görüntülerinden bu kızın, diğer kardeşlerinin kızı, Pertek Atatürk YİBO öğrencisi, o dönem 14 yaşında olan D.S. olduğunu teşhis etti.
'Soyup üstüme attılar'
Hürriyet'in haberine göre gözaltına alınan D.S., 2 kuzenine tecavüz edip birini öldürenlerin, kendisi gibi YİBO’da okuyan ve o tarihte yaşları 13 ile 14 arasında değişen H.T., Y.Ş., H.T., M.T., M.K., C.Ş., S.G. ve A.F.K. olduğunu söyledi.
İfadesinde D.S., “İki erkek öğrenci beni iterek yere düşürdü. Biri eşofmanımı çıkardı, biri üzerime uzandı. Bu şekilde fotoğrafımı çektiler. Sonra onlara 3- 4 yaşlarında bir çocuk getirmemi istediler” dedi. D.S., önce 2 yaşındaki E.S.’yi Serkani Deresi’ne getirip 8 erkek öğrenciye teslim ettiğini söyledi. Öğrencilerin miniğe sırayla tecavüz ettikten sonra dereye batırıp çıkardıkları ve boğulduğunu sanarak oradan kaçtıkları belirlendi.
'Bulup yine istediler'
Ertesi gün herkes E.S.’yi ararken yeniden dere kenarına giden 8 öğrenci, çocuğun ölmediğini görünce ilçe merkezine götürüp onu bulmuş gibi bıraktı. Aynı gün D.S.’yi yine tehdit eden 8 erkek öğrenci, bu kez küçük yaşta kız çocuğu istedi. D.S. de diğer amcasının 3 yaşındaki kızı A.S.’yi 8 öğrenciye teslim etti. Minik A.S.’ye de sırayla tecavüz eden öğrenciler, bu kez talihsiz küçük çocuğu havuzda boğdu. Haklarında işlem başlatılan kız öğrenci D.S. ile erkek öğrenciler tutuklandı. Pervari Cumhuriyet Savcılığı, hazırladığı fezlekeyi Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açılması için Siirt Cumhuriyet Savcılığı’na gönderdi.
Şoke eden itiraflar
Pervari'de, önce 2 yaşında bir erkek çocuğuna tecavüz edip öldürmeye kalkışan, bir gün sonra sırayla tecavüz ettikleri 3 yaşındaki kızı öldürmekten tutuklanan 8 öğrenci ile onlara çocukları getirerek yardımcı olmakla suçlanan kız öğrenci D.S., itirafta bulundu.
Kuzenleri E.S. ve A.S.'yi kendilerine şantaj yapan ve tehdit eden 8 erkek öğrenciye götüren D.S. olayı şöyle anlattı:
“Bir gün YİBO’nun üst tarafında fidan dikmek için gitmiştik. Fidan dikimi işi bittikten sonra, ben ve arkadaşlarım etraftaki fidan poşetlerini topluyorduk. Bu sırada iki erkek öğrenci yanıma geldi. Bana adımı sordular. Ben de adımı söyledim. Bunun üzerine onlar da bana adlarını söyledi. Fotoğrafımı çekmek istediler. Ben kendilerine izin vermedim. Daha sonra bunlar beni iterek yere düşürdü. Biri eşofmanımı çıkardı, biri üzerime uzandı. Bu şekilde fotoğrafımı çektiler. 13 Nisan 2009 günü Kültür Merkezi önünden geçerken onları gördüm. Yanıma gelerek benden onlara kız ya da erkek 3- 4 yaşlarında bir çocuk getirmemi istediler. Ben bunun nedenini sorduğumda, ‘Bu seni ilgilendirmez’ deyip, bana para vereceklerini söylediler. Kendilerine önce getirmeyeceğimi söyledim. Fakat benim ellerinde bulunan ve İ.'yle olan fotoğrafları aileme göstereceklerini söyleyerek tehdit ettiler. Aileme zarar vereceklerini söylediler. Ben de bu ikisinden korktuğum için çocuk getirmeyi kabul ettim. Amcamın oğlu olan E.S.'yi kapının önünden kucağıma alarak, buluşmayı planladığımız yere gittim. Serkani Deresi’ne doğru yoldan biraz uzaklaştık. Patika yol üzerinde durdum ve E.'yi yere bıraktım. İ. ve Y. orada saklanmış bekliyorlardı. Daha sonra tekrar eve döndüm. Akşam saatlerinde E.'nin kaybolduğu haberi duyuldu.
Ben Kültür Merkezi önünde duran Y. ve İ.'yi tekrar gördüm. Bu sefer onların yanına ben gittim. Y. ve İ. bana ‘Niye erkek çocuk getiriyorsun’ dedi. Ve bana küçük kız çocuğu getirmemi yoksa yine ve aileme zarar vereceklerini söylediler. Ben yine bu çocukların tehditlerinden korktuğum için bu sefer eve giderek yengemin (diğer amcasının) kızı olan A.S.'yi yanıma aldım. Ona kendisine cips alacağımı söyledim. E.'yi bıraktığım yerden biraz daha yukarı bir yere A.S.'yi bıraktım. Ve ardından tekrar eve döndüm. Zaten o günün akşamında A.S.'nin havuzda boğulduğu haberini duydum. Çok pişmanım.”
"Sırayla tecavüz ettik"
Tecavüz ve cinayetle suçlanan Yatılı İlköğretim Bölge Okulu öğrencilerinden 14 yaşındaki Y.Ş. de olayı şöyle anlattı:
“Pervari Yatılı İlköğretim okulu 7’nci sınıf öğrencisiyim. Bir tatil günü ben ve arkadaşlarım S., M., C., H., H., F. ve M. çarşıya indik. Cem büfenin önünde D. isminde daha önce tanıştığımız kız ile karşılaştık. S., F., ve C., D.'ye bize bir çocuk getirmesini istedi. Eğer bunu yapmazsa kendisini öldüreceğimizi söyledik. Biz bu çocuğu cinsel arzularımız için istemiştik. D. de bize ‘Tamam’ dedi. Çocuğu bize getireceği günü önceden kararlaştırmıştık. Bir gün öğlen yemeği yedikten sonra D. yanındaki çocukla beraber ilçenin girişinde bulunan dereye geldi. D.’nin getirdiği çocuk saçları kıvırcık 2 yaşlarında bir çocuktu. D. çocuğu bize verdikten sonra biraz sonra gelip alacağını söyledi. D. çocuğu bize getirdiği zaman az önce yukarda saydığım herkes oradaydı. D. bizim yanımızdan ayrıldıktan sonra biz çocuğu yukarıda bulunan küçük bir havuzun yanına götürdük. Herkes çocuğa sırayla tecavüz etti. Ben de tecavüz ettim. Daha sonra S. bu çocuğu birkaç kez havuza atıp çıkardı. Bir ara çıkardığımızda ölmüş olduğunu gördük. Biz orada çocuğu havuzun dışında bırakarak ayrıldık. Ben yapmış olduğum bu eylemden dolayı çok pişmanım.”
Geçen yıl olay sırasında 14 yaşında olan S.G.'nin insanın kanıdı donduran suçlamayla ilgili sözleri şöyle:
“Pervari Yatılı İlköğretim Okulu 7'nci sınıf öğrencisiyim. Ben bir gün Pervari çarşısında gezerken daha önce tanımadığım D. isminde bir kız ile Y., A., K., F., H. ve H. kardeşler konuştular. D.'den kendilerine tecavüz etmek için bir çocuk istediler. D. de ‘Tamam’ dedi. Bunun üzerine D.'nin bir gün küçük çocukla ilçenin çıkışında bulunan dereye geldiğini gördük. Biz de yanına gittik. D. bize çocuğu verdikten sonra ‘Bunu götürün tekrar gelip alacağım’ dedi. Bunun üzerine ben Y., M., F., H ve H., kardeşler, C., çocuğu alarak ağaçların arasına götürdük. Orada hepimiz çocuğa tecavüz ettik. Kız çocuğunu da tecavüz ettikten sonra F., C., ve H. havuza attı. İlk önce attıklarında kız ölmemişti. Daha sonra bastırdılar suyun altına doğru kızın öldüğünü gördük. Kızı havuzdan çıkardık, ben ‘Kızı havuza atmayın, D.'ye verin’ diye söyledim. Çok pişmanım.”
Suçlular serbest
Siirt Valisi Necati Şentürk, geçen yıl Pervari ilçesinde meydana gelen tecavüz olayı ile ilgili olarak tutuklanan 3 kişinin daha sonra mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldığını söyledi.
Şentürk, makamında düzenlediği basın toplantısında bugün bazı gazetelerin manşetinde yer alan Pervari ilçesinde meydana gelen olayın, yeni olmadığını belirtti.
Pervari'deki olayın ilk olarak 14 Nisan 2009 günü bir erkek çocuğunun kaybolup bulunması, ardından ertesi günü bir kız çocuğunun ölümü ile sonuçlanan olayların ardından ortaya çıktığını belirterek, emniyet müdürlüğü görevlilerinin titiz çalışmaları sonucu olayın şüphelilerin tespit edildiğini dile getirdi.
Pervari Cumhuriyet Savcılığına intikal ettirilen olayın yeniden bugün meydana gelmiş gibi basına yansıtılmasının kamuoyunca yanlış anlaşılacağı hususunun dikkate alınarak, bu açıklamayı yapma ihtiyacı duyduğunu ifade eden Şentürk, şöyle dedi:
“Olay 14-15 nisan 2009 tarihinde Pervari ilçesinde vuku bulmuş. İlk olarak bir erkek çocuğu 14 Nisan 2009 tarihinde kaybolup, 15 Nisan 2009 tarihinde Pervari Atatürk Yatılı bölge Okulu yakınlarında bulunmuş ve derhal Pervari Devlet Hastanesine götürülüp yapılan ilk müdahalesinin ardından Siirt Devlet Hastanesi Çocuk Polikliniğine sevk edilmiş ve gereken tedavisi yapılarak konu Cumhuriyet Başsavcılığına intikal ettirilmiştir. 15 Nisan 2009 tarihinde 2006 doğumlu bir kız çocuğu kaybolmuş ve yapılan aramalar sonucunda bu çocuk aynı gece Serkani Deresi denilen bölgede bir havuz içerisinde boğularak öldürülmüş vaziyette bulunmuştur.
Siirt Emniyet Müdürlüğünden gönderilen uzman bir ekiple Pervari İlçe Emniyet Amirliği görevlilerince yapılan ortak çalışmada ilçede bulunan kamera kayıtlarının tetkiki ve gerekli soruşturmalar neticesinde olay aydınlatılmış ve 9 şüpheli gözaltına alınmıştır. En küçüğü 1999, en büyüğü 1994 doğumlu olan şüpheliler, savcılığa sevk edilmiş, sorgularının ardından 3 kişi tutuklanarak cezaevine gönderilmiştir. Diğer 6 kişi ise mahkeme kararı ile haklarında bakım tedbiri kararı alınarak, Siirt Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne bağlı yetiştirme yurduna teslim edilmiş, 23 kasım 2009 tarihine kadar burada kalan çocuklar daha sonra haklarındaki bakım tedbiri kaldırılarak, ailelerine teslim edilmişlerdir. Olayla ilgili tutuklanan 3 şüpheli 22 Mart 2010 günü yetkili mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştır. Olaya ilişkin adli tıp raporunun henüz mahkemeye ulaşmadığı öğrenilmiştir.”
Şentürk, idari soruşturma sonucunda Milli Eğitim Bakanlığından gelen 2 müfettişin yaptığı soruşturma neticesinde ihmali görülen Pervari Atatürk YİBO müdür vekili, başmüdür yardımcı vekili ve 2 müdür yardımcısı hakkında disiplin cezası uygulandığını kaydederek, okul müdür vekili ile 2 yardımcısının görevden alındığını söyledi.
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Colani’nin arabası
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Milletvekilleri Genel Kurulu terk etti!
- Erdoğan'dan Suriyeliler açıklaması
- 'Bıyık altından gülüyorsunuz'