Tek bir gece tek bir şans: Cats

Andrew Lloyd Weber, Cats müzikalini T.S.Eliot’ın Old Possum’s Book of Practical Cats adlı şiir kitabından  etkilenerek besteledi. Eliot kitabında kedilerden çok insanlardan söz ediyordu, insanları kedilerin gözünden analiz ediyordu. İlk kez 1981’de West End’de sahnelenen müzikal 1982’de Broadway’e geçti ve 38 yıldan beri gösteri dünyasında yer almakta.

Londra’da yılda birkez Jellicle kedileri  büyük balo için toplanırlar. Bu baloda en yaşlı kedi Deutronomy (Judi Dench) Heaviside Tabakası’na gidecek kediyi seçer. Her yıl tüm kediler kendilerini ve yaptıklarını anlatan şarkıyı söylerler. Kim şarkıyı daha iyi söylerse, kim kendini daha iyi açıklarsa o kedi yeni bir yaşama kavuşacaktır. Beklenen gece gelmiştir. Balodan önce genç kedi Victoria (Francesca Hayward) çuval içinde çöplüğe atılır. Tıpkı insanlar gibi her kedinin farklı karakteri vardır.

Yarışma öncesi kediler prova yapmaya başlarlar. Kiler kedisi Jennyanydots (Rebel Wilson) kendisine farelerden orkestra, hamamböceklerinden de bir ordu kurmuştur. Artık kilerden çıkıp dünyayı görmek istiyordur. Sokakların kedisi Rum Tum Tugger (Jason Derulo) enerjik yapısıyla, ritmik müziği ve şarkılarıyla yeni bir yaşamı hakettiğini savunur. Tren kedisi Skimbleshanks (Steven McRae) o olmazsa yolcuların farelerden ötürü seyahat edemeyeceklerini söyler. Tiyatro kedisi Gus (Ian McKellen) artık zamanın değiştiğini, hiçbirşeyin eskisi gibi olmadığını dile getirir. Bir zamanlar yıldızken düşen, unutulan, aşağılanan Grizabella (Jennifer Hudson) yeniden sevilmeyi, kabul görmeyi umut etmektedir. Baloda üç kadın, Grizabella, Memory’yi, Victoria, Beautiful Ghosts’ı, Yaşlı Deutronomy, Moments of Happiness şarkılarını söyler. Şarkıların ortak temaları eve dönüş, aileye kavuşmak, içsel yolculuktur. Dışlanmış, aşağılanmış, unutulmuş Grizabella, iyilik ve merhamet dolu Victoria’nın sayesinde kedi topluluğuna geri döner, yeni bir ev, aile bulur.

Müzikalda merhametin, bağışlamanın önemi vurgulanır. Hep birlikte güçlüdürler, bölünmektense aşağılanmışı, düşmüşü dışlamayıp bağışlayıp aralarına alırlar. Herkesin öyküsü ne olursa olsun, önyargılarla davranılmamalı, merhametli, bağışlayıcı olunmalıdır. “Cats’in eğlenceli, düşsel olmasını istedim. İyiliğin gücünü vurgulamak istedim. Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki iyiliğin, merhametin gücü herşeyden değerli. Dışlamak, ötekileştirmek çok tehlikeli olgular. Bu müzikali özellikle İngiltere ve ABD’inde politika ve kültürde süren aşırı dışlamayı, ötekileştirmeyi kınamak için yaptım” diyor yönetmen Tom Hooper.

Dansların koreografileri ve şarkılar inanılmaz bir ritmle birbirlerine bağlanıyorlar. Dijital efektler, danslar, yapım tasarımları çok başarılı. Francesca Hayward, Jennifer Hudson, Judi Dench, Laurie Davidson, Taylor Swift, Idris Elba, Jason Derulo, Rebel Wilson, Steven McRae, Ray Winstone, James Corden, Robbie Fairchild’dan kurulu oyuncu-şarkıcı-dansçı kadrosu çok etkileyici. Herkes kendi sesiyle şarkı söylüyor. Tom Hooper’ın yönettiği, koreografisini Andy Blankenbuehler’in yaptığı, dışlama, ötekileştirme, önyargı, iyilik, bağışlama, merhamet, yeniden kazanma temalarını sorgulayan görsel ve işitsel şölen Cats müzikali bugün gösterime girdi.