Yandaş medyada ‘çatlak’

Seçimlere sayılı günler kala, yandaş medyada yazan yazarların, AKP’ye yönelik eleştirel yazıları da yer almaya başladı. AKP iktidarını her dönem öven, politikalarını destekleyen yazarların farklı AKP yazıları yayımlanması, AKP’nin iktidar blokunda da çatlakların gün yüzüne çıkmaya başladığı şekilde yorumlandı.

Yandaş medyada ‘çatlak’
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 26.05.2015 - 05:24

<video:285167>

İki yandaş yazar TRT'de birbirine girdi - VİDEO 

‘Evet iki tabanca var ama namluları Erdoğan’a çevrili’

AKP’ye yakın Yeni Şafak gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi, “Yarın geç olmadan uyarayım istedim” başlıklı dünkü köşe yazısında AKP’yi kızdıracak uyarılarda bulundu. Seçim startı verildiğinde kararsızların oy oranının yüzde 15 olduğunu, son düzlüğe girildiğinde bu oranın yüzde 5 seviyesine gerilediğini söyleyen Selvi, bu kez kararsızların önemli bir kısmını AKP seçmeninin oluşturduğunu ve yüzde 14 civarında olduğunu iddia etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Sürprizlerle dolu bir seçim olacak” derken buna işaret ettiğini yazan Selvi’ye göre, AKP’nin oylarında düşüş var ve HDP barajı aşıyor.

“Önceki seçimlerde AKP’ye oy veren ama şimdi partisiyle ilişkisini sorgulayan kitle yeniden kazanılmazsa, Türkiye 8 Haziran sabahı koalisyon hükümetine uyanma tehlikesi ile karşı karşıya kalabilir” diyerek ibrenin tersine döndüğünü savundu. Uludere, Kobani ve “Kürt sorunu yoktur” söylemiyle, batıdaki Kürtlerde duygusal bir kopuşun başladığını ileri süren Selvi, edep dışı bulduğu, Erdoğan için Ethem Sancak’ın söylediği “Ona; anam, babam, eşim çocuklarım feda olsun” ve “Solculuk dönemimde Mevlânâ ile Şems’in arasındaki aşka anlam veremiyordum. Tanıdıktan sonra gördüm ki, böyle bir ilahi aşk iki erkek arasında olabiliyor” sözlerini eleştirdi. Bu tür açıklamaların gönül köprülerine zarar verdiğini yazan Selvi, isim vermeden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın danışmanı Yiğit Bulut’un söylediği “İki tabancam var. Bolca da mermim var. Ben ölmeden, beni vurmadan, ben asılmadan bu ülkenin seçilmiş Cumhurbaşkanına kimse elini süremez” sözlerine değinerek yazısını uyarılarda bulunarak tamamladı:

“Evet iki tabanca var. Ama namluları Erdoğan’a çevrilmiş durumda. Ayağı tökezlediğinde Erdoğan’ı ilk terk edecek olanlar da bunlardır. Özal’da, Çiller’de görmedik mi? Yeni efendiler bulunca sırtından hançerlediler. Lütfen küçük menfaatleriniz uğruna Erdoğan’a kıymayın efendiler! Yarın geç olmadan uyarayım istedim.”

Karaalioğlu: AKP seçmeni mutsuz ve kızgın

Bir başka eleştiri yazısı Ethem Sancak’ın sahibi olduğu Star gazetesi genel yayın yönetmenliğinden tartışmalı bir şekilde ayrılan Mustafa Karaalioğlu’dan geldi. Karaalioğlu sahibi olduğu karar. com sitesinde “AKPli ‘kararsız seçmen’ kararsızlıkta karar kılarsa 8 Haziran’da koalisyona uyanacağız” adlı bir yazı yazarak “Bütün anketler aynı zamanda seçime üç hafta kalmasına rağmen kararsız seçmenin oranını yüzde 20 ile 24 arasında gösteriyor. Yani, olağanüstü yüksek bir kararsız kitle var. Dahası, o kararsızların büyük çoğunluğunu son seçimde AKP’ye oy vermiş seçmen oluşturuyor. Bir başka ifadeyle AKP’nin yüzde 50 civarındaki “rezerv oy”un parçası olan yüzde 7-8’lik bir kesim kenara ayrılmış suratını asarak duruyor. Yani... AKPli seçmen şu veya bu sebepten dolayı mutsuz ve kızgın” dedi. Seçmenin AKP’ye büyük bir önem atfettiğini ve ne olursa olsun iktidarda kalacağına inandığını düşündüğünü belirten Karaalioğlu, “7 Haziran’da seçmenin AKP’yi hem ikaz edip hem de ‘tek başına iktidarı’ devam ettirme maharetini görebilecek miyiz? Galiba asıl büyük sürpriz bu bileşeni sağlamak olacak” diye yazdı.

TRT artık DHA abonesi değil

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve hükümet üyelerinin Doğan Medya Grubu’nu hedef alan açıklama ve yayınlarından sonra, devletin resmi kanalı Türkiye Radyo Televizyon Kurumu TRT, Doğan Medya Grubu bünyesindeki Doğan Haber Ajansı (DHA) ile olan abonelik sözleşmesini sona erdirdi. TRT Haber ve Spor Yayınları Dairesi Başkanvekili Nasuhi Güngör imzasıyla kurum çalışanlarına bir yazı gönderilerek, “Doğan Haber Ajansı ile haber alım hizmeti 20.05.2015 tarihi itibari sona erdirilmiştir” denildi.

 

Bir karamsar yorum da Akif Beki’den: AKP için tek başına iktidar tehlikede

İktidar destekçisi bazı kalemlerin seçim sonuçlarına ilişkin ‘karamsar’ yorumlarına Hürriyet yazarı Akif Beki de katıldı. Beki, AKP’nin tek başına iktidarının tehlikede olduğunu belirtti.

Beki, ‘Davutoğlu’nun liderlik referandumu’ başlıklı bugünkü yazısında, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, “Başarının da başarısızlığın da sorumlusu benim” yolundaki sözlerine atfen, “Bir seçimde parti genel başkanı, liderliğine iddiaya giriyorsa durum kritik demektir” diye yazdı.

Anketlerin, AKP’nin seçim kampanyasının kararsız kitle üzerinde beklenen tesiri uyandırmadığını belirten Hürriyet yazarı, “Kararsızlar, karar değiştirecek ölçüde iltifat etmedi iktidarın argümanlarına. AKP, kafalardaki soru işaretlerini gidermekte zorlanıyor” ifadesini kullandı.

AKP iktidarının sonu mu geldi? İktidara yakın kalemlerden gelen kehanetler herkesi şaşırtıyor. Bu kez Fehmi Koru 'Yarın çok geç olabilir' yazısıyla gündemde.

Fehmi Koru "Yarın çok geç olabilir" diyerek AKP'nin tehlike hattını yazdı.

Peki gerçekten AKP iktidarının sonuna mı yaklaşıyoruz? Fehmi Koru'nun buna verdiği yanıt bakın nasıl oldu;

"Eğer beklenti doğruysa, yani sandığa düşecek oylar tek başına AKP hükümeti çıkarmayacaksa, bunun sebebi, siyasilere yakın bir-iki kişinin verdiği haddi aşan mesajlar olamaz elbette. Kanaatlerini belirlerken, seçmenler, görüp okuduklarından da etkilenirler, ancak bu sınırlı kalır; partiler hakkındaki kanaatler daha farklı tespitlere dayanarak oluşur.

GALİBA İKTİDARIN SONU GELİYOR
Seçmen kolay kolay “Ben koalisyon istiyorum” demez. Mütereddit görünen ve öyle göründüğü için AKP’ye yakın olanları bile “Galiba iktidarın sonu geliyor” endişesine sürükleyen seçmenler, önceki seçimlerde oylarını verirken, bu defa neden koalisyonu göze almayı düşünüyor olabilir?

AKP ZATEN KOALİSYONDU
AKP’nin kendisi bir tür “koalisyon” olarak kurulmuştu. Sadece içine liberal ve sosyal demokrat çizgide olduğu bilinen isimleri aldığı için bu tespitte bulunuyor değilim; çekirdek kadroda yer alan isimler (Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Bülent Arınç) bile karakter, eğilim ve işlev olarak birbirlerinden farklıydılar. Dengeyi ve “ortak aklı” bu farklılık içerisinde yakalayıp sevmişti AKP’ye oy veren seçmen...

SEÇMENE BASMAKALIP MI GELİYOR

Her gün yollara düşen, kalabalık kitleler karşısına çıkan, nefesi tükeninceye kadar konuşup AKP’ye oy isteyen sözcülerin söylemleri seçmene yeknesak geliyor olmasın?

Meydanlara toplanan muhteşem kalabalıklar, çekirdek seçmeni AKP’nin; hiç kuşkusuz önemli bir kitle bu... Ancak kalabalıklardan uzak durup da değişik sebeplerle ve biraz da renk çeşitliliğine imrenerek oy veren en az yüzde 20’lik bir kitle daha vardı AKP tabanında; oylar eksilecekse, gidecekler onlar olmasın?

Hesap hatası yapıldıysa telafisi hâlâ mümkün; yeter ki nerede hata yapıldığı görülebilsin.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler