Yaz mevsimi yaklaşırken klima seçiminin ve kullanımının 10 püf noktası

Kapalı alanlarda daha çok vakit geçirdiğimiz ve yavaş yavaş havaların ısınmaya başladığı bugünlerde evlerine, ofislerine ya da yazlıklarına klima almak isteyen tüketiciler, doğru klimayı nasıl seçecekleri ve hangi kriterleri değerlendirecekleri konusunda kararsız kalabiliyor. Özellikle yaz dönemi yaklaşırken, tercih edilen klimanın enerji maliyeti, konfor koşulları, sağlık ve çevre üzerinde etkileri de klima seçiminde önem taşıyor.

İşte klima seçiminin ve verimli klima kullanımının 10 püf noktası...

1- Mekâna uygun kapasitede klima seçilmeli

Klima seçiminde önemli bir kavram olan klima kapasitesi, tercih edilecek klimanın eviniz ya da ofisiniz için yeterli olup olmadığını belirtiyor. Eviniz ya da ofisinizin kapasitesinden büyük değere sahip bir klima hem enerji israfına neden oluyor hem de aşırı soğutma veya ısıtma yaparak konfor şartlarını olumsuz etkiliyor. Daha geniş bir büyüklüğe sahip olabilen yazlıklar için ise kapasitenin altında bir klima seçimi, alanın yeterince soğumamasına ya da ısınmamasına sebep olacağından istenilen ısı değerine erişmek için yine fazla enerji tüketimi gerçekleşiyor. Klimanın kapasitesi belirlenirken evinizin kaçıncı katta olduğu, hangi cephede yer aldığı, binanın yalıtım durumu, mekânın ısı kayıpları, iklim şartları ve mekândaki kişi sayısı gibi pek çok unsurun dikkate alınması gerekiyor. 

2- Yüksek performans ve tasarruf sağlayan inverter klimalar tercih edilebilir

Günümüzde ev tipi klimaların üretiminde inverter kullanımı zorunlu hale geldi. Inverter olmayan klimalar istenilen sıcaklığa ulaştığında otomatik olarak kapanırken, inverter klimalar açılıp kapanma yerine sürekli çalışarak ortamın ihtiyacına göre ısıyı ayarlıyor; adeta rölantide çalışarak daha az enerji harcıyor. Ev dışında ofis ya da dükkân gibi ortamlarda da tercih edilebilen bu klimalar, sabah erken saatlerde henüz dış ortam sıcaklığı yükselmeden çalıştırılırsa ortam istenilen koşula getirilip gün boyu cihazın inverter özelliğinden faydalanabiliyor. Bu da yüksek tasarrufa imkân tanıyor, aynı zamanda çalışanların konforu artıyor. Böylelikle dışarıdan sıcak bir ortama girildiğinde hızlı soğutma etkisi alabilmek için tüketicilerin hatalı olarak başvurduğu bir yöntem olan çok düşük ayar sıcaklığında klima çalıştırma ihtiyacı da olmuyor. Klimaları ihtiyacımız olmayan bir ayar sıcaklığında çalıştırdığımızda bir derecelik farkın tüketicilere yaklaşık yüzde 5 ila yüzde 7 arasında ilave enerji sarfiyatı getirebileceği biliniyor. 

3- Üç boyutlu mekân analizi yapabilen teknolojiler tasarruf ve konfor sağlıyor 

Klimalarda bulunan 3 boyutlu sensör sistemleri; mekândaki değişen talepleri otomatik olarak algılıyor. Sensörler ile mekânın binlerce hücresinden ölçüm alarak 3 boyutlu mekân analizi yapabilen teknolojiler, bu ölçümleri odada farklı sıcaklıklardan dolayı oluşabilecek konforsuz durumları ortadan kaldırmak için değerlendiriyor. Bu sistemle çalışan klimalar, gereğinden fazla ısıtma ya da soğutma yapmadığı için maksimum enerji verimliliği ve konfor sağlıyor. 

4- Enerji verimliliğini maksimuma taşıyan klimalar tercih edilmeli 

Klima satın alırken dikkat edilmesi gerekenler arasında cihazın enerji sınıfının incelenmesi de yer alıyor. Ürünlerin enerji etiketlerindeki semboller sayesinde ürünlerin performansı, tükettikleri enerji miktarı ve sundukları konfor konularında fikir sahibi olunabilir. Harflerle ifade edilen enerji sınıflarında, alfabede ilerledikçe enerji verimliliği oranı azalıyor, diğer bir deyişle elektrik faturası daha fazla geliyor. Ayrıca A enerji sınıfı artı (+) olarak derecelendiriliyor. Ürün etiketindeki enerji sınıfında ne kadar çok artı varsa verimlilik de o kadar artıyor.

Ayrıca yapay zekâ algoritmasına sahip klimalar enerji tasarrufunda büyük avantaj sağlıyor. Örneğin, programlama yapabildiğiniz bir zamanlayıcı bile klimanın sadece ihtiyaç duyulan zamanlarda çalışmasını sağlayarak yüksek tasarrufa imkân tanıyor. 

5- Uzaktan kontrol hayatı kolaylaştırıyor

Uzaktan bir bilgisayar, tablet veya akıllı telefon kullanarak klimanın internet üzerinden kontrolünü sağlayan teknolojiler hayatı kolaylaştırıyor. Günümüzde bu tip imkanlara sahip klimalar, telefon ve tablet gibi teknolojik araçlara yüklenebilmesi sayesinde klimanın kolaylıkla yönetilmesine imkân tanıyor. Bu sayede siz eve gelmeden önce eviniz ısınmış veya soğumuş olabiliyor.

6- Gelişmiş filtre sistemleri sayesinde hava kirleticiler engellenebilir 

Sağlıklı mekânların olmazsa olmazı temiz hava konusunda klimaların önemli bir rolü bulunuyor. Hava kirleticiler, toz ve alerjenlerden uzak bir mekân için en yeni teknolojilerle geliştirilmiş filtreler ve ürünlerin özel yapıları büyük avantaj sağlıyor. Atmosferik ve kömür tozları, polen ve bazı bakterilerin iç ortam havasına karışması yeni nesil klimalar tarafından engelleniyor, pencere açarak havalandırma yerine çok daha verimli ve konforlu bir havalandırma imkânı sunuyor. 

7– Sessiz klimalar ortam konforunu yükseltiyor 

Konforun en önemli şartlarından biri olan ses seviyesi de yine klima seçerken dikkate alınması gereken kriterler arasında yer alıyor. İşitmenin alt sınırı 0 desibel iken yaprak hışırtısı 10 desibel, fısıltıyla konuşma ise yaklaşık 30 desibeldir. Klima haricinde, ısı geri kazanımlı havalandırma cihazları da hem pencere açmadan havalandırmaya imkân tanıması sayesinde sağlanan ses izolasyonu hem de sessiz çalışmasıyla teknolojik bir çözüm olarak yoğun gürültünün olduğu caddelerdeki konutlarda büyük konfor sağlıyor. 

8– Keşif ve montaj titizlikle yapılmalı 

Klimanın kullanım ömrü boyunca sorunsuz performans sergileyebilmesi ve yüksek konfor sunabilmesi için kişinin beklentisi ve mekânın ihtiyaçlarına uygun kapasite ve modelde bir klimanın belirlenmesi, montajının da doğru yere ve uzman ekiplerce yapılması gerekiyor. Bu sebeple klimanızı kendinizin seçmesinden ziyade yerinde profesyonel bir hizmet alınması büyük önem taşıyor.

9– Uzmanların yapacağı periyodik bakım aksatılmamalı

Klimaların uzun yıllar performansını koruyarak kullanılması için periyodik olarak yılda iki kez bakım yapılması büyük önem taşıyor. Yetkili kişilerce ısıtma veya soğutma sezonu öncesi yapılması faydalı olan bakım çalışmalarında klimanın birçok parçası kontrolden geçiyor. Profesyonellerin gerçekleştireceği bu bakım haricinde kullanıcıların da basit anlamda yapabileceği temizlik işlemleri bulunuyor. Örneğin, filtrelerin gözden geçirilmesi kullanıcıların yapabileceği oldukça önemli ve basit bir bakım işlemidir. Bu bakımların yapılmaması durumunda klimanın ısıtma ve soğutma kapasitesi düşerken gereksiz elektrik sarfiyatı da oluşabiliyor. Kullanıcıların bu yönde gösterecekleri hassasiyet sahip oldukları ürüne değer katarak klimanın ömrünü uzatmalarını sağlıyor.  

10- Doğaya dost çevreci teknolojiler 

Küresel iklim değişikliği, enerji maliyetlerindeki hızlı yükseliş ve ekonomik kaygılarla birlikte enerji verimliliği daha da önemli hale geldi. Bu noktada kamuoyunda yaşanan bilinç artışı kullanıcıları çevre dostu teknolojilere yöneltiyor. Artık yeni nesil yeşil binaların temel ihtiyaçlarını ve kullanıcıların konfor gereksinimlerini karşılayabilen ileri teknolojiye sahip, yüksek tasarruflu, üretim ve kullanım aşamalarında çevreye dost klimalar çok daha kritik önem arz ediyor. Hem doğaya hem de bütçeye dost ürün arayışında olan tüketicilerin sezona bağlı verimlilik kriterlerine uygun, daha düşük küresel ısınma potansiyeline sahip R32 gaz kullanılan ve düşük küresel ısınma potansiyeline sahip klimaları tercih etmeleri avantaj sağlıyor.